Virüs bahanesiyle bu duygularıda bizden çekip aldılar..
Yunus bir mısrasında dinin birleştirici gücünü çok güzel anlatır "Aşk ile bağladık kamet safımızı kim ayıra" Camide namaz kılarken yan yana ve arka arkaya dizilen insanların teşkil ettikleri nizam son derece mânâlıdır. Burada insanlar sadece Allah karşısında değillerdir. "Yan yana" ve "beraber oluş" duyguları sadece dinî duyguyu kuvvetlendirmekle kalmaz, "sosyal birlik hissi"ni de doğurur. Yahya Kemal, "Süleymaniye'de Bayram Sabahı" şiirinde, camide beraber ibadet ederken duyulan bu "sosyal birlik duygusu"nu kuvvetli bir şekilde ortaya koymuştur : Dili bir, gönlü bir, îmânî bir insan yığını Görüyor varlığının bir yere toplandığını; Büyük Allah`ı anarken bir ağızdan herkes Nice bin dalgalı Tekbîr oluyor tek bir ses... Sadece mücerret düşüncelere dayanan felsefe sistemleri ve ideolojiler, hiçbir zaman dinlerin ibadet, dua ve merasimlerine istinat eden birleştirici kudretine ulaşamaz.
Sayfa 190 - Din ve AhlâkKitabı okudu
Gecenin bitmeye yüz tuttuğu andan beridir, Duyulan gökte kanat, yerde ayak sesleridir. Bir geliş var!.. Ne mübârek, ne garîb âlem bu!.. Hava boydan boya binlerce hayâletle dolu... Her ufuktan bu geliş eski seferlerdendir; O seferlerle açılmış nice yerlerdendir. ... Gökte top sesleri, bir bir, nerelerden geliyor? Mutlaka her biri bir başka zaferden geliyor: Kosova`dan, Niğbolu`dan, Varna`dan, İstanbul`dan.. Anıyor her biri bir vak`ayı heybetle bu an; Belgrad`dan mı? Budin, Eğri ve Uyvar`dan mı? Son hudutlarda yücelmiş sıra dağlardan mı? ... ~Süleymaniye'de Bayram Sabahı
Reklam
Gördüm ön safta oturmuş nefer esvaplı biri Dinliyor vecd ile tekrar alınan Tekbîr`i Ne kadar saf idi sîmâsı bu mü`min neferin! Kimdi? Bânisi mi, mîmârı mı ulvî eserin?
Süleymaniye'de Bayram Sabahı
Kimi gökten,kimi yerden üşüşüp her kapıya, Giriyor, birbiri ardınca, ilahi yapıya. Tanrı'nın mabedi her bir tarafından doluyor, Bu saatlerde Süleymaniye tarih oluyor.
Bu kesin karardan sonra onun, bizim medeniyet değerlerimizi bir sanatkâr hassasiyetiyle işleyen, gündeme getiren ve dirilten anıtsal şiirleriyle karşılaşıyoruz. Yahya Kemal, bizim medeniyet değerlerimizi, "kendi gök kubbemiz" adını verdiği kavramsal bir olgu altında toplar. Kendi gök kubbemiz; bizim insanımızın inancı, bu inanca dayalı değerleri ve bu değerlerden ortaya koyduğu biçimleri ile yaşadığı hayatın üstünü örtmekte, insanımızı ve hayat tarzını korumakta, kuşatmakta ve kollamaktadır. Kendi gök kubbemizin altında yaşayan insanımız, ayağının altında sağlam, huzurlu ve istikrarlı bir zemin bulmaktadır, bu da vatan toprağıdır. Bu simgesel anlatımı, onun, Süleymaniye'de Bayram Sabahı, Kocamustapaşa, Selimnâme, Itrî ve İstanbul hakkında yazdığı muhtelif şiirlerde görmek, idrak etmek ve içselleştirmek kabildir. Kısaca söylemek gerekirse Yahya Kemal Bey, bugün yaşayan bizlere kendi medeniyet algımızı oluşturmak için kültürel birikimimizde nerelere bakmamız gerektiğini göstermektedir. Onun gösterdiklerinden yola çıkarak günümüze ait ve geleceğe çok şeyler söyleyebilecek kendi özgün medeniyet ür. tasavvurumuzu oluşturmak mümkündür.
Sayfa 56
Mü'min, mü'min için birbirine kuvvet olan duvar gibidir.
Yahya Kemal Beyatlı merhum, "Süleymaniye'de Bayram Sabahı" nı anlatırken bu birliği ne güzel tasvir eder: Dili bir, gönlü bir, imanı bir insan yığını. Görüyor varlığının bir yere toplandığını. Büyük Allah'ı anarken bir ağızdan herkes. Nice bin dalgalı Tekbir oluyor tek bir ses.
Sayfa 27
99 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.