Eğer isteklerimizin gerçekleşebileceğine duygusal olarak ikna olmadan olumlamaları sürekli kendi kendimize tekrar edersek ya da isteklerimizi zihnimizde imgelersek, gerçek duygu merkezimiz olan kalp yerine sadece beynimiz elektromanyetik dalgalar yayacaktır. Kalbimiz ise 5000 kat daha güçlü şekilde dünyaya gerçek inançlarımızı, yani çoğunlukla şüphelerimizi ve korkularımızı yayacaktır. Sonuç açıktır: Sadece tüm kalbimizle inandığımız şeyler tam anlamıyla gerçekleşecektir.
Rusya eninde sonunda çökecek, bahanelere gerek yok
Türkiye'de Genç Türkler'in merkeziyetçiliğine aktif şekilde karşı çıkma kabiliyeti olan iki veya üç büyük etnik topluluk bulunurken, Rusya Federasyonunda yüzlerce halk yaşamaktadır. Bunlar emperyal modelde mükemmel şekilde bir arada yaşayıp giderken, "küçük Rus milliyetçiliği" çerçevesine hiçbir surette sığamazlar. Sonuç açıktır: Rusya yavaş yavaş sonu gelmeyen iç çatışma ve savaşlar yumağına sürüklenecek ve en sonunda çökecektir.
Reklam
Eğer isteklerimizin gerçekleşebileceğine duygusal olarak ikna olmadan olumlamaları sürekli kendi kendimize tekrar edersek ya da isteklerimizi zihnimizde imgelersek, gerçek duygu merkezimiz olan kalp yerine sadece beynimiz elektromanyetik dalgalar yayacaktır. Kalbimiz ise 5000 kat daha güçlü şekilde dünyaya gerçek inançlarımızı, yani çoğunlukla şüphelerimizi ve korkularımızı yayacaktır. Sonuç açıktır: Sadece tüm kalbimizle inandığımız şeyler tam anlamıyla gerçekleşecektir.
Mesela, üşenmeyip spor salonuna gitmek yerine haber sitelerinde gezinir. Bu, tam bir kısır döngüdür: Haber tüketimi kronik strese sebep olur, stres iradeyi azaltır. İrade eksikliği çeken insanlar internette daha uzun süre vakit geçirir, bu da daha fazla strese yol açıp iradeyi biraz daha zayıflatır. Sonuç çok açıktır: Haber tüketimi yaşam kalitesini azaltır. Daha stresli bir hayat yaşarsınız; daha öfkeli, hastalıklara daha meyilli olur, erken ölürsünüz. Bilhassa trajik olan haber budur ama en azından dikkatinizi çekmeyi hak eden bir haberdir de.
Sonuç açıktır: Sadece tüm kalbimizle inandığımız şeyler tam anlamıyla gerçekleşecektir.
Sayfa 23 - KoridorKitabı okudu
Dünya ve yaşam bize gerçek bir doyum vermeyecekse, ne tür kültürel ideallerimiz olmalı? En iyi şey asla erişemeyeceğimiz bir noktadaysa ve aslında en iyisi "doğmamış olmak, var olmamak, hiç olmak"sa? Nietzsche : The Ethics of a Moralist (Nietzsche: Bir Ahlak Kuramcısının Etik Anlayışı) adlı kitabında Peter Berkowitz şöyle der: "Nietzsche, Yunanların yabani ve kösnül mitlerinin temsil ettiği o bulaşıcı iyimserliğin. taşkın neşeli halin, yiğitlik ve sıhhatin nasıl olup da insanın sefil yazgısının bütünüyle farkında olan insanlardan çıktığını merak eder." Diyebiliriz ki, bunlar ancak söz konusu farkındalığın sindirilmesinden sonra çıkabilirdi. Eğer gerçek doyum mümkün değilse -sadece (psişik) simya, idealize etme, meydan okuma, Nietzsche'nin hakikat yüzünden mahvolmamak için başvurduğumuzu öne sürdüğü kendi kendini kandırma sanatı varsa- o zaman buradan çıkacak sonuç açıktır. Ya yanlış doyumları arıyoruz ve aramak üzere eğitildik ya da yanlış, doğamıza düpedüz aykırı bir dünyada yaşıyoruz demektir.
Sayfa 133Kitabı okudu
Reklam
782 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.