“Hamlet şöyle demişti: "Bir ceviz kabuğuna bile sığar ve yine de kendimi sonsuz uzayın kralı sayabilirim." Sanırım Hamlet'in bununla kastettiği biz insanların, her ne kadar fiziksel olarak oldukça sınırlı olsa da - özellikle benim durumumda olduğu gibi - zihinleriyle evrenin tamamini keşfetmek ve Star Trek'in bile ayak basmaya korktuğu yerlere cesurca gitmek konusunda özgür olduğudur. Evren gerçekten de sonsuz mu, yoksa sadece olağanüstü büyük mü? Evrenin bir başlangıcı var mı? Evren sonsuza kadar mı, yoksa oldukça uzun bir zaman mi süregelecek? Nasıl olur da sonlu zihinlerimiz sonsuz bir evreni kavrayabilir? Böylesi bir girişimde bile bulunmak özümüzü beğenmişlik değil midir? Eski tanrılardan insanın kullanması için ateşi çalan Prometheus'un talihine maruz kalma riskine rağmen, evreni anlayabileceğimize ve anlamaya çalışmamız gerektiğine inanıyorum. Prometheus'un cezası, her ne kadar nihayetinde Hercules tarafından özgür bırakılsa da, sonsuza kadar bir kayaya zincirlenmekti. Şimdiye kadar kozmosu anlamak konusunda kayda değer ilerleme kaydettik. Henüz bütünlüklü bir resme sahip değiliz. Ancak boylesi bir resme ulaşmaktan çok da uzak olmadığımızı düşünüyorum.”