İslamiyet'e göre şayet bir cariye efendisine bir çocuk doğurursa artık cariyelikten kurtulup hür kadınlar statüsüne girer. Sümerlerde de efendisine çocuk doğuran cariye özgürlüğüne kavuşurdu. Osmanlı Devleti'nin de bu söz konusu idi. Mesela Hürrem Sultan ve niceleri.
Y ı l d ı z l a r *
_1-Sirius (Köpek yıldızı, Akyıldız, αlfa Canis Major): Yakıcı anlamındadır. Büyük Köpek Takımyıldızı’nda, Canis Majoriste yer alır. Sirius, biri beyaz cüceden oluşan ve birbirleri çevresinde 49.9 yılda dönen bir çift yıldızdır. Güneş'e 8,47 ışık yılı uzaklıkta ve güneşin iki katıdır. Aydınlatma gücü Güneş'in 25 katıdır. Siriusun yaşı
Reklam
_Sümerler, Türk'tür. _Tarih 5500 yıl önce Sümer’de başlar. _Sümerce kesinlikle Türkçedir. Prof. Atakişi Kasım _MÖ 2400 yıllarına ait çivi yazılı belgelerde Türk adları bulundu. _Sümerce, Türk, Fin ve Macar dillerine akrabadır. Asurolog Jule Oppert _Atatürk demiş ki: Bırakın şu Asurları! Asurlar Arap cinsinden. Bu Sümeroloji olacak demiş.
_İslamı akıl ve hoşgörü dini sayanlar kuranı mutlaka okumalı. Şeriat yalnızca bir inanç işi değil, binlerce yıllık ilkelliklerin, cinayetlerin, terörün, işkencenin kaynağıdır. Kuran Allah sözüyse kölecilik, cariyelik, küfürler, kısas-kan davası niye? _Bir şeyin "insanlık dışı" olması, islamcının umurunda değildir. Elverir ki "islam
Sümerlerde Kadınlar
Kadınlar da erkekler gibi boşanma isteyebiliyor ve boşanmadan sonra eşit hak sahibi olmayı ümit edebiliyordu. ... Mezapotamya kanunlarının, bekâretin önemi üzerinde durmaya ve saygıdeğer kadınlara peçe takmaya başlaması çok sonraları gerçekleşmiştir.
Kadınlar kesin kanıt olmadan da zinayla suçlandığında da nehre atılmaları gündeme gelebiliyordu. “Nehir sınavı” diye bilinen işkenceyle, kadınlar suya atılarak haklarındaki iddiayı temizleyebiliyorlardı: Eğer hayatta kalırlarsa, masum oldukları ilan ediliyordu; boğulurlarsa da suçlu olduklarına hükmediliyordu. Her iki durumda da mesele karara bağlanmış oluyordu. Sümerlerde Mari krallığı döneminde yaşanan bir vakada, ismi bilinmeyen bir kadın nehir sınavı başlamadan önce halkın önünde ayrıntılı bir açıklamada bulundu. Bir babayla seks yaptığını ve onunla evlenmeden önce de oğluyla cinsel ilişkiye girdiğini itiraf etti. Düğünden sonra kocası uzaktayken oğlu gelip tekrar seks yapmak istediğini söylemiş. “Beni dudaklarımdan öptü,” diye naklediyor kadın. “Vajinama dokundu.” Öte yandan, asla tam cinsel ilişkiye girecek kadar ileri gitmediklerinde ısrar etti. “Penisini vajinama sokmadı.” Dahası, üvey oğlunun kendisine sahip olmasına izin vererek, kocasına bir daha asla “affedilemez bir zarar” vermeyeceğini söyleyerek oğlanı fırçalamış. Kadının bu demeci nehirden sağ çıkacağından kuşkulanıyor diye yorumlanmış. Açıkçası tanrılar kadının hikayesine inanmış olmalı ki, kadıncağız boğulmamış.
Reklam
MUAZZEZ İLMİYE ÇIĞ (1914-...) SÜMEROLOG
"Sümerlerde Mabet Fahişeliği" adlı kitabında, Sümerlerde erkeklerin evlilik öncesi ilk cinsel deneyimlerini yaşamalarını sağlayan mabed fahişelerinin kutsal sayıldığını, bu nedenle sokaktaki fahişelerden ayırt edilebilmeleri için başörtüsü takma zorunlulukları olduğunu, başörtüsü hikayesinin de buradan geldiğini söylediği için dindar kesimin tepkisini çekti.
Sayfa 34 - KARAKARGA YAYINLARI
Sümerlerde "tek-cins"e inanan travestiler de vardı, kadın giysileri giyen erkekler, erkek giysileri giyen kadınlar; ilginç bir biçimde, günümüz gençleri arasında da yaygın olan bir tutkuyla, cinsel aşk tanrıçası Inanna'ya bağlıydılar. Anlamı oldukça belirsiz olan bir atasözünü sözcüğü sözcüğüne çevirirsek, "mini-uzun etek" tartışmasının bile yapıldığını söyleyebiliriz, bir kadın diğerine şöyle der: "Sen geniş giysiler giy(meye devam edebilirsin), (Ama) ben peştemalimi (bile) kısaltacağım."
Sayfa 321Kitabı okudu
Resim