Home
Search
What to Read?
Sign In
Sign Up
Shopping
Explore
Books
Authors
Readers
1000Kitap Android ApplicationFREE – Download from Google Play
1000Kitap iOS ApplicationFREE – Get it from App Store
©2024 · 1000Kitap Web Application · 2.37.31
İyi akşamlar cümleten
Bugün hüzünlü bir otobiyografi kitabıyla geldim.
Kitap yazarımız @yazar._.esedullah in özyaşam hikayesini anlatıyor. Çektiği acıları, yaşamını, başarılarını, aşkını ilmek ilmek satırlara dökmüştür. Kitapta en çok da Hayat'a olan aşkını sevgisini anlatmış yazar.
Kitabı okurken o aşka şahitlik edip duygulanıp, huzunlenmemek elde değildir.
Kitabı okuyup bitirdikten sonra yazarımızın köyü Köytendağ'ı arayip sosyal medyadan izledim. Çünkü bahsi geçen arkadaşlıklar ve yurtları benim memleketime benzettiydim. Sonrasında açıp yazarın kurduğu rap gruplarının müziklerini dinledim biraz olsa da onun yaşadıklarına şahit olmak için. Bu dünyada en zor şey sevdiklerini kaybetmektir. Rabbim kimseyi sevdikleriyle imtihan eylemesin.
.
#alıntı
"Düşünmek istediğini düşün ama bil ki ben de bu canı ve son nefesi verene kadar hep seni severim. Senin ismini kalbime gömdüm ve yaşadıklarım ömrüme bedel bir hatıra."
.
Yazarımıza bundan sonraki hayatında başarılar dilerim
Kitapla huzurla kalın...
.
.
.
#i̇mkansızaşkarzusu #esedullahseyitrecepoglu #tilkikitap #ilkaneninkitapları #özyaşamhikayesi #otobiyografi #kitapalıntıları #kitap #kitaplar #kitapaşkı #kitapsevgisi #kitapkurdu #book #books #bookphotography #bookstagram
Turgenyev'in İlk Eseri: İlk Aşk | Bir Karşılıksız Aşk Meselesi
Temmuz'un son kitabı Turgenyev'in ilk eseri olan İlk Aşk oldu.
Detaylar tabii ki sayfamda: konumuzkitap.com/2021/07/ilk-ask...
Sadece Rus edebiyatında değil dünya edebiyatında da yeri sarsılmayacak bir usta Turgenyev. Onu çevresindeki diğer yazarlardan ayıran derin ayrılıklar var. Yaşamının büyük bir kısmını Fransa'da
size kitaplar hediye eden insanlar olsun hayatınızda..
Osmancık'ın Osman Gazi Hân'a dönüşümünü, asırlar boyu kıtalara hakimiyet kuracak bir devleti kuruşunu, bu yolda kendi içinde yaşadığı arayışları müthiş bir edebi üslup ile anlatan bir eser.
Osmancık, Tarık Buğra'dan okuduğum ilk eser oldu. Kitabı hediye eden arkadaşım olmasaydı acaba ne kadar süre daha tanışamamış olacaktım diye düşünüyorum.. Umuyorum ki, Tarık Buğra'dan okuduğum son eser olmayacak.
Bambaşka hazlar yaşatan eseri çok keyif alarak okudum. Osmancık'ın kendi kendine yaşadığı arayışları, sorgulamalarına şahitlik ederken bu yolda ona rehberlik eden Ede Balı'nın kıymetli öğütlerini de dinliyoruz. Adeta kült bir film sahnesinden çıkan replikler var.
''Osmancık - Cihân devletini kuran irâde, şuûr ve karakter'' başlığı ile yazılan kitapta Dünya'da en uzun süre hüküm süren imparatorluklardan birinin bunu nasıl başardığını, bu saltanatın ardında nelerin yattığını, hangi zihniyetin, ilkelerin, ülkülerin olduğunu çok güzel bir kalemle yazılan kurgunun içinde okuyoruz.
Bu türde kitap okumayalı uzun süre olmuştu. Osmancık, bana bu türü ihmal etmemem gerektiğini hatırlattı.
Bu kadar seveceğimi bilmiyordum.. Her karakterin ayrı bir yeri oldu, zira her birinin ayrı bir anlamı vardı hikâyede.
Tarık Buğra, tarihi harika bir üslupla yeniden kaleme alarak gerçeklikle kurmacayı çok güzel harmanlamış.
İyi ki...
Noam Chomsky
Noam Chomsky mevcut sistemi akılcı bir şekilde eleştirmesiyle, çağdaşlarını etkileyişiyle, adaletsizliği kabullenmeyişiyle milyonlarca insana ilham olmuş yaşayan bir efsane. Çağın en çok alıntı yapılan on isminden bir tanesi ve tek yaşayan kişisi. Bugün 93 yaşında. İkinci Dünya Savaşı'na, atom bombalarına, Vietnam ve Körfez savaşına, Berlin Duvarının yıkılışına ve 11 Eylül saldırılarına şahitlik etmiş.
《☆☆☆》
Chomsky için üç anahtar kelime vardır: "Adem-i merkeziyet, toplumsallaşma ve katılım." Bugün gelinen noktada son 50 yılda Chomsky'nin yaptığı eleştirilerin doğruları defalarca kanıtlandı. Sivil itaatsizlik konusunda çağdaşlarının ve kendisinden öncekilerden en büyük farkı; hem yazdıklarıyla hem de eylemleriyle ön planda olmuştur. Bu konuda Bertrand Russell'a benzediğini düşünüyorum. Chomsky'yi anlatmaya kelimeler yetmez. O yüzden yaşayan bu büyük insanı okumak ve anlamak yaşadığımız dünyayı anlama da büyük önem arz ediyor.
《☆☆☆》
Bir akademisyen olarak dil ve öğrenme üzerine alanının en yetkin akademisyeni olmasına rağmen genelde herkes onu siyaset, felsefe, tarih ve sistem eleştirisi üzerine yazdıkları ile tanıdı. Bertrand Russell, İsaiah Berlin, Umberto Eco, Fareed Zakaria, Jurgen Habermas gibi insanlar gibi Chomsky de fikirleri ile dünyayı değiştiren müthiş bir entelektüel.
Söz konusu Abdülkerim Hoca’nın kitabı olunca insan bi duraksıyor açıkçası:d Hoca’nın “Mevlana Celalettin Rumi, ‘öz ne kadar ince ise, kabuk o kadar kalın olur’ demektedir. Umarım hacmi oldukça küçük olan bu çalışmanın kabuğu fazla kalın olmamıştır.” diye bizlere sunduğu yapıtı daha çok öğrencilerini hedef almaktadır. Abdülkerim Hoca bu yapıtını
Sosyolojik Düşüncede Kuramlaştırmanın Doğası ve Klasiklerin KonumuAbdulkerim Sönmez · Lykeion Yayınevi · 201811 okunma
BİR YAZARIN YÜKSELİŞİNE ŞAHİTLİK ETMEK.
Dostoyevski'nin eserlerini kronolojik sırayla okuma serüvenime Ev sahibesi'nden sonra beyaz geceler ile devam ettiğimi belirterek hemen konuya giriş yapayım. İçindeki bütün hikayelere kusursuzdu diyemem lâkin eserdeki ilk ve son kısımlara yerleşmiş olan Beyaz geceler ve yufka yürekli hikayelerinin tadında, hatta beklentilerin üstüne çıktığını düşünmekteyim. Özellikle benim gibi kronolojik gidenler varsa daha iyi anlayacaktır, benim tabirimle "edebi vites"i, her eserinde ileri taşıması, kendini devridaim geliştirme sürecini bizlere hissettirmesi ve her şeyden önemlisi psikoanaliz marifetini her eserde daha çok gözler önüne sürmesi muazzam bir keyif ve heyecan aşılıyor. Sanki adeta uçuşa geçecek olan uçağın ivmelenme kısmına şahit oluyorsunuz "Ev sahibesi" ile "Beyaz geceler" eserlerinde. Yani yazar sanki diyor ki sıkı tutunun, sürecin keyfini çıkarmaya bakın. Birnevi unutulmaz yapıtların geleceğinin habercisi niteliğinde eserlerle ilerlemekte ve heyecanla beklemekteyiz.
Livaneli bana her zaman, içinde büyüdüğüm o güzel İstanbul hatıralarını tekrar yaşatır . Denizinden martısına , kumundan güneşine , simitinden ayranına yaşarsınız tekrar tekrar İstanbul’u okuduğunuz satırlarda. Bu yüzden Livaneli bende çok büyük bir yer edindi . Bu muazzam kitaba gelecek olursak , tatlı bir adada huzur içinde geçinen 40 ev . Kendi imparatorluğunu kurmak için adaya gelen bir diktatör başkan. Gelişi ile beraber aldığı kararlarla, adanın dengesini yerle bir hale getirdiğine şahitlik eden adalıların korkusu. Acı çığlıklarıyla ada sakinlerini çılgına çeviren martılar. Martılara açılan savaşla başlayan ekolojik sistem karmaşası. Bununla beraber katledilen birçok canlı . Bunu başkaldıramayan zümre ve bakkal çocuğu tarafından öldürülen başkanın hikayesi.
Sevdiğinin yüzünü gördükçe, yeryüzü bir mescit olacak.
Leyla İpekçi’den ilk bir kitap okudum. Zaman zaman gazetelerden köşe yazılarını okusam da derli toplu bir kitabını okumamıştım. Aslında birkaç kitabını da almadım değil. Ateş ve Bahçe ve Şehrim Aşk kitapları kütüphanemde okunma sırasını beklerken gördüm ki Güzelin 1001 Yüzü kitabı çıkmış. Hemen aldım ve onu okuma sırasının başlarına koydum. İsmini
10/10 puan verdi
Göçüp gidenler,isteğiyle gidenler istemeden gidenler ama gidenler ...
"Gülüşününüzün yanına biraz da keder koyun,okurken biraz ondan alacaksınız,biraz bundan" demiş Şermin Yaşar.
Evet her ayrı öyküde biraz tebessümden aldım biraz kederden,bazen gülerken dolan gözlerim şahitlik etti buna.
Hele o son kısım : Şermin Yaşar'ın göçüp giden eşine ithafen anlattığı ilk 40 günü,yüreğimde bir kor bırakıp söndürmeden gitmek gibiydi.
Insan sevince her şeyi kabulleniyordu. Vuslatı,gidişi,arta kalan acıyı...
Sahi kalana mı zordu gidişler,gidene mi ?
Kimbilir ...
Yüreğine,kelimelerine sağlık Şermin Yaşar sen çok yaşa ve hep yaz ...
ben 90'lar çocuğu değilim yani son anda yakaladım o dönemi 1996 doğumluyum yeni baya somundan yakaladım diyebilirim. hatta görürsün her yerde, biz sokaklarda oyun oynayan, salçalı ekmek yemiş, tüplü televizyonları görmüş, 3310 kullanmış, kredi kartlarının ilk çıkışına şahitlik etmiş, teknolojinin gelişmesini hayranlıkla izlemiş, MSN kullanmış, Saddam Hüseyin'in idamını televizyonlarda izlemiş nesiliz.. bunun gibi binlerce küçük olayı gördük, şahitlik ettik.
yaşlıların nerde o eski bayramlar, günler geyiğini sıkça duymuşuzdur. Bu kitap o nesilden olmayan gençlerin bu geyiği anlamasına yardımcı olan bir kitap bir nevi yazarın otobiyografisi aradan çıkaralım @mihrapaltintas 'a teşekkürlerimi iletiyorum dediği gibi yüzümde hafif buruk bir gülümseme ile okudum kitabını bilmediğim şeyler bile öğrendim denilebilir..
2000 nesli.. Bu kitap sizin için..
kitaba puanım: 4/5⭐
.
