Yeni yıla giriş yapmamızla birlikte her ay 2 kitap okuyup 1 film izlediğimiz ve bunlar üzerine tartıştığımız Alıntılarla Yaşıyorum okuma grubunda da yeni yıla giriş yapıyoruz. 🤓
Telegram grubumdaki okurların kitap önerileri ve oylamalarıyla birlikte seçilen 2022 kitap programımıza göre, ocak ayında Knut Hamsun kitapları okuyarak bir İskandinav
SOSYOLOJİ’YE GİRİŞ
Bu Ülke- Cemil Meriç
Devlet - Platon
Eric Voegelin İnsanlık draması - Bengül Güngörmez
Siyaset Bilimi- Atilla Yayla
Gorgias- Platon
Sosyoloji- Anthony Giddens
Öküzün A'sı-Barry Sanders
Sosyolojik Düşünmek-Zygmunt Baumann
Yasakoyucular ve Yorumcular-Zygmunt Baumann
Akışkan Aşk- Zygmunt Bauman
Minervanın
Herkese hayırlı ramazanlar
Fatma Barbarosoğlu öteden beri alıntıları dikkatimi çeken bir yazar. Hani okumadan sevdiğiniz yazarlar oldu mu sizin de bilmiyorum ama Fatma hoca ve Cihan Aktaş hoca okumadan sevdiğim yazarlardan oldu nedense. Böyle kadın yazarlarımız da var kalemi sağlam ve sosyolojiye hakim diyebiliyorum (daha kitaplarını okumadan).
Kitabı bir tavsiye üzerine alıp okuduğumu hatta zorla satın aldırıldığımı bile söyleyebilirim belki de bu yüzden kitaba daha mesafeli olarak yaklaştım. Tabii konusunun aşırı derecede önemli olduğunun farkındaydım. Zaten 4 yıl Sosyolojiyle içiçe olan biri için hem çok değerli bir kitap bir o kadar da fazlasıyla ihtilaflıydı. Çok aşina olunan bir
Toplum yapısı ve dinamiklerine olan merakım beni sosyoloji okumalarına yöneltti doğruca. Önceden Bauman’ın Modernite, Kapitalizm, Sosyalizm isimli kitabıyla küçük bir giriş yapmıştım ancak bu kitap benim gözümde daha güzel bir açılış oldu. Bu tabi ki Bauman’ın kötülüğünden değil, benim bu konudaki acemiliğimden.
Sosyoloji Kafa, sosyolojiye giriş
Bu kitabın anlattıkları çok ilgi çekici. Sosyolojiye giriş olarak okunabilir. İnsanların genel bakış açısını anlamak, kitleleri tespit etmek kadar zor ve önemli bir şey yok. Psikolojinin en keyifli alanlarından biri olan sosyal psikolojiye çok yakın. Bireyleri anlamak için toplumları anlamanın gücüne inanan biri olarak bu kitabın birkaç defa okunması gerektiğine inanıyorum.
''Son gelişmeleri, yeni başlayan okuyuculara uygun hale getirerek ele alan bir sosyolojiye giriş sunma düşüncesi beni bu kitabı yazmaya teşvik etti.'' diye başlıyor Giddens önsözünde cümlelerine ve bu cümle de bana burada sıkça karşılaştığım Sosyolojiye giriş aşamasında okunacak kitapların başında Giddens geldiğini hatırlatıyor. Böyle bir geç
"Bütün düşünürler toplumsal dünya üstüne sırf düşünüp durmakla vakit geçiregeldiler. Oysa onun değiştirilmesi; oysa bu dünyanın dönüştürülmesi gerekir. Hem zorla. Devrimle, eğer değişmeye ve dönüşmeye direnirse"
[Marx]
Ayrıntı yayınlarının inceleme dizisinde yer alan, sosyolojiye giriş niteliğinde ve ilgilenen herkes tarafından rahatlıkla okunabilecek sadelikte bir eserdir. Benim de 2019 da ilk okuduğum kitaptır.
Giriş bölümü ve son bölümde sosyolojinin bir bilim dalı olduğunu kanıtlayan teori bilgileri ve sosyolojinin araçları ve amaçları irdelenmiş. Sosyolojik çıkarımları nasıl yapabileceğimizi ve doğa bilimleriyle arasındaki farkları anlatılmış. Geriye kalan 11 bölümde son derece önemli sosyolojik çıkarımlar, örneklerin büyük yardımıyla okura aktarılmış. Bölümlerden bazıları “Devlet ve Millet”, “Biz ve Onlar”, “Güç ve Seçim”, “Düzen ve Kaos” vs. Görüldüğü üzere hayatımızda daima bizimle iç içe olan ama varlıklarını ve sorumluluklarını sorgulamadan yaşadığımız sosyolojik gerçeklikleri göz önüne seriyor.
Temel olarak yazar “Doğa ve Kültür” arasındaki karşıtlıktan insan hayatındaki sosyolojik fenomenleri açıklıyor. Doğanın asla aksamayan o tanrısal senfonisi karşında insanın yarattığı yapay kültürün, sonsuz bir hatalar döngüsünün mukayesisi ediliyor.
Kitabın en son bölümünde de yazarın ek kitap önerileri mevcut. Bu da çok önemli bir ayrıntı olsa gerek. Zygmunt Bauman’ın kitaplarını uzun zamandır okumak istiyordum ve ilk “Sosyolojik Düşünmek” ile başladım. Böyle bir üstadın tüm kitaplarını okumak insani bir zorunluluk gibi hissediyorum.