mutluluğa dair:
— Çok eskiden mutlu bir insan en nihayetinde kendi mutluluğundan korkmuş (yani o kadar büyükmüş mutluluğu!) ve tanrıların kendisine merhamet etmesi için onlara en sevdiği yüzüğünü adamak istemiş.* Biliyor musun? Mutluluk beni de Polykrates gibi bir parça endişelendiriyor artık. Sabahtan geceye kadar sadece sevinç duyuyor olmam, bu sevincin benliğimi tümüyle esir alması ve tüm diğer hisleri bastırması bana tuhaf geliyor. Üzüntü, keder ya da sıkıntı nedir bilmiyorum artık. İşte uyumadım yine, uykusuzluktan mustaribim, ama sıkılmıyorum. Cidden söylüyorum: Tereddüt etmeye başladım. — Ama neden? -diye şaşırdı keşiş.- Sevinç doğaüstü bir his mi? İnsanın normal hali bu olamaz mı yani? İnsanın akli ve ahlaki gelişimi ne kadar yüksekse, ne kadar özgürse, hayat ona o kadar keyif verir. Sokrates, Diogenes ve Marcus Aurelius keder değil, sevinç duyarlardı. Havari de demişti ki: "Her zaman sevinin." Sevin ve mutlu ol. — Peki ya tanrılar birden öfkeye kapılırsa? -diye şaka yaptı Kovrin ve güldü.- Sahip olduğum konforu elimden alıp beni aç ve açıkta bırakırlarsa, bu pek de hoşuma gitmez. * Efsaneye göre Samos tiranı Polykrates'in çok başarılı olduğunu düşünen dostları ona en kıymet verdiği şeyi tanrılara adak adamasını tavsiye eder. O da en sevdiği yüzüğünü adak niyetine denize atar. Ancak yüzük bir balık tarafından yutulur ve bir balıkçı yüzüğü Polykrates'e geri getirir. Bunun üzerine Polykrates kaderden kaçış olmadığını anlar. Efsane psikolojide cezalandırılma arzusunu ifade eden bir komplekse adını vermiştir.
Sayfa 30 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Sokrates'in öğrencisi Atinalı Antisthenes (1.Ö. 444-368), insanın tam bağımsızlık ve özgürlüğünü savunan, erdeme ve mutluluğa böylelikle erişebileceğini ileri süren bir okul kurmuştur. Antisthenes'e göre, insanın ereği (gayesi) mutluluktur, mutluluk da her türlü bağdan kurtulmuş içsel bir özgürlükle gerçekleşir. İstenilecek tek şey erdem, kaçınılacak tek şey erdemsizliktir. Gerçek erdem, insanın hiçbir değere bağlı ve tutsak olmamasıyla elde edilir. Bunu sağlamak için de insanın bütün tutkularından sıyrılması gerekir. İnsan hiçbir hazzın, isteğin, sağlığın, zenginliğin, güzelliğin, şan ve şerefin peşinden koşmamalıdır.
Reklam
Kinikler
Sokrates'le ilgili bir olay anlatılır: Pazar yerinde, mallarla dolu bir tezgahın önünde öylece durmuş ve sonunda bağırmış: "İhtiyacım olmayan ne kadar çok şey var burada!" Sokrates'in bu tavrı kinik felsefe için çıkış noktası oluşturur. İ.Ö. 400 civarında Atina'da Sokrates'in öğrencilerinden Antisthenes tarafından
Sayfa 149Kitabı okudu
Sokrates'e göre, insanın doğasını gerçekleştirmesini ve gerçek amacı na ulaşmasını sağlayan tek bilgi, iyi ve kötüye, neyin gerçekten iyi ve neyin kötü olduğuna ilişkin bilgidir. Onun sophia ya da phronesis adını verdiği bu bilgi, tek gerçek bilgi ve bilgeliktir. Bu bilgi, bir insanın birçok bilgi türü arasında, ilgisini çekiyorsa kendisine yönelebileceği, kendisini ilgilendirmiyorsa da onunla uğraşmayı başkalarına bırakabileceği, bir bilgi türü değildir. O, bütün kısmi araçları ve sözgelimi sağlığa, fiziki güvenliğe, refaha, politik iktidara götüren bütün bireysel sanatları aşan bir bilgi olarak, insan yaşamının nihai hedefine, gerçek amacına ilişkin bilgidir. Sokrates'te bu amaç, çok kabaca mutluluk diye tercüme edilen eudaimonia'dır Sokrates'e göre, tüm insanlar, doğaları gereği, mutlu olmayı istediklerinden ve neyin iyi, neyin kötü olduğuna ilişkin bilgı zorunlulukla mutluluğa götüren tek yol olduğundan, bu bilgi, tüm insanlar için kazanılması gereken bir bilgidir
_İnsan, Meleklerin Cevherindendir. _Nurlu bir cevher, melek gibi marifet-i ilahi ile süslü olunca, elbette meleklerin arkadaşı olur. _İnsanlar görünüşte insana benzeseler de hakikatte halleri başkadır. Kıyamet gününde manalar görünecektir. _İnsanın içindeki ahlakın tamamı 4 kısımdır. Hayvan, canavar, şeytan ve melek ahlakları. _Allah’tan başka
Sokrates'e göre mutluluk; tamamen ruhun iyiliğine veya kötülüğüne bağlıdır.
Reklam
_Eğer birinin ruhunu görmek istiyorsanız, ona hayallerini sorun. _İnsan doğasındaki en derin prensip, "takdir edilme" isteğidir. _Alaycı tiplerin aslında acılarını gizlemeye çalıştığı gerçeği doğrudur. _İnsanın dünyadaki durumu, kedinin kitaplıktaki durumu gibidir; görür ve duyar ama hiç bir şey anlayamaz. _Yanlış anlayanlar tarafından
_Sık ve çok gülmek, zeki insanların saygısını ve çocukların sevgisini kazanmak, dürüst eleştirilerin takdirine layık olmak ve yanlış arkadaşların ihanetlerine katlanabilmek, güzelliği takdir edebilmek, başkalarındaki en iyiyi bulabilmek, sağlıklı bir çocuk, bahçelik bir arazi ya da daha iyi duruma getirilmiş bir sosyal durum yoluyla bu dünyayı
_Tanrıları, tıpkı insanlar gibi sevgi ve nefretle harekete geçen, armağan ve kurbanlarla etkilenen duygulu ve zeki varlıklar diye biliriz. İşte, dinin kökeni budur. Dolayısıyla, puta tapıcılığın ya da çoktanrıcılığın da kökeni budur. Tanrısal varlıkları yetkinliğin en son sınırlarına değin yücelte yücelte, sonunda birlik ve sonsuzluk, yalınlık ve
Diyalektik Kıyas Teorisi
_Burhan, tüm şüpheleri ortadan kaldıracak açıklıkta ve itirazlara yer bırakmayacak kesinlikte bir kıyas ve delildir. Kesin ve zorunlu bilginin ilke ve kurallarını vermekte, felsefeyi mükemmel hale getiren kaideleri içermektedir. Bu bakımdan da o, mantığın en yüce bölümü olmaktadır. _Burhan, 3 çeşittir: _1- Varlık burhanı. (Tez) _2- Sebep
Reklam
_Edebini kaybeden kimse, kötülükten zevk alır. _Düşünmek, ruhun kendi kendine konuşmasıdır. _Adaletli olmak herkese eşit davranmak değildir, herkesin durumuna, konumuna göre davranmaktır. _Arzular ve duygular arabayı çeken iki at, akılsa onları yönlendiren arabacı olmalıdır. _Müziğin insanı götüreceği yer güzellik sevgisidir. _Görünen değişiyor,
_Yaşama sanatı, en önemli sanattır. Yaşama sanatında insan, hem sanatçı hem de sanatının objesidir. Bu sanatta o, hem yontucu hem mermer; hem doktor hem de hastadır. _İnsanın yaşam amacı, kendi güçlerini, doğasının yasalarına uygun şekilde ortaya koyması olarak anlaşılmalıdır. Yaşamın doğası, kendi varoluşunu korumaktır. _Başka sanatlarda olduğu
Sokrates öğretisine neden insanı merkez alarak işe başlamıştır? Neden felsefe tarihinde ahlak felsefesinin başlatıcısıdır? Neden önce doğanın özü, doğa olaylarının yasalarını ele almamıştır? Çünkü o doğayı anlamaya başlamanın tek yolunun insanı anlamak olduğuna inanmıştır. Bu olmadan, tanrısal olanı anlama girişimleri boş ve faydasızdır. Buradan
#Sokrates
Sokrates'e göre mutluluk ; tamamen ruhun iyiliğine veya kötülüğüne bağlıdır. Ona göre insanlar gerçek mutluluğu isterlerse de ne olduğunu bilmediklerinden, sürekli ellerinden kaçırırlar...
Mutluluk Dolu Bir Hayat
Eudomania ya da mutluluk kavramı bizim mümkün olan en iyi hayatı yaşamamız konusunda potansiyellerimizi geliştirmemizi ister. Mutluluk dolu bir hayat, kendini gerçekleştirmiş bir hayattır. Gençler, böyle bir hayata sahip olmak için ne yapmalıdır? Gerekli kaynaklara ve fırsatlara sahip olmanın yanı sıra, çocukların potansiyellerini ve içgüdülerini geliştirmesi gerekir. Sokrates'e göre bir hayatı değerli kıln şey, kişinin kendini incelemesi ve kendini anlamasıdır. Bu sürecin önemli bir parçası, düşünceleriniz konusunda güven kazanmanızdır. Bu düşünceler dünyayı ve kendi durumunuzu anlamlandırmanızı sağlar.
Sayfa 219Kitabı okudu
43 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.