Bir kimsenin doğru olarak bildiği şeyi diğerine aktarabilmesi için karşısındakinin bu doğruyu kabul edecek hazırlığı peşinen yedeğinde bulundurması gereklidir. Bir kimsenin doğru olarak bildiğini karşısındaki de doğru kabul etmezse, birincisinin diğerine kendinden bir şey aktarması mümkün olmaz. Eğer "doğru budur" denildiği zaman sözü işiten " evet, doğru budur" diyecek hazırlığa sahip değilse iki insan arasında bir anlaşma kopukluğu doğmuş demektir. Bu anlaşma kopuklunun sebebi birbirine söz söyleme durumunda bulunan iki kişinin farklı temellerden düşünüyor olmalarıdır.
Anlaşma, ancak temellerin müşterek kılınmalarıyla mümkün bir vakıa olarak önem taşır.
Sayfa 538 - Tam İstiklal Yayıncılık 6. Baskı Haziran 2017Kitabı okudu
Zır ZIr zıııRrr zır zır Zır ZIr zıııRrr zır Zır ZIr zıııRrr zır zır zır zır çalan alarm sesine uyandı Zıbariye. Normalde uyanması gereken saate ayarlamış olsa da yatağının sıcak cazibesine dayanamayıp, hiçbir zaman istediği saatte uyanamadığı halde, hemen her sabah yaptığı gibi kendine beş dakika sonra uyanması gerektiği telkininde bulunup,
Bugün kendimde hapsolan şeylerin azad etme günü ilan ettim.
Kitaplığım da uzun süre bekleyen kitapları yerlerinden çıkardım tek tek...
Senden başladım.. gözümü korkutan , okunması Arap saçına dönen kitabım...
Germinal
Sonra insanlardan,uzun süre fotoğraflarina baktım tek tek...
İć sesim seni de azad ediyorum,seni de azad ediyorum geçti birkaçına...
Çıkan cümlem azad olsa da seni de kalbimden çıkardım diyordum
Yük olduğumu hissettiklerim,yada yokmuşum gibi davrananları özellikle...
Her mevsim dünya kendisini yenilerken
Biz insanlar neden asılı kalalım ki birbirimize😬
Bazen değişimin adıazattır
Bazen vazgeçmek
Bazen de pes etmek
Adı her neyse,
Tozlu rafları temizlemeye karar verdim tek tek...
Bazen keder ,elem verir sevdiklerimiz...
Üzülüp,hırçınlaşırız,belki yeniden sil baştan demek denemek için...
Bazen de gemileri batırmalıyız.
İçimizdeki tozlardan arınmak için...
🌼💙🍀✌️✌️✌️✌️
Kazuo Ishiguro Japon asıllı İngiliz bir yazar. Kitaplarından önce Nobel konuşmasını okuma fırsatı buldum. Bu konuşma bile tek başına bir edebi vizyon işareti. Buradan yola çıkarak romanlarını da okumam gerektiğine karar verdim. 1954 doğumlu yazar 1960'da ailesi ile birlikte İngiltere'ye göç etmiş. Eğitimini orada tamamlamış, İngiliz vatandaşı,
İskender Pala’nın tarihi kurgu romanlarını severek okuyan biri olarak uzun süredir deneme tarzındaki bu kitabını da okumak istiyordum. Söz konusu İskender Pala olunca konu da aşksa Divan Edebiyatının birbirinden güzel beyitlerini okumamak olmazdı. Kitap adından da anlaşılacağı üzere aşkı anlatıyor. Ağırlıklı olarak da İlahi aşktan söz ediliyor. Kitap deneme türünde olduğundan hızlıca okumak yerine her gün bir ya da birkaç bölüm okuyarak ilerlemeyi tercih ettim. Yoksa çabucak bitirilebilecek bir eser. İskender Pala’nın dilini seviyorsanız kesinlikle okuyun derim. Sıklıkla altını çizeceğiniz, üzerine düşüneceğiniz cümlelerle dolu bir kitap. Yazarın da kitapta dediği gibi “Aşktır ki gerisi vesairedir.” Ben vesairelerle sözü uzatmak yerine sizi aşk dolu bu kitabı okumaya davet ediyorum. İster ilahi ister beşeri olsun, aşk dolu günlerde keyifle okumanız dileğiyle.