Son…
.. Bir sonbahar günü gibi gri ve hüzünlü, zavallı aşk...
"zavallı çalıkuşu, rüzgâra kapılmış sonbahar yapraklarına döndü."
Reklam
Yürekteki kışa dayanabilmemizin sebebi, bu mevsimin eninde sonunda geçip gideceğine dair içimizde yeşeren umuttur. Umut, insanı ya yaşatır ya da öldürür. Yüreğe bahar gelir, bazen yazla cayır cayır yanar ama ardından gelecek serin sonbahar umududur insanı ayakta tutan. Umut yoksa bu hayata nasıl katlanılır?
Saçlarım, birer birer ağarıncaya kadar başkalarının çocuklarına, onların saadetlerine kendimi vakfetmek artık beni korkutmuyor, iki sene evvel, bir sonbahar akşamı, gönlümün içinde öldürülen küçüklerin boş yerini başkalarının çocuklarına verdim.
Ona bakıyor ve bu hayatın gerçekten ne şaşırtıcı bir sır olduğunu, insanların, fırtına tarafından kovalanan sonbahar yaprakları gibi nasıl birleşip ayrıldıklarını ve insanın bakışlarıyla sevdiği kimsenin yüzünü, vücudunu ve el hareketlerini boşuna yakalamaya çalıştığını, birkaç yıl sonra da, gözlerinin mavi mi, yoksa siyah mı olduklarını hatırlamayacağını düşünüyordum.
Sayfa 335
"Sonbahar geliyor, yapraklar sararıyor. Bu kasvetli küçük şehirde bir sonraki adımımı planlamak yerine, izleri henüz silinmiş duyguların, taze hatıraların, yakın zamanda beni içine çekip girdabında döndürdükten sonra bir yerlere fırlatıp atan hortumun etkisi altında oturuyorum. Bazen yine o girdaba kapılacağımı, hortumun vaklaştığını, yanımdan geçerken beni içine çekeceğini, düzen ve ölçü duygularımı kaybedip yine dönmeye, dönmeye, dönmeye başlayacağımı sanıyorum..."
Sayfa 119Kitabı okudu
Reklam
1,000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.