Yalnızlık hiç de tannsal değil, görkemli değil. O yalnızca geçmişle gelecek, ölümle yaşam arasında kocaman bir karanlık nokta. Geçmişi ve geleceği olmayan, ölümle yaşam arasında irinli bir leke yalnızlık denilen.
Apansız başlardı yolculuklar
hangi saatinde olursa olsun günün
ve hep kar yağardı nedense
durmadan kar yağardı yol boyunca
ve nasılsa yok olup giderdi hüzün
kent görünmez olunca arkada
Üşüten bir acıydı belki her ayrılık
her yolculuk yangınlann başladığı yereydi ama vakti olmadı hesabını tutmaya
aşkların, ayrılıkların ve anıların