Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
384 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Grange romanlarını beğenerek takip ediyorum.Bu roman tam anlamıyla başarılı değildi maalesef , sonlara doğru kopukluklar artmış gibiydi.En başta hızlı bir giriş vardı , cinayet ritüeli de yazarın her romanında olduğu gibi orijinal ve dikkat çekiciydi tek sorun akışıydı bence yer yer karakterlerin tepkilerinden usandığım oldu devamında da nokta atışı olmayan bir son vardı ki Grange'ın romanlarında bitime doğru ciddi derecede şaşkınlık yaratan bir durum söz konusu olurdu.Yani ilk kez Grange okuyanlara göre gayet iyi sayılabilir fakat benim için orta derecede bir kitaptı.
Kaiken
KaikenJean-Christophe Grangé · Doğan Kitap · 20135,3bin okunma
512 syf.
8/10 puan verdi
kitap gerçekten sürükleyici ve güzel. ama son söz bence olmamış yazar daha farklı bitirebilirdi
Şah Mat
Şah MatMario Mazzanti · Sonsuz Kitap · 20167,7bin okunma
Reklam
206 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Dünyayı yöneten Birlik adında bir örgüt, bu örgüte yardımcı olan Vulcan 3 adında bir süper bilgisayar ve bu düzene karşı çıkan İyileştiriciler dene bir grup bulunmaktadır. Birliğin Kuzey Amerika direktörü Barris, bazı olaylardan dolayı şüphelenerek genel direktör ile görüşmek ister, ancak durumlar fena halde karışır. Bir dünya savaşı söz konusudur. Son derece güzel bir bilim kurgu romanı. Mutlaka okunması gerekenlerden
Vulcan'ın Çekici
Vulcan'ın ÇekiciPhilip K. Dick · Alfa Yayıncılık · 2017203 okunma
274 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Son derece güzel bir Perry Mason romanı daha. Bir evde bir sürü akraba kol gezmektedir. Bu arada evin Amber adındaki kedisi zehirlenir ve veterinere götürülür. Evden daha önceden uzaklaşan ve öldü sanılan bir akraba da evin üyeleri ile temasa geçer. Bu arada ev sakinleri Perry Mason ile irtibata geçer. Ancak bir cinayet söz konusudur ve evin en masum görünen insanı baş şüphelidir. Müvekkili olduğu şahsı mahkeme salonunda kurtarabilecek midir acaba Mason? Polisiye roman severlerin mutlaka okuması gereken bir roman.
Amber Denen Kedi
Amber Denen KediErle Stanley Gardner · Akba Yayınları · 197210 okunma
Dünyanın en basit, en zavallı, hatta en ahmak adamı bile, insanı hayretten hayrete düşürecek ne müthiş ve karışık bir ruha maliktir!.. Niçin bunu anlamakta bu kadar kaçıyor ve insan dedikleri mahluku anlaşılması ve hakkında hüküm verilmesi en kolay şeylerden biri zannediyoruz? Niçin ilk defa gördüğümüz bir peynirin evsafı hakkında söz söylemekten kaçtığımız halde ilk rast geldiğimiz insan hakkında son kararımızı verip gönül rahatlığıyla öteye geçiveriyoruz?
Bir günümde sen vardın yine sancılarla ağıt yaktım! Bu günümde yalnızım Rabbim yalanlara kandım ben… Bir şarkı yaptım dostum oldu arkasından ağlayandım, Ve bulandım duygularla arkasından kalbe kilidi bağlayandım. Anlatılmaz bir gecemde karanlık gökyüzüm var, Evde romantik bir hava dışarda aç yatan var. Söz veripte tutamadın mı geçmişe dönenmi
Reklam
Kan, feyyaz bir pınar gibi fışkırdı kurbanın şah damarından. Sıcacık bir pidenin körpe dumanı kabilinden belli belirsiz bir buğu yükseldi semaya, gırtlaktaki hırıltı mühür niyetine son söz oldu. Bedenin nafile çırpınışları yaşamı tutmaya yetmedi.
ilk defa gördüğümüz bir peynirin evsafı hakkında söz söylemekten kaçtığımız halde, ilk rast geldiğimiz insan hakkında son kararımızı verip gönül rahatıyla öteye geçi veriyoruz." *
Atlantik'in dibinde bir kitap var. Anlatacağım, işte onun öyküsü. Belki nasıl sonuçlandığını biliyorsunuz: o tarihte gazeteler yazdı, bazı yapıtlarda da belirtildi: 14 Nisan 1912'yi 15 Nisan 1912'ye bağlayan gece, Titanic gemisi, Newfoundland açıklarında battığında, en ünlü kurbanlarından biri de, İranlı bilge ozan, gökbilimci Ömer Hayyam'ın
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.