Kırkayağın Hikayesi ve Özbilinç
"...Bunu küçük bir öyküyle açıklayalım: Kırkayak, kırk ayağının hepsini rahatça kullanarak yürüyüş yapıyormuş. Karşısına çıkan bir arkadaşı, “ne kadar dikkatlisin” demiş, “her zaman yürümeye üçüncü ayağınla başlıyorsun, hiçbir zaman yirmi birinci ayağından önce sekizinciyi ya da otuz altıncıdan önce yirmi dördüncüyü atmıyorsun”. Bunu duyan kırkayak, “öyle mi, hiç farkında değildim” demiş ve hangi ayağını hangi sırayla attığına dikkat etmeye çalışırken bir adım bile atamaz hale gelmiş ve dengesini kaybedip düşmüş. Kipling’in yazdığı bu öyküde öz bilinç kazanan kırkayak gibi, gündelik yaşamdaki rutini bozmak, yaptığımız ama farkında olmadığımız davranışları sorgulamak herkesin hoşuna gitmeyebilir. İnsanlar şimdiye kadar bildikleri ve gurur duydukları bir takım şeylerin sorgulanması, bazen de değerini kaybetmesi nedeniyle üzülebilir ya da kızabilirler. Ancak bilmedikleştirmenin önemli faydaları vardır. Bunu yaşayan birey artık hayatını daha bilinçli ve daha özgür yaşayacaktır (Bauman, 2004:24-25) -Sosyolojiye Giriş, Aöf Yayınları-
"İnsanlar “her şeyin ve herkesin her zamanki gibi” olduğunu kabul ettikleri sürece sorulacak hiçbir soru yoktur. " -Sosyolojiye Giriş,Aöf Yayınları-
Reklam
Yaratılış üzerine kurmaca bir dünya (Bediüzzaman,Sözler)Yirmi İkinci Söz’ün Birinci Makamı’nın girişi, kozmik dizgiyi, yaratılış binasını anlamlandırma konusunda eski Yunan’ın, modern çağ felsefesinin, beşeri dinlerin, mitolojilerin ve edebiyatın hepsinin yanlış telakkilerine cevap veren bir câmi, çok yönlü bir metindir. Bütün bu yanlış kainat
Küyerel-Küyerelleşme
Robertson’a göre küresel olanla yerel olan sürekli etkileşim halindedir ve bu etkileşim melez bir kültür oluşturmaktadır, Robertson bu melezlik halini küyerel kavramıyla ifade eder. Diğer bir deyişle küyerelleşme, küresel ve yerel olanın farklı coğrafi bölgelerde kendine özgü ürünler üretilmesini sağlayacak şekilde iç içe geçmesidir (Ritzer ve Stepnisky, 2014:595). -Sosyolojiye Giriş,Aöf Yayınları-
"...Weber modern bürokrasiyi bireylerin özgürlüğünü ve özerkliğini yok eden yönetmeliklerden ve kurallardan oluşan ‘demir kafes’e benzetir ve bunu modern toplumların gelecekte karşı karşıya kalacakları en büyük tehdit olarak görür..." -Sosyolojiye Giriş, Aöf Yayınları-
Kitap Özeti - Hayvan Çiftliği
"İngiliz yazar George Orwell’in yazdığı bu eser, bir hayvan çiftliğindeki iktidar mücadelesini anlatıyor: ( ... ) Hayvanlar, “Bütün hayvanlar eşittir” ilkesini hatırlayıp, “bu nasıl eşitlik” diye kendi kendilerine söylenmeye başlıyorlar. Hemen, ilkelerin yazılı olduğu duvarın yanına gidiyorlar, duvardaki yazıların değiştirilmiş olduğunu, ilk defa, fark ediyorlar,duvardaki bütün yazılar silinmiş, sadece şöyle yazıyor: “Bütün hayvanlar eşittir fakat bazı hayvanlar ötekilerden daha fazla eşittir”. (Sosyolojiye Giriş,Aöf Yayınları)
Reklam
44 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.