Pasif Kitleler
Zulme karşı direnmeyen insan önce onurunu ve özsaygısını yitiriyordu. Yüzlerine sinsi, işbirlikçilere özgü kirli bir ifade yerleşiyordu.
Sayfa 156 - İnkılap
Reklam
Bu, yaşanmış olması gereken ama ne kadar inanılmaz görünse de, ölüm bütün bu nefis hazırlıklara son verdiği için asla yaşanamayan şeylerden biri.
128 syf.
·
Puan vermedi
Gülme
Aristoteles’in Poetika’sında komedya türünden ne kadar az söz edildiğini, birçok kuramcı ve eleştirmenin de daha çok tragedya türü üzerinde durduklarını göz önünde bulundurursak; Henri Bergson’un bu çalışması önemli bir yerde. Başlangıç olarak Henri Bergson’dan bahsetmemiz önemli. Çünkü onun ‘gülme’ ve ‘komik’ çözümlemesi felsefi yaklaşımıyla
Gülme
GülmeHenri Bergson · Ayrıntı Yayınları · 2012770 okunma
Beni güzel hatırla Bunlar son satırlar Farzet ki bir rüyaydım esip geçtim hayatından Yada bir yağmr sel oldum sokağında Sonra toprak çekti suyu kaybolup gittim Beklide bir rüyaydım Senin için.. Uyandın ve ben bittim Orhan Veli
Ders 40dk. Yarım saatin sonunda hoca: Hiç hata yapmadın, çok iyisin. Son 10 dk: Ardışık hatalar dizisi... Olay tam olarak buydu :)
Ceyda

Ceyda

@CeyydaKaya
·
28 Mart 21:18
Çalışırken ne yaptığını unuttuğu, kendini çok hafif hissettiği anlar oluyordu ve işte bu anlarda onun sırası da neredeyse Tit'inkiyle aynı düzgünlükte ve güzellikte çıkıyordu. Ama yaptığı işi anımsar anımsamaz ve daha iyi yapmaya çalışır çalışmaz işin bütün ağırlığını hemen hissediyor ve sırası da kötü oluyordu.
Sayfa 331
Reklam
" Yaşamak zorunda bırakıldığım bu son derece garip, gerçek dışı dünya sanki hasta bir beynin ürünü, kötü bir fantezi. "
… karışsın kanıma yüzündeki nehirler omuzlarında son bulsun ömrümün en uzun kışı açılsın ardına kadar kapıların en yanlışı seviyorsun sanayım…
Diyet
İşlediğimiz günahın kefaretini ödüyoruz. Bir adam tarafından kandırılmaya izin vermiş, onun peşine körü körüne takılmış olmamızın kefaretini; başkaldıran insan tanımını unutma, bencillik, öngörüsüzlük, vurdumduymazlık, diktatöre boyun eğme, küçük hırslarımıza kapılma günahlarının kefaretini. Gündelik yaşamımız içinde küçük boyun eğişlerimizden oluşan küçük günahların hikayesi bu.
Sayfa 151 - İnkılap
"İnsan, evrimin son halkası hatta kayıp halkasıdır; bir üst aşama için geçiş formudur." Bu zeminde bu cümleyi kurmayı ne engelleyebilir? Hiçbir şey engelleyemez. Dolayısıyla nasıl ki, tarihte Tanrı'yı icat ettik, bir süre kullandık attık; varlığı inşa ettik, daha sonra terk ettik, insanı da tarihte biz icat etmiştik, şimdi ondan da kurtulmalıyız; hatta aşmalıyız. Kısaca envanter anlamında bir gerçekliği masaya koyarsak, bu kümeler ne kadar değişik olursa olsun, hepsi idrâk sahibi insanın kullanımına, operasyonuna, manipülasyonuna açıktır. Saygıyı hak etmiyorlar. İnsan bedeni bile. Böyle bir ortamda bizim anlamdan, ahlâktan, değerden bahsetmemiz mümkün değil, edilmiyor da zaten. Hepsi uzlaşımsal; çünkü ahlâkî değerleri de inşaî kabul ediyorlar. Kamusal inşa yani. Dolayısıyla bizi aşan hiçbir fail ilke yok. Var olanı aşan bir varlık kategorimiz yok; dolayısıyla bizi aşan bir fazlalık, bir fazlalığımız yok. Kendine nispetle iş yapabileceğimiz, zeminde bir ölçüt yok. Sonuç çok vahim aslında, çünkü böyle bir bağlamda gerçekliği, gerçeği güç belirler; hakikatin gücü tatilde; gücün hakikatine hoş geldiniz.
Sayfa 23 - İhsan FazlıoğluKitabı okuyor
Reklam
Birlikte kaza atlatan kişiler yakınlaşırlar, aynı iş ortamında stres yaşayan iş arkadaşları iş çıkışında buluşurlar, köşede çarpışan gençler aşık olurlar. Beyin, hayat riske girdiği anda genlerin devamı için son bir şans olduğu yönünde dürtü oluşturur. Bu kadar yaygın bir kült aslında biyolojik bir reflekstir.
Beni Güzel Hatırla
Beni güzel hatırla! Bunlar son satırlar... Farzet ki, bir rüzgârdım, esip geçtim hayatından ya da bir yağmur sel oldum sokağında sonra toprak çekti suyu... Kaybolup gittim, belki de bir rüya idim senin için. Uyandın ve ben bittim...
"💚💐🖋️" Çok'ta kederlenir, 'az'da gülerim Ustura ağzında düşüncelerim.. Deliliktir belki.. bırakın kalsın. Doğan her bebeğin hakkı var bende Öğütülen benim her değirmende Ne sonu ne ilki...bırakın kalsın.
312 syf.
·
Puan vermedi
Hesiodos'un bu muhteşem eserleri dünyanın ilk şiir ve tiyatro örnekleri arasındadır. Kitabı bizim için önemli kılan çevirmenleridir. Azra Erhat'ın muhteşem yorumu ve sabahattin Eyüboğlu'nun çevirisidir. Theogania Yunan Mitolojisinin ilk başlangıcını anlatır. İşler ve Güçler ise çeşitli öğütler içerir. Fakat kitabın yarısından çoğu son sözden oluşur. Bu kısımda çevirmenlerin yorumlarını ve Yunan Mitolojisinin Anadolu'ya yansımalarını inceleyebilirsiniz. Bu baş yapıt Yunan Mitolojisine giriş yapmak için Homeros'un eserleriyle birlikte biçilmiş kaftandır.
Theogonia - İşler ve Günler
Theogonia - İşler ve GünlerHesiodos · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20161,390 okunma
112 syf.
10/10 puan verdi
birkaç deli güvercin olurken sonunda dün biter yolculuk; kalır ardımızda resimler ne yüzler, ne mehtaba yazdığımız isimler kendi sesimiz bile yabancı kendimize hüzün de yakışmadı fâni dünyada bize gün olur "bir rüyaymış; işte uyandık" deriz mühür son kez vurulur alnımıza; gideriz
Birkaç Deli Güvercin
Birkaç Deli GüvercinNurullah Genç · Timaş Yayınevi · 2023114 okunma
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.