140 syf.
·
Puan vermedi
·
6 günde okudu
Kitabın ilk 35-40-50 sayfası nispeten sıkıcı. Hatta çok sıkıcı. Yarım bırakabilir, bir köşeye atabilir ve başka kitaplara geçebilirsiniz belki de. Fakat ilk kısımdan hemen sonra, kitap harikalaşmaya başlıyor. Su gibi akıyor. Ve elbette, ilk 40 sayfada anlatılanlar da öyle tamamen fasarya şeyler değil. Çıkarımlarda bulunacağınız, düşüneceğiniz çok şey sunuyor size Dostoyevsky. Yine de ilk bölümde biraz sebat etmek, sabırla okumak zorundasınız.
Yeraltından Notlar
Yeraltından NotlarFyodor Dostoyevski · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2020129,8bin okunma
Kendimi umursuyorum ben. Ne kadar yalnız, ne kadar kimsesiz, ne kadar kolsuz kanatsız kalırsam, kendi kendimi o kadar sayacağım. Tanrı’nın buyurduğu, insanoğlunun kitaba yazdığı yasalara boyun eğeceğim. Aklım başımdayken öğrendiğim kurallara bağlı kalacağım. Şu anki duygularım, düşüncelerim sayılmaz; çünkü aklım başımda değil, deliyim. Yasalar, kurallar da tehlikesiz zamanlar için değildirler ki! İnsanın şeytana uymak üzere olduğu, ruhuyla, bedeniyle bu kurallara başkaldırdığı zamanlar içindir. Sert, katı da olsalar boyun eğeceğim onlara. Her önüne gelen kendi kişisel durumuna göre bu yasaları, kuralları bozmaya kalkarsa ne yararları kalır! Oysa bunlar yararlı, değerli şeylerdir. Oldum olası inanagelmişimdir buna. Şu anda inancım sarsıldıysa çılgınlığımdandır. İyice çılgınlaştım ben. Damarlarımda kan yerine alev akıyor, yüreğim deli gibi atıyor. Bana destek olarak, yalnızca eskiden edindiğim inançlar, ilkeler var. Bunlara sımsıkı sarılacağım.”
Sayfa 245 - Can YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Bulutlar esniyor. Gün yine dönüyor. Su ve zaman tereddütle akıyor. Kaybolan şeylerin sessizliği kulaklarımda. Hiçbir yere ait değilim, kendime bile... Buz gibi vücudum... Isınmalıyım. Ana karnına, kainatın en huzurlu köyüne dönebilsem...
Işık Heceleri
Damla damla akıyorsun gözlerimden. * Şimdi yanında olsam, ağzını dinlesem, saçlarını giyinsem, güzelliğinin göllendiği yatağı sevsem, sevsem... * Öyle bir hayal ecesisin ki, her yer sensin. Usul usul dökülen mimozalar, azalan limon çiçekleri, ayaklanan hanımeliler, deniz yaprakları, gülen güneşler, rayiha bahçeleri, bulutlu rüzgârlar... Tanrı da
Sayfa 15 - Kırmızı Kedi Yayınevi
Harp Kaldırımında Aşk
sen şimdi yanımda yepyeni bir türkü gibisin hiç görmediğim yıldızlar gözlerine doğmuş bir büyüklük duygusu dağlar gibi yüreğinde ah biz mutluluğu böyle aranıp duracak mıyız yağmur hep böyle yağacak mı hatıralara eksik olan bir şey var sana bana dair belki bir rüzgar belki rüzgardan da hafif ama kalbimiz yine uzak bir deniz gibi boş heybetli
Yok Gibi Yaşamak
Boğuk bir bakışın oluyor senin Bir girdap derinliğinde kayboluyor gibiyim Yok gibi yaşamak bu kalkıp kurtulmak gibi kalabalıktan Durma bana türkü söyle Anadolu olsun Susuz dudak gibi çatlak olsun Karanfil gibi olsun kara çiçek gibi solgun yüzün Durmadan akıyor kalbim ayaklarına bana karanlık bakma Ağıyorum bir karanlık karayel saçlarına Çekme ülkemden nar yangını gözlerini Beni bu kentten kurtar beni yalnız ko git beni Arıyorum arıyorum o ilk çağ ırmaklarında sedef ellerini Susmam seni ürkütmesin içimde çağlar var bilmelisin Katı bir yalnızlık bu bilmelisin Kaçmam kendimi bulmam ben senden yoksunum iyi bilmelisin. Şu yalnızlık çıkmazında önümde niye sen varsın Niye her şey bir anda kayıyor sen kayıyorsun Kalbim niçin bu kadar yabancı sen niye yoksun Bir sam yüklü geceleri içimden atamıyorum Niye bunları bir anda unutamıyorum Hadi tut elimden gök gibi ölü kadar yalnızım. Erdem Bayazıt
Erdem Bayazıt
Erdem Bayazıt
Reklam
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.