Bu gece onun son gecesi olabilir diye düşünerek hasta çocuğunuzla kanepede uyuyakalmak nedir bilmiyorsanız, beni yargılamayın. Onun yerine şu soruyu sorun kendinize: bunu yapar mıydınız? Sevdiğiniz birini kurtarmak anlamına gelecekse eğer, nefret ettiğiniz birine olan kininizden vazgeçer miydiniz? Düşmanınızın son arzusunu yerine getirmek anlamına gelecekse eğer, hayallerinizin gerçek olmasına razı olur muydunuz?
Hınç nedir bilmeyişim, hınç konusunda aydınlanışım, –kim bilir bunda da uzun hastalığıma nasıl minnet borçluyum! Bu sorun öyle kolay değildir: İnsan onu hem güç içindeyken, hem de zayıflık içindeyken yaşamış olmalı. Hastalığa karşı genel olarak söylenecek bir şey varsa, o da hasta insanda asıl kurtulma içgüdüsünün, korunma ve savunma içgüdüsünün bozulmasıdır. İnsan hiçbir şeyden sıyıramaz kendini, hiçbir şeyle baş edemez, hiçbir şeyi geri çeviremez, –herşey yaralar. İnsanlar, nesneler sırnaşıkça sokulur, yaşantılar pek derinden koyar adama; anı, irin toplayan bir yaradır. Hastanın elinde bir tek büyük ilaç vardır bunlara karşı: Rus yazgıcılığı dediğim şey, o başkaldırma bilmez yazgıcılık; bununla Rus askeri sefere artık dayanamaz olunca, karın içine uzanıverir. Bundan böyle hiçbir şeyi kabul etmemek, üstüne almamak, içine almamak, hiçbir tepki göstermemek... Ölme yürekliliği değildir bu her zaman; yaşam için en tehlikeli koşullar altında yaşamı koruyan bu yazgıcılıktaki büyük sağduyu, metabolizmanın azalmasında, yavaşlamasındandır; bir çeşit kış uykusu istemindendir. Bu mantıkla birkaç adım daha gittik mi, bir gömütün içinde haftalarca Hind fakirine varırız...
Reklam
288 syf.
7/10 puan verdi
Epeyce elimde oyalansa da bitirebildim. Ama kitaba haksızlık etmek istemem, başta sorun kitapta sanmıştım ama meğer benim kafam dağınıkmış. Bosna savaşını psikolojik yönden tüm çıplaklığıyla anlatan bir kitap. Haliyle kasvetli, acı dolu. Savaş nedir hissettiriyor. İnsanın karanlık yüzü bu. İnsanın bunları okuması ruhunu yoruyor belki ama böylesi gerçekleri de bilmeliyiz diye düşünüyorum.
Srebrenitsa'nın Öyküsü
Srebrenitsa'nın Öyküsüİsnam Taljic · Profil Yayınları · 201883 okunma
Bu ülkenin sorunu nedir, biliyor musunuz, madam? Hepimiz çok uysalız! Aslında bu bize özgü bir sorun da değil, bütün dünya için geçerli!
Sayfa 318
214 syf.
10/10 puan verdi
·
9 günde okudu
Ülkemizdeki ve çevremizdeki karışıklıkların sebebi seçkin elitlerdir. Yazara göre "beyaz" olan bu elitler iktidardır ve siyah olan diğerleri beyaz olmak çabalar fakat hiç bir zaman beyazlar zümresine giremez. " 30 yıl uğraştığımız ve son günlerde yine artan terör olaylarının müsebbibi nedir? " sorusunun cevabını kitap çok net şekilde ortaya koymuş. Bu savaşın sorumluları Jöntürkler ve Jönkürtlerdir. Otantik kürtler ayrılığı isteyen " bağımsız bir devlet kurmak isteyen " Jönkürtler yüzünden sıkıntı çekmektedir. Yazara göre sorun kürtler değildir, o bölgeye hangi ırk olursa olsun aynı sorun onların da başına gelecekti. Ekonomik iktidarlar ( küresel güçler ) Ortadoğu halklarına dün huzur vermediği gibi bugün ve yarın da huzur verecek gibi gözükmüyor. Oldukçu istifade ettiğim bu kitabı Kürt Sorunu bağlamında okuyabileceğimiz gibi ülkemizin temel dinamiklerini, siyasal, sosyal, ekonomik iktidarlarının ( beyazların ) güç mücadelelerini anlamak için de okuyabiliriz.
Jöntürkler, Jönkürtler, Muhafazakarlar
Jöntürkler, Jönkürtler, MuhafazakarlarHüsamettin Arslan · Paradigma Yayınları · 201234 okunma
496 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Vay vay vayyy... Rita Hunter'a öncelikle kocaman tebrikler. Historical romanlar türünde yabancı yazarlara taş çıkaran yazarımıza sonsuz başarılar :) Türk yazarlarımızın sonuna kadar arkasındayım. İnsanın yazdıkları her zaman çok özeldir ve bu şekilde bir paylaşım büyük bir cesaret ister. Ayrıca bir yazar kendini her kitapta bir adım öteye
Ruhun Ateşi
Ruhun AteşiRita Hunter · Epsilon Yayınları · 2013404 okunma
Reklam
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.