Sarılırız gönlümle, dertleşieiz uzun gecelerde. Sabah şafağının bizim olacağını biliriz... üzerimize günün doğacağını, gözlerimize ışık vuracağını biliriz. Tamir olmaya başlayan gönlüme derim ki, her insanı aynı teraziye koyma gönlüm, her insan aynı değildir. İnsandan umudunu kesme gönlüm. İnsan vardır seni kıranlar gibi, insan vardır ilaç gibi... insan vardır şeytana ders verecek, insan vardır meleği kıskandıracak...insan vardır aydınlık bir çiçek bahçesi gibi, insan vardır kuru dikenden oluşan koru gibi.
Çiçek kokusunu verecek, diken dikenliğini yapacak, sen aldırma gönlum. Sen yargılayan olma, Sen genelleyen olma. Bir hesap vardır gönlüm, bizim bilmediğimiz bir hesap... ölüm vardır gönlüm, sonrasını bilmediğimiz.
Siz geçip gidersiniz
Açık yaralar gibi
Kalır kıyılarımızda
Ayak iziniz.
Biz bir darlığı
Tam düze çıkardık...
Derken kapılarda siz.
Bir uzak yakınlığı
Eğreti ve güvensiz
Kuşanıp gelirsiniz.
Sunmak elde avuçta
Ne varsa,
Bari işe yarasa
Sonrasını biz biliriz.
Siz geçip gidersiniz;
Açık yaralar gibi
Kalır kıyılarımızda
Ayak iziniz.
Biz bir darlığı
Tam düze çıkardık...
Derken kapılarda siz.
Bir uzak yakınlığı
Eğreti ve güvensiz,
Kuşanıp gelirsiniz.
Sunmak elde avuçta
Ne varsa,
Bari işe yarasa;
Sonrasını biz biliriz.
Türkiye'nin bağımsızlığından başka bir şey istemedim. Bundan dolayı da ölümden korkmuyoruz. Ve ben 24 yaşındayken kendimi Türkiye'nin bağımsızlığına armağan etmekten onur duyuyorum.
Bizlerin tek özlemi tahsil sırasında bulunmamıza rağmen Türkiye'nin bağımsızlığıdır. Biz hiçbir zaman bütün çabamıza rağmen Türkiye'nin bağımsızlığını temin
Siz geçip gidersiniz
Açık yaralar gibi
Kalır kıyılarımızda
Ayak iziniz.
Biz bir darlığı
tam düze çıkardık...
Derken kapılarda siz.
Bir uzak yakınlığı
Eğreti ve güvensiz
Kuşanıp gelirsiniz.
Sunmak elde avuçta
Ne varsa,
Bari işe yaraşa
Sonrasını biliriz.
Hanok’un kitabı
Yazıya başlamadan önce belirtmeliyim ki internette bu konuyu bu kadar ciddi işleyen kimse yoktur. Yerli-yabancı hiçbir sitede bu kadar ayrıntılı ve geniş bir Enoch yazısı bulamazsınız çünkü günümüzde yazarlık nedense bir başkasından copy-paste ederek yayım yapmak sanılıyor. Ancak ben Enok dahil İncil, Tevrat, Zebur, Kuran ve daha
Mir’atü’l-Memalik’ten Günümüze
“Merhaba” demenin içinde saklı bir sevincin huzurunu ancak ayakların yorgunluğunun altında kalmış bir seyyah bilir. Anıları anı yapan yeni bir dünya yani farklı bir kent sokağına, pazar alanındaki satıcıya, tüccara merhaba demek... Seyyah, gözü uzak diyarlardaki; bir mimari yapının sütunlarında ki gizli
İnceleme Öncesi Giriş Notu: Bu incelemeyi okumak yerine izlemeyi tercih ediyorum diyenler için:
youtu.be/HgauC_zxcXE
Bir inceleme ister edebiyat eleştirmenlerinin kaleme aldığı olsun ve isterse de bizler gibi sıfatı yalnızca okur olanların yazdıkları olsun az ya da çok "spoiler" içerir. O nedenle ben inceleme okuduğumda kitapla