“ Çevrendekilere karşı hürmetin gittikçe azalıyor. Kendine güvenin kalmadıkça etrafına saldırıyorsun. “ “ Sizi ben yaratmışım albayım. Bu nedenle, benimle birlikte zayıflıyorsunuz. Bu yüzden bana öfkeleniyorsunuz. Haklısınız. Ben hepinizden sorumluyum. Oyun bozanlık edemem. Bana bağlanan ümitleri boşa çıkaramam. Kendi yapamadıklarınızı benden bekliyorsunuz; öyle söz vermişim. Benim hafiflik etmeme kimsenin tahammülü yok. Hafiflik gösterdiğim zaman da sevimliliğimi kaybediyorum zaten. Yorgun oyuncularla temsili sürdürmek zorundayım. Yoksa sonum kötü olacak… “
Sayfa 355Kitabı okudu
Emma, " Bak, Carl Gustav," diye uyarmıştı, "hastalarından hasımların gibi söz etmemelisin. Onlar senin düşmanın değil." "Bal gibi öyleler," diye karşı çıkmıştı Jung. "Kendilerince. Her bir hasta, savaşta yitirilip geri alınması gereken bir toprak parçasıdır ya da yurdunun bir bölgesi. Birtakım hastalıkların ya
Sayfa 235 - Üçüncü Kitap, 6Kitabı okudu
Reklam
“Ben çocukken kendimi hep Ivan gibi düşünürdüm. Ama hayır. Sen Ivan'a benden daha çok yakışıyorsun. Benden iyi olmamı bekledin ve sırf senin yüzünden iyi olmaya çalıştım.” Gavriel gözlerini yumdu. “Yine de ikimiz de biliyoruz, sonum bu hikâyedeki Koschei gibi olacak. Ve bu yüzden benden hızla uzaklaşmalısın. Hemen kaçmalısın. Ardına bile bakmadan. Benim sevgim bile bir canavar, Tana. Seni korkutmaya devam edeceğim ve...” “Sen bir masal karakteri değilsin.”
Sayfa 372 - Artemis Yayınları
Annem
Muhtemelen sonsuza kadar sürer bu. Başka kim olsa sıkılır, annem sıkılmaz. Eğer annem de bir kadın olmasaydı, bütün kadınlardan nefret edebilirdim. Bir çocuğum yok. O yüzden tahmin etsem bile emin olamam tam olarak ne hissettiğinden. Başka türlü bir şey olmalı.. Hayatım boyunca en çok seni kırdım anne, sen hep affettin. En çok seni üzdüm ben,
"Biz, demenden hoşlanmıyorum," dedi Hüsamettin Bey. "Çevrendekilere karşı hürmetin gittikçe azalıyor. Kendine güvenin kalmadıkça etrafına saldırıyorsun." "Sizi ben yaratmıştım albayım. Bu nedenle, benimle birlikte zayıflıyorsunuz. Bu yüzden bana öfkeleniyorsunuz. Haklısınız. Ben hepinizden sorumluyum. Oyun bozanlık edemem. Bana bağlanan ümitleri boşa çıkaramam. Kendi yapamadıklarınızı benden bekliyorsunuz; öyle söz vermişim. Benim hafiflik etmeme kimsenin tahammülü yok. Hafiflik gösterdiğim zaman da sevimliliğimi kaybediyorum zaten. Yorgun oyuncularla temsili sürdürmek zorundayım. Yoksa sonum kötü olacak.
Sayfa 357 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
Sonum bu yüzden olacak.
Söylenen sözleri hemen ciddiye almak gibi önüne geçemediğim bir özelliğim olduğu için, ertesi gün size koştum.
Sayfa 101
Reklam
Bütün Heybeti İle Hayatıma Giren Dupin
Bir gece Palais Royal yakınlarında, uzun, pis bir caddede dolaşıyorduk. İkimiz de düşüncelere dalmış olduğumuz için, en aşağı on beş dakikalık bir zaman boyunca tek bir kelime bile konuşmamıştık. Dupin, birdenbire şu sözle yırttı sessizliği: "Gerçekten pek ufak tefek bir adamdır o, Theatre des Varietes'ye daha yakışır." "Şüphesiz
Sayfa 7