Sultan Hamid'in kanlı bir hükümdar ve bir "kızıl sultan" olduğu hakkındaki iddialar da iftiradır. O, ancak, bu vatanı parçalamak isteyen Ermeniler için bir kızıl sultandır. Vatan düşmanları için kızıl sultan olan Abdülhamid, bizim için, olsa olsa, "ak sultan" olabilir.
Tahttan indirilip Selanik’e sürgün gönderilen “Sultan II. Abdülhamid bu ittifakı duyunca başını sallayarak şöyle demişti: ‘Kaç defa bu ittifaka kalkıştılarsa; gayret edip bunu engelledim.’ Bu sözü Selanik’ten İstanbul’a nakledilirken yolda söyleyen Abdülhamid, İstanbul’a geri getirilmesinin sebebini sorduğunda ona: ‘Dört Balkan ülkesi Türkiye’ye karşı ittifak kurdular. Yakın zamanda savaş çıkacaktır.” dedikleri zaman bu duruma anlam verememiştir.
II. Abdülhamid'in Balkan ittifakına tepkisi
Reklam
Mustafa Kemal 1876 Kanun-i Esasi'sini, Osmanlı İmparatorluğu'nun çöküşüne götüren ana nedenlerden birisi olarak kabul etmektedir. Avrupalıları memnun etmek üzere hazırlanan bu anayasa, esas olarak "kuvvetler ayrılığı" prensibine uygun olarak hazırlanmıştır. Örnek alınan anayasa, Belçika Anayasası'dır. Ancak yürütmenin başı olan Sultan Abdülhamid bu anayasadan aldığı yetkilere de dayanarak otuz üç yıl süren bir "baskı rejimi"ni rahatlıkla gerçekleştirmiş ve uygulamıştır. Sultan Abdülhamid ve Sultan Vahdeddin yine bu anayasadan aldıkları yetkiye dayanarak Meclis-i Mebusan'ı "tatil" etmiştir. Görüldüğü gibi anayasa, Sultan'a Meclis-i Mebusan'ı kapatma veya ortadan kaldırma yetkisi vermemekteydi. Ancak burada önemli olan nokta 1876 Anayasası'nın Sultan'a Meclisi "tatil etme" yetkisini verirken bu "tatil süresine" ilişkin bir sınırlama koymamış olmasıdır. Böylece her şey padişahın iradesine terk olunmuştur. Bu nedenle, kâğıt üzerinde "kuvvetler ayrılığı"na dayandığı zannedilen 1876 Anayasası, Meclis-i Mebusan'ın tatil edilmesi ve adli yetkinin de sultanda toplanması ile tam despotik "tek adam" rejiminin doğmasına olanaklar hazırlamıştı.
Sayfa 371 - Kırmızı Kedi YayıneviKitabı okudu
Mithat Paşa’nın sükutundan yani Osmanlı milleti ortaya çıkarma fikrinin hükümetçe büsbütün terk olunmasından sonra Sultan Abdülhamid-i Sânî Hazretleri de bu siyaseti uygulamaya çalıştı.
Bahçıvan çiçeğin yabancı dildeki ismini söyledi. Ama Sultan hem bayrağımızdaki yıldıza ve göğsündeki armaya benzediği için, hem de sadece Yıldız Saray'nin bahçesinde yetiştirildiği için bu çiçeğe Yıldız Çiçeği ismini verdi.
Sayfa 28
Sultan, saraydaki hizmetciler ve çocuklar da dahil herkese her zaman çok kibar davranır, yumuşak bir sesle, sakince konuşurdu.
Sayfa 27
Reklam
Mektepli ve alaylı kavramları biraz eskiye dayanıyor. Bilirsiniz çok kullanılan bir söz var mekteplere dair: "Şu mektepler olmasaydı maarifi ne güzel idare ederdim." Kimi kaynaklarda II. Meşrutiyet döneminde iki defa Maarif Nazırlığı görevine getirilen Tûbâ Ağacı (kökleri yukarıda, dalları aşağıda olan ağaç) Nazariyesinin sahibi Emrullah Efendi'nin, kimi kaynaklarda da Sultan Abdülhamid'in Maarif Nazırı Haşim Paşa'nın sözü olarak yer alıyor bu söz. Espri niyetiyle söylenen bu cümle, yüz küsur senedir yanlış anlaşılarak kullanılmaya devam ediyor. O dönemde mektep ve medrese ikiliği doruk noktadaydı. Yani bir eski tip medreseler vardı, bir de yeni nesil mektepler. "Eğer mektepler olmasa, sadece eski tip medreseler olsa maarifi ne güzel idare ederdim," diyen nazır sanki tüm eğitim kurumları kaldırılsa demiş gibi anlaşılıyor. Mektepli kelimesinin kökenleri o döneme dayanıyor. Alaylı kelimesi ise bunun karşıtı olarak konumlandırılmış.
Sultan Abdülhamid'i tahtan indirmek her şeyi değiştirdi mi?
Karşısındaki Sultan Hamid ise, bu işlerin canına mal olmasından korktuğu için, belki başka çaresi de kalmadiğı için görünüşte İslamcılık ama aslında Bat tarzıreformlar yapıp okulları modernleştirerek, kendisinden önce. ki dönemlerin iki misli yabancı kitap çevirisi yayımlatarak,kız mektepleri açarak, Avrupa saatini uygulamaya çalışarak ülkeyi demiryollarıyla bağlamaya uğraşarak elinden geleni yapmıştı. Peki bu ihtilale niye kalkışılmıştı o zaman? Yillarca Paris'te saltanata karşı gazeteler çıkaran, mücadele eden ve Batı devletlerinin desteğini alan Jön Türkler iktidara gelince neyi değiştirmişlerdi? Doktor'un dili varmıyordu söylemeye ama her șey daha da berbat olmuş, Imparatorluk süratli bir çözülme sürecine girmiști. Ayrıca daha bașlangıcta Sultanı Ermeni katliamıyla suçlayan Jön Türkler "anasır" dedikleri bütün din mensuplarını ve azınlıkları birleştirmek amacıyla yola çıkmış ama onlara daha da beter bir zulüm uygulamayabaşlamışlardı.
Sayfa 233Kitabı okudu
Sultan Abdulmecid nazik bir hükümdardı, devlet işlerini memnuniyetle yüksek memurlarına bırakmış, kendini de saray hayatının her türlü zevkine vermişti;dış görünüşte Avrupalı tacidarları her yönüyle samimiyetle denerken, reforumcu üçlünün (Reşid, Ali,Fuat) paşaların elinde kendi isteğiyle oyuncak olmuştu... En dokunaklısı da Lord stratford ile konuşmalarıydı. Kendisine "Baba" diye hitap eder ve tavsiyelerine uymaya çalışırdı. Lord stratford canning:İngiliz büyükelçi
Sayfa 135 - YeditepeKitabı okuyor
Reklam
Bence Sultan Abdülhamid İslâm dünyasmın son büyük sultanıydı. Onun tahttan indirilmesinden sonra meydana gelen olaylar, Kufe ve Mısırlıların Hz. Osman’a yaptıklarından sonra meydana gelenlere benzer. Hz. Osman nasıl fitne ile Müslümanlar arasındaki sınır idiyse, Abdülhamid de bu çağda insanlarla fitne arasındaki perdeydi. Bu perde yırtılınca fitneler ortaya çıktı
Paşalar ! Ben Halife-i İslamım. Müslümanı Müslümana kırdırmam. Sultan 2. Abdülhamid Han
Mekke ve Medine yani Hicaz 19. yüzyıl sonuna, hatta imparatorluk yıkılana kadar bu vasfını korumuştur. O kadar ki bu kıta için Sultan II. Abdülhamid Han, Şam'dan başlamak üzere Medine'ye kadar uzanan demiryolunu ön planda Türk mühendislerine, Türk işçilerine yaptırmış ve bu inşaat teknik tarihimizde aşama kat ettiren itici bir rol oynamıştır. Sermayesi de Osmanlı İmparatorluğu ve imparatorluk dışındaki Müslümanların verdiği bağışlardan gelmektedir. Hatta bunun için bir Hicaz madalyası ihdas edilmişti.
Sultan Abdulhamid Han
Hürriyet keskin bir kılıçtır. Millet de cahildir. Kılıcı ele alırsa birbirlerini keserler...
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.