*spoiler*
''Sizden bu adamın başını istiyorum ve bunu gönül rahatlığıyla istiyorum. Zira hayli uzun olan meslek hayatımda, ölüm cezası verdiğim çok olmuştur, ne var ki bu acı görevin, hiçbir zaman, bugün olduğu kadar kutsal ve kesin bir gerekliliğin bilinciyle ve canavarca bir ifade okumakta olduğum bu insan çehresi karısında duyduğum dehşetle karşılığını bulmuş olduğunu hissetmiş değilim.''
Sayfa 93
Reklam
Tyrion (spoiler içerebilir)
"Jaime bizi zor bir duruma düşürdü. Roose Bolton ve ordusundan geri kalanlar kuzeyimizde. Düşmanlarımız İkizler'i ve Moat Cailin'i aldı. Robb Stark batıyı tutuyor. Yani bir çarpışmayı daha göze almadan Lannis Limanı'na ya da Kaya'ya çekilemeyiz. Jaime esir ve ordusu neredeyse tamamen yok oldu. Myrli Thoros ve Beric Dondarrion iaşe kafilelerimize bela olmaya devam ediyor. Doğumuzda Arrynlar var. Stannis Baratheon, Ejderha Kayası'nda. Güneyde, Yüksek Bahçe ve Fırtına Burnu sancak beylerini çağırıyor." Tyrion güldü. "Bir nefes al baba. En azından Rhaegar Targaryen hâlâ ölü."
Sayfa 792 - EpsilonKitabı okudu
Spoiler
"Çaylarımızı yarılamıştık ki, Hasan seni sordu. Amerika'da olduğunu, bundan fazlasını da bilmediğimi söyledim. Hasan'ın senin hakkında öğrenmek istediği çok şey vardı. Evlenmiş miydin? Çocukların var mıydı? Boyun ne kadardı? Hâlâ uçurtma uçuruyor, sinemaya gidiyor muydun? Mutlu muydun? Bamiyan'da dost olduğu bir Farsça öğretmeninin ona okuma yazma öğrettiğini anlattı. Sana bir mektup yazsa, eline geçmesini sağlar mıydım? Peki, mektubunu yanıtlar mıydın? Seni, babanla yaptığımız birkaç telefon görüşmesinden tanıdığımı, dolayısıyla bu soruların çoğunun yanıtını bilmediğimi söyledim. O zaman bana babanı sordu. Duyunca da, yüzünü ellerinin arasına gömdü, ağlamaya başladı. Gecenin sonuna kadar, bir çocuk gibi, hıçkıra hıçkıra ağladı."
Sayfa 246Kitabı okudu
Eşek gibi spoiler
"Rahman ve rahim olan Allah'ın adıyla ve en derin saygılarımla, Emir Ağa; Ferzane can, Sohrab ve ben bu mektubun eline geçmesi, seni sağlıklı ve Allah'ın nuruyla aydınlanmış bir halde bulması için duacıyız. Lütfen, mektubu sana ulaştırdığı için Rahim Han Efendi'ye en içten teşekkürlerimi ilet. Bir gün, umarım ben de senden bir mektup alır,
Sayfa 257Kitabı okudu
Spoiler
"Emir can, İnşallah, bu mektup eline güvenle ulaşır. Seni zor bir duruma düşürmediğimi, Afganistan'ın da sana zalim davranmadığını umuyor, bunun için dua ediyorum. Gittiğin günden beri dualarım seninle. Bunca yıldır, bilip bilmediğimden kuşkulanmakta haklıydın. Biliyordum. Hasan bana olayı anlatmıştı. Yaptığın şey yanlıştı, Emir can, ama
Sayfa 356Kitabı okudu
Reklam
Spoiler
"Son zamanlarda hep camileri düşünüyorum," dedi Sohrab. "Öyle mi? Neden?" Omuz silkti. "Yalnızca düşünüyorum." Yüzünü kaldırdı, doğruca bana baktı. Şimdi ağlıyordu; usulca, sessizce. "Sana bir şey sorabilir miyim, Emir Ağa?" "Elbette." "Şimdi Allah..." diye bağladı, sonra tıkandı.
Sayfa 376Kitabı okudu
Spoiler
Geçici seccademi yere serip diz çöküyorum, alnımı yere dayıyorum; gözyaşlarım çarşafı ıslatıyor. Yüzüm batıya dönük. Sonra, on beş yıldır namaz kılmadığımı anımsıyorum. Duaları çoktan unutmuşum. Ama önemli değil, ben de anımsadıklarımı okurum: La ilahe il Allah, Muhammed ü resul Allah. Allah'tan başka Tanrı yoktur, Muhammet de onun elçisidir.
Sayfa 409Kitabı okudu
Kitap boyunca en çok beklediğim yerlerden biriydi galiba... (Azıcık spoiler)
Bir ayak sürüme sesi, sonra gürültülü bir düşme sesi duyuldu: biri daha tünelden tırmanmış, dengesini biraz kaybedip düşmüştü. Kendini en yakın iskemleye çekti, bir yana yatmış bağa gözlüğü ile etrafa baktı ve “Çok mu geç kaldım?” dedi. “Başladı mı? Yeni duydum da ben” Percy kekeleyerek sustu. Ailesinin büyük kısmıyla karşılaşmayı beklemiyordu besbelli. Uzun bir şaşkınlık ânı oldu. Bu sessizlik ancak Fleur Lupin’e dönüp, çok bariz gerilimi kırma çabasıyla “Ee—“ deyince bozuldu. “Küçük Teddy nasıl?” Lupin hayretle ona bakıp gözlerini kırpıştırdı. Weasley’ler arasındaki sessizlik buz gibi katılaşıyordu. “ Ben — ah evet — iyi!” dedi Lupin yüksek sesle. “Evet Tonks onunla birlikte — annesinde.” Percy ve diğer Weasley’ler, donmuş halde hâlâ gözlerini dikmiş, birbirlerine bakıyorlardı. “İşte, bende bir resmi var!” diye bağırdı Lupin, ceketinin içinden bir fotoğraf çekip onu Fleur ile Harry’ye göstererek; Harry bir tutam parlak turkuaz saçı olan, fotoğraf makinesine tombul yumruklarını sallayan minik bir bebek gördü. “Aptallık ettim” diye kükredi Percy; bunu öyle yüksek sesle yaptı ki, Lupin az daha fotoğrafı düşürüyordu. “Budalalık ettim, kibirli bir gıcık gibi davrandım, bir — bir —“ “Bakanlığı seven,ailesini reddeden, iktidar düşkünü bir gerzek gibi” dedi Fred. Percy yutkundu. “Evet, öyle davrandım!” “Eh daha doğru ifade edemezdin,” dedi Fred, Percy’ye elini uzatarak.
Sayfa 553Kitabı okudu
146 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.