Hayatta her şeyi sorgulamak istiyorum.Neden,niçin,nasıl,ne zaman? Anlam veremediğim birçok olay var.Anlam kazanması için kanıtların var olduğu durumlarda var ancak bu asıl meseleyi değiştirmiyor.Neden ben demeler bitmiyor,isyana kaçan hâl ve tavırlar son bulmuyor.Her yeni güne başlarken dindirilemeyen ayaklanmaların uğultulu gürültüsü bizi yalnız bırakmıyor.
Erzurum Askeri Lisesinde çocuklar ara sıra gizlice oyun oynar beş, on kuruş alır verirlerdi. Beni de bir gece aralarına katmışlar bir arkadaşımın on beş kuruşunu kazanmıştım. Zavallı çocuk, parası o kadarmış boynunu bükmüş kalmıştı. Gece uykum kaçmış «bu arkadaşımın parasını neden aldım» diye sıkılmıştım. Şimdi O parasız ne yapacaktı? İşte bu olay beni hayatım boyunca kumardan alıkoymuştur. Harbiye de babam bana haftada bir mecidiye (20 kuruş) tahsis etmişti. Beyazıt'ta bir dostuna gönderir gider ondan alırdım. Mecidiye şimdiki 2,5 liralığa benzer bir görünüşte idi. Bir hafta başı son paramı da tramvaya vererek gitmiş, adamı bulamamış, parasız kalmıştım. Mektebe yayan dönmek çok zaman alacak, yoklamaya yetişmeyecek ceza görecektim. Küçük kehribar teşbihimi Mahmutpaşa da bir tespihçiye satmak istemiştim ki beş kuruş ancak vermişti. Mektebe tramvay parası yapacağımı söyleyince adamcağız merhamete gelmiş te yedi kuruşa almıştı. Bu hal bana yeni bir irat olmadan elimdeki parayı bitirmemeyi öğretmişti. Hayatım boyunca da para sıkıntısı çekmedim...
Reklam
NİŞANLINIZ SİZİN MAHREMİNİZ DEĞİLDİR.
NİŞANLINIZ SİZİN MAHREMİNİZ DEĞİLDİR. Bunu böyle kocaman kocaman yazsak bağıra bağıra söylesek anlaşılır mı acaba? Hiç sanmam.. Sonumuz hayır değil ama biz yine de hayrolsun diyelim.. Son zamanlarda - ya da belki hep vardı da ben denk gelmiyordum- nişanlı çiftlerin hal ve hareketlerinden çok rahatız olmaya başladım. Onların bu kadar rahat
:D
Geropsikiyatrideki dönemimin ardından, hastaneye yeni kabul edilen hastalarla ön görüşme yapmakla görevli olduğum servis- teki ilk sabahım. Kapı açıldı, kumral, mavi gözlü bir adam içeri girdi. Karşımdaki koltuğa oturdu, konuşmaya başladık. Kırk yaş- larında olmalı. Zihinsel melekeleri yerinde, sakin, hatta oturaklı ve zeki biri. Sorularıma düzgün
Sayfa 68 - MetisKitabı okuyor
360 syf.
4/10 puan verdi
·
1 saatte okudu
Bu kitap hakkında karmaşık duygular besliyorum. Sebebi de ilk 100 ve son 10 sayfası. İlk 100 sayfa tamamen şöyle geçiyor: Sabah erken kalktım. Kahvaltımı yaptım. Dişlerimi fırçaladım. Kombin yaptım. Gölde yüzdüm. Geri geldim. Kombin yaptım. Kasabanın gizemli sahibini dikizledim. Kombin yaptım. Geçmişim yüzünden panik atak geçirdim. Kasabanın 
Başka Dilde Aşk
Başka Dilde AşkMia Sheridan · Yabancı Yayınları · 20231,552 okunma
3. İçimden bir ses ‘hâl dili’yle şöyle seslendi bana: “Ulaşabileceğin şeyi temenni et!” diyor o güzel sana 4. Sana duyduğum sevgi tamdır içtendir ey gönlümün son umudu Sana duyduğum sevgiden ötürü gönlüm dert sahibi oldu 5. Sen ne yücesin ey sevgili! Ey kalbimin üzerine doğan dolunay Ey doğduktan sonra hiç batmayan dolunay 6. Canım sana feda olsun ey güzellikte ve büyüklükte eşsiz sevgili Ey güzeller arasında eşi benzeri dengi bulunmayan sevgili
Reklam
Geberiyorum ve ağlıyorum
Geberiyorum ağlıyorum kendimi parçalıyorum mümkün mertebe hissettiklerimi aktaracağım satırlara ve umarım beni tanıyan biri okumaz bu yazdıklarımı çünkü duygularımı tanıdığım kimsenin bilmesini istemem, neyse bana ne ya biliyorsa bilsin Allah’tan saklamadığımı ondan mı saklayacağım Gerçek duygular 18 nisan 2024 Bir garip kimsesiz biriydin bu
64 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
Merhaba kitapkurtlari bu gün zarif_bir_okur dan U
Kevser İnanç Özdemir
Kevser İnanç Özdemir
mudunsonyolcusu kitabiyla geldim: Ölüm bir gerçektir belkide hayattaki en gerçek anımız Selimin ölümü ve Albay abisiyle Cennet yolculuğu Albay Cenneti anlat bana anlatılmaz görerek muşade edersin öyle bir güzellik anlatılmaz anlatılsa da eksik kalır #beduzamansaidnursi risalesinden alıntılar ve peygamberimizin hadisleriyle çok güzel anlatım olmuş Kitaptan: Peygamberimizin (s.a.v.) bir hadisi şerifinde şöyle buyuruyor: 'Bir müslümana herhangi bir musibet, bir sıkıntı, bir keder, bir üzüntü, bir eziyet, bir gam dokunursa, Hatta kendisine bir diken bile batarsa mutlaka Allah bunları onun günahlarına kefaret yapar... (Buhari, Marda 1; Müslim, birr 52) merhale anlatım Hayat kısa ve acımasız sevdiklerinizin kıymetini hayattayken bilin sevdiklerinizin kıymetini ve söylemek istediklerimizi neden öldükten sonra pişmanlıklarla anlarız Peygamber efendimiz (sav) ölümle ilgili bir hadis-i şerifinde şöyle buyuruyor: "Ölüm gelip çatmadan evvel, şehvani ve nesani hislerinizi terk etmek suretiyle bir nevi ölünüz."(el-Acluni, keşfül-Hafa 2:29; İbni Hacer el-Askalani) Bu hadis ile ölmeden önce kendi nefsimize ve hayatımıza çeki düzen vermemiz için Nebevi uyarıyı dikkate alıp her an ölüm gelecekmiş gibi, hal ve hareketlerimize Allah'ın emrettiği ölçüde yaşamamız gerektiği vurgulanıyor.
Umudun Son Yolcusu
Umudun Son YolcusuKevser İnanç Özdemir · Kitapyurdu Doğrudan Yayıncılık · 20234 okunma
Bundan yıllar önce ben annem ve babam bir dolmuşa atlayıp bizden 20-"30" km uzaklıktaki büyük amcamın bayramına gitmiştik o zamanlar büyük amcam ile ortanca amcamın arası kırık ve konuşmuyorlardı.Babam 2.Dünya savaşındaki Türkiye misali tarafsız ve herkese zeytin dalı uzatan bir kişiliğe sahip o zaman da ikisin arasındaki küskünlüğe
Gazneli - Selçuklu Çatışması
Semerkand'da büyük bir merasim düzenlendi, Arslan Yabgu da buraya davet edildi. Arslan Yabgu bu davete icabet e o etti ve ne yazık ki tuzağa düşürülerek oğlu Kutalmış ile birlikte esir edildi. Hindistan civarındaki Kalincar Kalesi'ne hapsedildi. Sultan Mesud'a haber gönderen Tuğrul ve Çağrı beyler, amcalarının serbest bırakılmasını istedi. Sultan Mesud hâl ve faaliyetlerinden son derece rahatsız olduğu Selçukluları amcaları vasıtasıyla durdurabileceğini umuyordu. Arslan Yabgu yu hapsedildiği yerden çıkararak Belh'e getirdi, yeğenlerine Gaznelilere itaat etmelerini telkin etmesini istedi. Arslan Yabgu, yeğenlerine mesaj iletecek olan elçiye Sultan Mesud'un dikte ettiği şeyleri söylemek zorunda kaldı. Ancak yeğenlerine gizli bir mesajı daha vardı. Sözlerini iletecek olan elçiye: “Yeğenlerime benden bir biz (dikiş iğnesi) hediye götürün.” demeyi ihmal etmedi. Bu gizli mesaj, “ben ne dersem diyeyim siz vazifenizden dönmeyin” anlamına geliyordu. Tuğrul ve Çağrı beyler Gaznelileri yıpratmaya devam ettiler. Arslan Yabgu yeniden zindana kapatıldı, 7 yıl sonra da burada vefat etti, Sadece oğlu Kutalmış, bir gaflet anında kaçmayı başarmıştı.
Reklam
Kaderin bir cilvesi
Heyhat! Alafranga bir tarz içinde boğulmak üzere hayallerim. Metafizik çağrışımlara öylesine yabancı kaldım ki... Hastalıklar olmasa belki ölene değin özlemini çekeceğim metafizik gerilimlerin. En son, geçirdiğim anterit ruhumu mâveraya kanatlandırmıştı. O gün bugündür elle tutulanların dünyasında yaşıyorum. Ölmeden önce ölümü, ruh ve beden ikilisi açısından gerektiği biçimde düşünemiyorum. Halbuki bu "hal" Mikâil ustadan bana emanettir. Öyle bir emanet ki kurtuluşunu saklıyor kendisinde.
Sayfa 83 - Timaş yayınları, Nurullah GençKitabı okuyor
424 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
1 saatte okudu
Ne seri amaaaa!!!
Serkan Karaismailoğlu’ nun ilk okuduğum romanı Pia Mater. Yazarı okumaya böyle güzel bir kitapla başladığım için çok memnunum. Pia Mater, aşkın, bilimin, maceranın harika bir kurguyla harmanlandığı nöro-roman. Yazar romanda hislerimizin, tepkilerimizin, davranışlarımızın altında yatan bilimsel, beyinsel gerçekleri bize aktarıyor. Hem de
Pia Mater
Pia MaterSerkan Karaismailoğlu · Elma Yayınevi · 201914,4bin okunma
Yalnızlığın temel felsefesi
Toplum içinde gereğinden fazla kalmamak,lüzumsuz şeylerle meşgul olmamak,ömrü boşa harcamamak,ibadetle zamanı değerlendirmek olmalıdır. Yine kalbi Allah sevgisinde doyuma ulaştırmak için O'nun nimet ve ihsanlarını düşünmek,O'nun kudret ve azametini tefekkür etmek ve O'nu çokça zikrrtmelidir. Yalnızlık eskilerin deyimiyle 'ıslah-ı hal' için gereklidir. Bir başka ifadeyle çare olarak alınan ilaç gibi olmalıdır;gerektiği vakit,yeterli derecede... Aksi halde sakıncalı bir hastalığa dönüşebilir. Psikolojiye göre insanın kendi toplum grubuna yabancılaşma biçiminde yaşanan yalnızlık,insanın kendisini anlaşılmamış ve kimsesiz hissettiği yalnızlık gibi çevreyle uyumun bozulduğu yalnızlık çeşitleri de vardır. Bunların bir kısmı insanın kendi benliğini ve değerlerini koruma adına yaşamak zorunda kaldığı yalnızlık olsa da geri kalanı sağlıksız ve hastalıklı türden kabul edilmiştir.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.