Kerkük zindanı.. Fahrettin ERGÜÇ
youtu.be/adt2_mwBUww?si=... Kerkük'ün zindanına attılar beni Kerkük'ün zindanına attılar beni Mazlumlar sürüsüne kattılar beni, kattılar beni Mazlumlar sürüsüne kattılar beni, kattılar beni Bir yanım dağladılar ateşle annem Bir yanım dağladılar ateşle annem Ne suçum ne günahım yaktılar beni, yaktılar beni Ne suçum ne günahım yaktılar beni, yaktılar beni Türkmen obalarından göçen anneler Türkmen obalarından göçen anneler Ne yuvaları kalmış ne de haneler, ne de haneler Ne yuvaları kalmış ne de haneler, ne de haneler Gökkubbeyi sarsar mazlum feryadım Gökkubbeyi sarsar mazlum feryadım Elbette birgün güler bize seneler, bize de seneler Elbette birgün güler bize seneler, bize de seneler
Gelenekçiler Aralık 1922'de seçim kanununda bir değişiklik yapılmasını öne sürerler. Buna göre yalnız Türkiye sınırları içinde doğmuş olanlar milletvekilliğine adaylıklarını koyabileceklerdir. Bu yasa teklifinin açık hedefinin Selanik'te, yani yeni Türkiye'nin sınırları dışında kalan bir yerde doğmuş olan Mustafa Kemal olduğu
Destek YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Dirseklerime dokunan bir çift kuvvetli el hissettim. Hemen ardından tanıdık, kederli erkek seis geldi. "Kitana, Lena bir şeyler anlattı. Çok üzgünüm." "Hepsi benim suçum." "Nasıl senin suçun olabilir? Hamile kadının savaşa gitmesi başlı başına hata zaten. Asıl sorun en başından buydu sen değildin."
beni en çok sarsan, bir doğa kanununa uyar gibi, her zaman her yerde, haklı veya haksız olsam da herkesten önce kendimi suçlu görmemdi. bu öncelikle etrafımdaki diğer insanlardan daha akıllı olmamdan kaynaklanıyor. (ben kendimi etrafımdaki insanlardan daha akıllı görüyor, hatta inanır mısınız, bu nedenle büyük bir utanç duyuyordum. zaten hayatımda kimsenin yüzüne doğrudan bakamaz, daima bakışlarımı kaçırırdım.) üstelik bir suçum daha vardı: iyiliksever biri değildim. böyle olmayı beceremiyordum. iyiliksever biri olsam da bundan faydalanamayacağımı bildiğimden daha az acı çekecektim. bu özelliğimi yerinde kullanamaz, adamın yaptığı doğa kanununa uygundur diye düşünüp onu affetmezdim. bir davranışın doğa kanunu olması, onu affettirmemeli ve unutturmamalı; çünkü doğa kanunu olması, verdiği acıyı hiçbir şekilde azaltmaz. diğer taraftan, iyiliksever değildim diye hakaret edenlerden öç almak istesem bunu yapabilir miydim? zannetmem, çünkü yapabilecek cesaretim yok.
Benim suçum muydu çocukken büyümek zorunda kalmak?
Cazibeniz beni mıknatıs gibi çekti güzelim. Zerrece suçum yok bu işte... — Korktum birdenbire, diye konuştu. Konuşmak mı? Yok canım; buna "konuşmak!" denemez. Apayrı bir şey bu! Başka bir şey!... Bu tatlı, genç, büyüleyici ahenkli sesin şaşkınlığına düşerken, sırf bir şey söylemiş olmak için: — Şöyle yürüsek, diye sırıttım. Bir yer bilirim ki, yemekleri nefistir. Tatlı tatlı güldü bu lâfım üzerine...
Sayfa 33
Reklam
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.