Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
❝Yalnızca iyi insanlar arasında dostluk olabilir;kötü insanların yalnızca suç ortakları,menfi insanların müttefikleri,siyasi insanların taraftarları,sarayın ise dalkavukları vardır; yalnızca iyi insanların arkadaşları vardır.❞ ✱
Voltaire
Voltaire
Reklam
Yüreğinde ona yer vermişsin şimdi, onu bana yeğlemeye kalkıyorsun, ne biçim bir suç işliyorsun bilmiyorsun...
Sayfa 107
“İnsanın başına bu memlekette her şey gelir, bunların en önünde akıl almaz alçaklık, en sefil kişisel çıkar, en korkunç aptallık vardır. Sonunda, en yüksek makama çıkmışlar için bunun özrü: ‘Haberimiz yoktu’... Ne demek, ‘Haberimiz yoktu’? Suçtur bu, suçtur... Hem de en bağışlanmaz, en sefil suç...”
Âşık oldum diye suç mu işledim? Antik çağlardan bu yana, dünya üzerinde yazılmış bütün trajedilerin bu soruyu konu edindiğini söylemek abartı olmaz. Her kadının içinde biraz bu acımasız tavşandan bulunduğu gibi, her erkeğin içinde boğulmamak için mücadele eden bir Japon rakunu mevcuttur. Otuz küsur yıllık başarısız bir kariyere sahip olan bir yazar olarak bunun doğruluğunu teyit edebilirim. Belki siz de aynı düşüncedesinizdir.
Sayfa 148 - Tokyo MangaKitabı okuyor
İnsanlığa yararlı olan her şey soyludur!
Sayfa 463 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
Reklam
Suç ve Ceza
-Bence, gerçekten büyük insanlar, büyük acılar çekmek zorundadırlar..
Dostoyevski'nin Suç ve Ceza'sında Raskolnikov söylüyor; "İnsan bazen öyle bir sınıra gelir ki, onu aşamaz mutsuz olur; aşar, bu kez belki daha mutsuz olur."
-Aman felsefe yapma! +Yapacağım. Ve düşüneceğim. Ülkemizde suç sayılan ne kadar şey varsa hepsini yapacağım.
Reklam
Bir sürü bilinçdışı öğenin saldırısına uğrayan, bir o kadar başka öğenin yok saydığı ahlak bilinci, var olan bir niteliktir, her zaman da varolagelmiştir, Dördüncü Zaman filozoflarının, ruh denen şeyin henüz basit, belirsiz bir taslak olduğu sıralarda icat ettiği bir şey değildir. Birlikte yaşamanın getirdiği etkinlikleri ve genetik değişmeleri bir yana bırakacak olursak, bilincimizi giderek damarlarımızda dolaşan kanın rengine ve gözyaşlarımızın tuzuna bulaştırdık, bu da yetmiyormuş gibi, gözlerimizi içimize dönük birer aynaya dönüştürdük, sonuçta gözlerimiz, ağzımızla yadsımaya çalıştığımız şeyleri çoğu zaman hiç sakınmadan gözler önüne serer hale geldi. Bu genel olguya bir de işlenen suçun basit zihinlerde yol açtığı pişmanlığa çoğu zaman en eski atalarımızdan miras kalan her türlü korkunun da karışmasının getirdiği özel durum eklendi, bunun sonucu olarak da, suçlunun işlediği suç, henüz sopayı yemeden ya da taşa tutulmadan önce, cezası iki kez hak edilmiş bir suç haline geldi.
Ah! Böyle bir pişmanlık nasıl, nasıl sevindirirdi onu! Acı ve gözyaşı da bir hayattır!
Sayfa 678Kitabı okudu
"İnsanoğlu denen aşağılık yaratığın alışamayacağı hiçbir şey yok galiba!"
Sayfa 32
Ah sizi aşağılık insanlar! Nefret eder gibi seviyorlar... ah, hepsinden nasıl da tiksiniyorum
ben, bir tek suç işleyeni bin sene affedememişim, sen, bin suç işleyeni bir kerede affedebilecek misin?
ePub
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.