seher Şahin
@starseh
154 okur puanı
Nisan 2021 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitaplar
Okuma Hedefleri
Ama en azından şu kadarını söyleyeyim; bence insan sevince kaybetme korkusu sarıyor onu. Çünkü sevmek kalmak demek bence, gitmek değil. Ve ben birini sevecek kadar cesaretli olanlardan değilim. Sevmek cesurlarm işi. Benim işimse gitmek. Oysa sevenler gitmez. En azından yalnız gitmezler.
Sevmekten, sevilmekten kaçıyor. Olmaktan kaçıyorum aslında. Birinin umudu olmaktan, beklediği olmaktan, sevdiği olmaktan, hayali ve hatta hayal kırıklığı olmaktan kaçıyorum. Kalmaktan ve bir yerli olmaktan korkuyorum sanırım. Nedenini biliyorum aslında ama şimdi anlatmanın hiç sırası değil.
“Söyleme,” demişti ya bana, “söylenmez.” demişti. “Sevgilinin adı söylenmez, sen de söyleme.” demişti ya, anlamamıştım ilkin ama şimdi anlıyordum işte.
Aklını kaybetmemişti o, sevdasını akima tercih etmişti. Yoksa bu ayrılığa dayanamazdı ki. Akılla bulunmazdı bu yol. Ve anladım ki beklemek de sevda gibi tek kişilikti. însan bir kez sevdaya düşünce kavuşursa “mutlu” derlerdi adına ama kavuşamazsa “deli” diyorlardı. Ben anlamıştım ama o söylememişti, bana da söyleme demişti.
Okur Takip Önerileri
Benim için de her seferinde böyle oluyor işte. Kaçtığım soruların cevaplarını hiç bilmediğim şehirlerde hiç tanımadığım insanlardan öğreniyorum. Kaçmak istesem de yine onlara varıyorum işte. Demiştim; insan derdinden kaçsa bile kendinden kaçamıyor.
Ama herkes yine de bir yerlere gidiyor. Yine yetişmeye çalışıyorlar. Kimse durmuyor, kimse dinlenmiyor ve kimse beklemiyor.
İnsanoğlu gençliğinin kıymetini bilmeli, eğer çalışmaz tutumlu olmaz, ileriyi görmezse maalesef hayat sana acımaz diye düşündü
Her tünelin sonunda bir ışık, her bilinmezle m sonu bir gün aydınlığa çıkar. Hiçbir şey çaresiz değildir.
Hayat varsa yaşam var, yaşam varsa umut var, duygular solarsa ruh çöker ruh çökerse beden çürür beden çürürse yaşam biter.
Sözle anlatılmaz bir ızdırap içindeydi ve duygularına gem vurmakta zorlanıyordu. Acının ve hüznün kaderiyle baş başa kalmıştı.
Evlat şunu da kafanın bir kenarına iyice yerleşir, çok kan dökülür, çok türküler, ağıtlar yakılır güzeller uğruna tarih zayıf ve karasız insanları yutar.
Aşk sadece aşk değildir, onu kutsamak, ruhunda ve bedeninde yaşatmaktır.
Bunu sana nasıl anlatsam, kelimeler, sözcükler, düşünceler yetmez, duygularım eziyor beni.”
“Aşk beklemez, insanın içini alev alev kor ateşler gjbi yakar, bütün varlığını bütün bedenini sımsıkı zarar insanın içini ürpertir, öyle acılar öyle ızdıraplar verir ki ne olduğunu anlayamazsın.”
Kaçıp gitmek değil kalıp beklemekti bana düşen. Ama zordu, çok zordu. Sevda zordu, ayrılık zordu, ölüm zordu, ölmemek zordu, beklemek zordu.
“Deli değil.” dedi Ömer amca kaşlarını çatarak “meczup” diye de üstüne bastırarak söyledi. “Meczupla deli aynı değil. Hoş ikisi de aklını yitirmiştir denir ama aklım terk edenlere deli denir de gönlünü bulanlara meczup. Âşıklara deli diyenin aklı yoktur.”
Sevenlere, sevilmenin kıymetini bilenlere, sevdiğini bekleyenlere ve beklemeyi de sevdaya dâhil edenlere...