Zamanın doğrusal olduğuna güveniriz. Muntazam şekilde ebediyen ilerlediğini düşünürüz. Sonsuza dek. Ancak geçmiş, şu an ve gelecek arasındaki fark illüzyondan başka bir şey değildir. Dün, bugün ve yarın peş peşe gelmez. Sonsuz bir döngü halinde birbirlerine bağlıdırlar. Her şey birbirine bağlıdır..
"Hayat bir labirenttir. Bazı insanlar hayatlarını bir çıkış yolu arayarak geçirirler. Ama tek yol vardır, o da daha derine götürür. Merkezine varana kadar bunu anlayamazsın."
Sonsuz bir evren, galaksiler, güneş sistemlerinin dahil olduğu devasa astrolojik düzenler, Samanyolu, yıldızlar, gezegenler, uydular... Üstelik evrene ait bilinmezliğin gün ışığına çıkmış küçücük bir parçası tüm bu bilgiler... Birbirine milyonlarca ışık yılı uzaklığında bulunan bu yıldızlar sistemi içinde toplu iğne başı dahi yer kaplamayan bir dünya... Dünya üzerinde halihazırda sürmekte olan, milyonlarca farklı türe ait bir yaşam... İşte bu görüntü içerisindeki yaşamsal döngüye dünyanın küçücük bir yerinde iktidar olanaklarını ve devlet gücünü eline geçirdiği için hükmedeceğini sanan zalim ve zorba bir zavallı takımı. Bir karıncanın dünyadaki yaşama hükmettiği iddiasıyla karşılaştırıldığında, ondan daha komik ve trajik görünen bir gerçeklikten kopuş! Bizler böylesi bir bilinçle, sonsuz yaşamsal döngü içinde yer alan kısacık ömürlerimizde en azından insanlığa ve yaşama bir şeyler katabilmenin kaygısını taşıyor iken, baskı ve zor yöntemleriyle teslim alınmak istenmemizi tek bir kelime ile ifade edebiliriz: Saçmalık...
Sayfa 27Kitabı okudu
Sonsuz Döngü
Neden okumam gerektiğini, her okuduğum kitaptan sonra daha iyi anlıyorum.
Ve sanırım hiçbir zaman tam anlamıyla anlamış olamayacağım.