İnsan hiçbir şeyin önünde düşmemeli ve alçalmamalı. Kendi dışında ve içindeki güçlere karşı verdiği sonsuz mücadele ve ortaya koyduğu kültür mirasıdır insan yaşamı.
Finlerin yaşamının tüm yönlerini; günlük çalışmalarını, bayramlarını, eğlencelerini öğrendim. Müzik, edebiyat, tiyatro, resim ve mimarilerini inceledim. Ve açık konuşmak gerekirse hayran kaldım.
Bu yanılgı, sadece kendimi düşündüğümü, kendi içime hapsolduğumu, senin sadece tutabildiğim kadarını sımsıkı tuttuğumu, kimse benden almasın diye de çöllere bile kaçabileceğimi kanıtlıyor.
Bazen üzerimde, beni bir anda Deniz’in dibine çelebilecek kurşundan ağırlıklar varmış gibi hissediyorum ve her kim Beni tutmak ya da ‘kurtarmak’ istiyorsa bırakıveriyor;
Tatlı ve sabırlı, bu ben miyim yani? Bunu gerçekten bilmiyorum, sadece böyle bir telgrafın bir şekilde bütün vücuda iyi geldiğini biliyorum ve sadece bir telgraf bu, uzatılmış bir el falan değil.
—Sizden sadece, kendinizi ona tamamen kapatmak yerine, kalbinizin sesini dinlemenizi ve kızınızla, sizinle aynı değerde bir insanla konuşur gibi konuşmanızı istiyor.