Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Ey Osmancık; beğsin. Bundan sonra öfke bize, uysallık sana; güceniklik bize, gönül alma sana; suçlama bizde; katlanma sende; bundan böyle, yanılgı bize, hoşgörmek sana; aciz bize, yardım sana, geçimsizlikler, uyuşmazlıklar, anlaşmazlıklar, çatışmalar bize, adalet sana; kötü göz bize, şom ağız bize, haksız yorum bize, bağışlama sana...
Sayfa 121 - Ötüken yayınlarıKitabı okudu
Mahkemelerde kara, yasalara göre verilir. Mahkemelerde adaletsiz, baştan savma kara verildiğine inanılırsa, yaşam sürdürülemez bir şey olur. Mahkeme, yasakların ihtişamının gizlenmeden sergilendiği yerdir, güven vericidir bu, hatta mahkemenin tek görevidir. Suçlama, lehte tanık, nihayet yargı, bunların tümü yasağın bağrında gizlidir; her hangi birinin bu sürece karışması cinayetten farksızdır.
Reklam
'Sen beni gerçekten sevmedin ki' diye söylendi sigarasının dumanının şekilden şekile girmesini izlerken. Bu bir suçlama değildi, sevmedi diye suçlanmazdı ki insan. 'Biraz' sevmişti Ömer onu, sevişecek kadar... Fedakarlık yapmadan, elini taşın altına sokmadan, uzaktan sevmişti. Dünya bunlarla doluydu zaten. sevgilisini, kocasından ya da karısından vazgeçmeden seven sürüyle insan vardı. İşte şimdi onlardan biri, karşısına geçip özür dileyecekti. Sevmemenin özrü olurmuş gibi, ya da sevilmemenin çaresi...
Bir defasında da Gabri "Bizim Afrino'da bir üstünlüğün, iyi bir şeyin varsa övünmelisin" dedi. Anlamadılar. Şöyle açıkladı: "Eğer şayet araban ya da evin, arkadaşının arabasından, evinden daha iyiyse senin ona 'Benim araba senin-kinden daha iyi' demen lazım. Çocuğun onun çocuktan daha güzel ise 'Benim çocuk seninkinden daha güzel' demen lazım." "Niye, ne gerek var?" diye sordu Ayvaz. "Adet öyle, söylemezsen görgüsüzlük olur." Afrino'daki bu adet Ayvaz'a da Cemil'e de çok tuhaf geldi, ancak biraz düşündüklerinde dehşet içinde bizde de benzeri bir adet olduğunu fark ettiler. Biz de resmen övünmek yoktu ama çaktırmadan övünebilirdin. Meselâ evin güzelse, villan varsa, ön cepheye kocaman bir nal, nazar boncuğu asarsın. Eğer sıvası, badanası olmayan bir gecekondu yapmışsan bunları asman gerekmez, çünkü övünülecek, nazar değecek bir şey yoktur ortada. Ya da çocuğun sence güzelse yine bir nazar boncuğu asarsın. Nazar boncuğu asmak üstü kapalı övünmek sayılmaz mı? Üstelik bir de suçlama var çevreye: "Siz kıskanırsız bendeki zenginliği, gözünüz değebilir, şerrinizden selamette olabilmek için şatafatlı bir haset kovucu astım kapıma, destursuz girmeyin diye içeriye."
256 syf.
8/10 puan verdi
Lale tutkunları için düzenlenen bir yarışı anlatıyor kitap. Yarışmayı siyah lale yetiştiren kazanacak fakat bu o kadar kolay değil.Bu zorlu yetiştirme süreci kahramanımız için daha zor çünkü bu süreçte uğramış olduğu asılsız bir suçlama nedeniyle mücadelesine hapiste devam etmek zorunda kalıyor. Lalemizle beraber filizlenen bir aşkı da anlatan bu güzel kitabı öneririm.
Siyah Lale
Siyah LaleAlexandre Dumas · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202113,8bin okunma
Yaşamında kimseyi suçlama. Kötü insanlar deneyim, iyi insanlar mutluluk verir. Kötü olaylar tatsız dersler, iyi olaylar güzel anlar katar...
Sayfa 309Kitabı okudu
Reklam
Aşk, hayatın asıl özü, esas gayesidir. Mevlana'nın bizlere hatırlattığı üzere, gün gelir, herkesi, ondan köşe bucak kaçanları bile, hatta "romantik" kelimesini bir suçlama gibi kullananları dahi kıskıvrak yakalar aşk.
Sayfa 31
289 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Gerilimle dolu bir romandı. Aynı zamanda çok etkisinde kalıp, kitap bittikten sonra bile yerimden kalkamadığım, hiç bitmesin dediğim bir romandı diyebilirim. Romanın kurgusunu çok profesyonel ve zekice bulduğum söylenebilir: Osman Aysu'nun okuduğum en etkileyici kitabıydı bence. Hakikaten olay örgüsü, ismiyle uyumlu olmuş. Dehşet verici kan, şüphe, suçlama sizi kendinizden geçirecek. Varlıklı bir ailenin biricik kızı Aslı hafta sonları kaldığı yazlık evinde kanlı bir cinayetin kurbanı olur. Görünürde öldürülmesi için hiçbir sebep yoktur. Hiç düşmanı olmayan, herkesle iyi geçinen kendi halinde bir kızdır. Ancak yakın çevresindeki insanlar mercek altına alındığında tutkuların esiri profesyonel bir katile dönüşür. Böylesine heyecanlı ve kurgusu şaşırtıcı olay örgüsü okuduğum için yazara çok teşekkür ediyorum.
Kanlı Tutku
Kanlı TutkuOsman Aysu · Sonsuz Kitap · 2009259 okunma
Zaman makinesi olsaydı ve kendi gençliğime, mesela 17 yaşıma, dönseydim, kendime şunları söylerdim; papatyakokulummm: “En önemli şey aşk. Onu doya doya yaşa bu bir. Ne yapmayı sevdiğini bul. ve sonra o sevdiğin şeyi yapabiliyor musun ona bak. Yapamıyorsan, boşuna enerjini tüketme, yapabilenler yapsın. Yapıyorsan, dünyanın en şanslı insanlarından
Anlaman için önce dinlemen gerekmez miydi ..... Yargısız infazlarındı beni benden alan..... Neden vakit kaybediyoruz ki .... Sonuç daha başından belli iken ..... Katlanmamak değil bu resmen törpülemekti birbirimizi . Konuşman gereken zamanda susman .. Susman gereken zamanda konuşman kadar çarpıktı hayat işte ... Zamana engel olamaya bilirsin elbet... Ama sahip çıkamadığında zamanı suçlama .... Zaman herkesten eşit gidiyor unutma .... Gökyüzü kadar yorgun ama yıldızlar kadar parlak ol ... Güneşin sıcaklığı kadar gerçek ... Zirvedeki agaç gibi özgür ol ... Ben her zaman yanındayım ... Kelebekleri takip et seni koruyacaklardır ...;) Işığını melodiler sayesinde duyurman gibi ... Sadece derin bir nefes al ve yeniden başla gülümse .. Düştüğünde yara aldığında yükseldiğin günleri hatırla asla yalnız değilsin ... Acı çektiğinde amacını hatırla ....Korkma güçlü ol .... Seni takip edeceğim ..... Elif Orkan
Reklam
295 syf.
7/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Aslında, Pembe ve Yusuf'u bir aşk romanı zannetmiştim başlarda. Yani kitap, okunmayı beklerken. Oysaki Pembe ve Yusuf, aşık olamayanın kitabıymış. Aşık olmaya dahi değeri yok olarak görülen, başından atmak için, ona ismiyle Keder'i hatırlattığı için, aşık olmadan, kendinden yaşca büyük birine verilen tatlı, güleryüzlü, kızı gibi bir çocuğun hikayesiymiş Pembe ve Yusuf. Hangi yıldayız, böyle zorlamalar, zulümler, geri kafalılık mı var demeyi o kadar çok istediğimi anımsadım. Lanetler ettim. İnsan suçladım. Fakat bu suçlama insanı bırakıp insanlığa, Dünyayı bırakıp öteki tarafa kadar ulaştı. Her ne kadar yazımından dolayı, donanımsızlığından ötürü beğenmesem de, ya da hissetmesem de konuyu derinlere kadar, karakterlere yüklenilen kişiliklerin yetersiz olduğunu düşünsemde, kendimi etkilenmekten alıkoyamadım. Kitap cahilliğin kitabı. Kederin, aşkın, sevginin kitabı. Ama en çok da geri kafalılığın, cahilliğin. Buna bir miktar da acının, sızının diyebiliriz.
Pembe ve Yusuf
Pembe ve YusufCanan Tan · Doğan Kitap · 20146,7bin okunma
Nehir
Aramızda sessiz ve buz tutmuş bir nehir akardı. Ve içimizde dile getirilemeyecek ne kadar suçlama ve şikayet varsa hepsini sürükleyerek götürürdü.
Boş yere kendini suçlama. Suçlu olan biri varsa bu ülke. Bu topraklar lanetli. Neden hala bu ülkede yaşıyoruz bilmiyorum. O kadar insan öldü, o kadar acı çekildi en ufak bir düzelme bile yok.
Sayfa 481Kitabı okudu
224 syf.
7/10 puan verdi
Bankada çalışan Josef K'nın, bilinmeyen bir nedenle, işlevi belli olmayan bir heyet tarafından tutuklanmasıyla konu ilerliyor.Yazar, alışık olduğumuz, bildiğimiz, kesinlik kazanmış kavramlara, hiç tanık olmadığım absürd anlamlar ve görevler kazandırarak bir dünya yaratmış. Bu tuhaf dünyada Josef K lakayık tavrıyla nedenini bilmediği suçlama doğrultusunda açılan davanın lehine dönmesi için, adli sistemi ilk önce anlamaya çalışır.Adli sistemin içeriği bildiğimiz gibi değil. Yazar, anlamamızı zorlaştırmak adına sanki sistemi bulmacalarla donatmış, tezatlıklar, tuhaflıklar, maskaralıklarla şekillendirmiş tuhaf bir şeye dönüştürmüş. Bu duruma ister istemez şaşırıyorsunuz. Ayrıca benim de ilgimi çeken kitabın sonlarına doğru rahibin Josef K'ya anlattığı hikaye dikkat edilmesi gereken kısımdır. Anlatılan hikayenin diyalogla yorumlanması sizin olaya bir çok boyuttan bakmanıza olanak sağlıyor. Seri ilerlemeyebilir, hatta sıkılabilirsiniz de, yoğun olmadığınız zamanda okunması gereken kitaplardan.
Dava
DavaFranz Kafka · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202153,1bin okunma
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.