Mustafa Kemal dürbünle Adatepe'ye baktı.
1340 rakımlıydı.
Yunan'ın tutunabildiği tek yükselti bölgeydi.
"Savunma düzeni almaya çalışıyorlar, müsaade etmeyelim, Adatepe'yi mümkün olan en kısa sürede ele geçirin, süngü hücumuyla düşmanı oradan atın" dedi.
Saatine baktı.
18.30'u gösteriyordu.
Başkomutan'ın emri, kulaktan kulağa ağızdan ağıza yıldırım hızıyla en öndeki hatlarımıza ulaştı, Allah Allah Allah diye kükreyerek, aslanlar gibi fırladılar, yokuş yukarı çılgınca koşuyorlar, ilk süngüyü saplayan olmak için birbirleriyle yarışıyorlardı.
Saat 19.25...
Adatepe'yi ele geçirdik.
Sadece 55 dakika sürmüştü.
Yunan karargahı şoktaydı.
8 bin ölü vermişlerdi.
2 bin yaralıları vardı.
Bir o kadar esir alınmıştı.
Sadece 55 dakikada.
Sadece süngüyle.
Başkomutan ve Mehmetçik arasındaki duygu bağı tarifsizdi...
Mustafa Kemal'in askerlerinin önünde durabilmek, artık mümkün değildi.