Geçen zamanı ve geçen zaman içinde kaybedilenleri hiçbir şey geri getiremiyor. 3 yıl önce hayat standartlarımı yükseltmek istemiş ama bunun için hiçbir şey yapmamıştım, hep bahanelerim engellerim ve hazır hissetmeme durumum, içimde hep "şimdi değil" diyen bir huzursuzluk zehiri vardı, sanki sonsuz zamana sahipmişim gibi geliyordu. Her yıl bir şeyler biraz daha eksiliyor.Geçtiğimiz ay en yakın arkadaşımı kaybettim ve bu benim somut olarak ilk kaybımdı. Onunla kurduğum hayaller de onunla birlikte gitti, hiçbirini yapamadım.. Yani zamanımız düşündüğümüzden de az.
Gerçekten istediğim şeyleri yapmak için bahaneleri değil yolları görmeye başlamaya karar verdim. Hep koşulların olgunlaşmasını beklemek sürekli hazır olmayı beklemek zamanı kaybetmekten başka bir şey değil. Cesur olmak, kaybetme riskini göze almak hayata karışmak gerekiyor, diğer türlüsü yaşanmamış bir hayat oluyor..
Hiç tanımadığım, zevklerini, yaşam şeklini,hayata bakışını bilmediğim insanların kitap/film tavsiyesi istemesi çok saçma. Tanımadığım birinden kitap tavsiyesi istemek, daha önce yanından bile geçmediğim semtte ev kiralamak gibi. Yapmayın etmeyin:)