Bunu yapmanın üç temel adımı vardır. İlk önce evde kurallar ve rutinler yoluyla düzen kurulacak, daha sonra bu düzen içinde çocuğa seçme hakkı verilecek.Çocuk kurallara uymazsa problemin temeli anlaşılacak ve problem çözülecek.
Çocuğa sorumluluk kazandırmak için, demokrat bir aile yapısı kurulmalıdır.
Bu yapıyı kurmanın da üç adımı vardır:
Düzen kurmak, problem çözmek ve bedel ödetmek.
Çocuğa sorumluluk kazandırmak için, demokrat bir aile yapısı kurulmalıdır. Bu yapıyı kurmanın da üç adımı vardır: Düzen kurmak, problem çözmek ve bedel ödetmek.
Kitap 2 kısımdan oluşuyor. İlk kısımda ödülün çocukları nasıl etkilediğini, beynin ödüle nasıl tepki verdiğini, iç motivasyonu öldürdüğünü, kontrol mekanizması olduğunu, ödülün sorumluluk bilincini geliştirip geliştirmediğini, ödülün başarıyı ve mutluluğu nasıl etkilediğini, araç mı yoksa amaç mı olduğu gibi soruları deneysel çalışmaları da konu
Çocuklarınız sizin çocuklarınız değil
Onlar kendi yolunu izleyen hayatın oğulları ve kızları
Sizin aracılığınızla geldiler ama sizden gelmediler
Ve sizinle birlikte olsalar da sizin değiller
Onlara sevginizi verebilirsiniz düşüncelerinizi değil
Çünkü onların da kendi düşünceleri vardır
Bedenlerini tutabilirsiniz ruhlarını değil
Çünkü ruhlar
Özgür hocanın; ebeveynler, öğretmenler ve çocuk yetiştirme görevi içinde olan tüm insanlara hitap ettiği bu kitap
Ödül çocukları nasıl etkiler? ve
Ödül yerine ne yapılmalı? şeklinde iki kısımdan oluşmaktadır.
Kitapta ödülün bir koşula bağlı olarak verilen ve verilen kişi tarafından cazip görülen bir obje veya etkinlik olup iç motivasyonu, yaratıcılığı, performansı, başarıyı, verimliliği azaltıp öğrenmeyi, gelişimi, var olan değerleri zayıflatarak ilişkilere zarar verdiği bununla beraber "Ödül ve Cezanın" aynı şey olup ikisininde kontrol mekanizması olduğu bir çok örnek ve deneylere yer verilir.
Kitabın sorumluluk nasıl kazandırılır? Bölümündeki tutarlı davranışlar başlığı altında yer alan "Ailelerin çocuklarına aynı şey için bazen kızıp bazen kızmaması bu nedenle de çocuğun nasıl davranacağını bilemeyip endişe ile büyümesi" cümlesi eleştirdiğim noktalardan bir tanesi oldu çünkü ebevynler ve öğretmenlerden de tıpkı bizler gibi mükemmel olmasını bekleyemeyiz çalışan bir ebeveyni ele alacak olursak bu ebevynimiz işten geldiğinde her zaman için oyuncaklarını dağıtan ve toplamayan çocuğuna kızmamış olsun fakat bir gün işte bir arkadaşıyla tartışsın ve o gün eve gittiğinde çocuğun oyuncaklarını toplamadığını görüp çocuğuna kızsa çocuk kendini güvensiz mi? Hissedecek çünkü bildiğimiz üzere Eric Erikson'un psikososyal evrelerine göre hatalar telafi edilebilir.
Kitabın bu kısmı aklımı karıştırdığı için kitaba 7 puan veriyorum bunun dışında kitap ebevynlere başvuru kitabı olacak nitelikte
Okuyacaklara şimdiden keyifli okumalar dilerim :)