Şimdiki Zamanın filmlerini izlerken geçen zamandan çok mekanın içinde varolmaya çalışan insanların dramlarını izleyebileceğiniz iki süper yapım Filmler hakında 👇
#colombus Amerika'nın İndiana şehrinde küçük bir kasaba olan Colombus kentine babasının aniden geçirdiği bir kriz sonucu komaya girdiğini öğrenen Jin, Kore'den gelmeyi pek
Psikolojik gerilim türünde demiş ve sosyal medyada 50 dilde yayımlanmış deyince merakımı cezbetti. Yazarla yeni tanıştım. Dili çok çok sade olmasına rağmen akıcı ve sürükleyici geçti. Kötü değildi ama beklentimi de çok iyi karşıladı diyemeyeceğim.
Öncelikle çok fazla psikolojik betimleme ve terimlerin havada uçuşacağını düşünmüştüm, olmadı. Evet,
Aşırı derecede eğlence içerir!! Çokk minnoş bir kitap ve sayfalarda kedi motivi süper olmuş. Kübra gerçekten çok akıcı bir dille yazmış ve okudukça insan okumak istiyo kesinlikle okunması gereken bir kitap
Jung'un kendisi derin kaygı içindeyken kendisini
kaybederdi; nöbet geçirirdi. Sorun nedir? Sorun
mesafededir. Onlar sorunlar hakkında düşünmüşlerdi
ama bilincin içinde gelişmemişlerdi. Onlar entelektüel
olarak, nazikçe, mantıklı olarak düşündüler ve başka bir
sonuca vardılar. Bazen bu sonuçlar doğru olmuş olabilir
fakat konu bu değildir. Onların bilinci gelişmemiştir, onlar
bir anlamda süper insan haline gelmemiştir. Ve
insanlığın ötesine geçmediğin sürece sorunlar
çözülemez; onlar sadece düzeltilebilir.
Freud'a göre kişilik, yapısal olarak birbirine bağlı, birbirinin içine geçmiş ve sürekli olarak birbirini etkileyen üç ana bölümden, Super-ego, Ego ve İd+libido'dan oluşmuştur.
...
İd, Latince “O" anlamına gelen bir kelimedir. Freud'a göre id'in bulunduğu alan, kişiliğin en alt bölümünü oluşturur. Bu bölüm her türlü
ve gökyüzüne baktığında senden yüzlerce, binlerce ışık yılı uzaklığında olan yıldızlara baktığını bilirsin. ve bazı yıldızlar aslında yoktur, çünkü ışıkları bize gelene kadar o kadar yol katetmiştir ki onlar o zamana kadar ölmüş ya da patlayıp kırmızı cücelere dönüşmüştür bile. ve bu kendini çok küçük hissetmene neden olur, hayatında zor şeyler varsa bunların, bir şey hesaplarken dikkate bile alınmayacak kadar küçük "önemsiz" şeyler olduğunu düşünmek iyidir.
youtu.be/PPjazi4mQSQ?si=...
Kitaptan bir müzik önerisi ile başlamak istiyorum. Kitap beyaz perdeye aktarılsa ve tanıtımı yapılsa arka fonda bu şarkı iyi giderdi.
“Nasıl bu kadar kalpsiz olabilirsin?”
Nakarat kısmının can alıcı sözü bu. Kitapta insanlığı sorguluyor. Ve tam da bu soruyu soruyor. Kendi gezegenine, türdeşine
"Biz Osmanlıydık. Süper güçtük. Herşeyimizle örnektik. Sonra Cumhuriyet ve Atatürk geldi hepsi bitti." demenin daha doğrusu diyememenin dolambaçlı yolu böyle bir kitap yazmaktı herhalde. Yazarın ne olduğu belli olduğu için çok da şaşırmadım. Ama okurken sinirlenmemek elde değil. Osmanlı tarihi okunacak bir kitap lazım ise bu o kitap değil.
Örn. yazarın babası Mehmet Akifin el yazısıyla İstiklal Marşını getirmiş, okuyamamış çok üzülmüş baba oğul, sonra bi akrabasına gidip on günde öğrenmişmiş de okuyabilmiş vs.
Bir gün de cahil kaldık diyenlerden olan yazar kitabını da ezansız kalmışız da -ezan Türkçe okunduğu için- bunu doğrudan diyemediği için masal gibi yazdığı bir bölümle sonlandırmış.
Bir varmış, bir yokmuş...
Neler olmuş, neler neler olmuş!
Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde...
Cinler cirit atarken millî vicdan içinde...
Ezanı atmışlar minareden aşağıya!
Öldürememişler çok şükür, ama dili tutulmuş...
Biz OsmanlıyızYavuz Bahadıroğlu · Nesil Yayınları · 20062,176 okunma
Öncelikle betimleme sevenler için uygun bir kitaptır. Yılların kitap kurdu olarak okuduklarım arasında bende en çok iz bırakan ve en sevdiğim kitapların başında yer alır kesinlikle. 3 defa okudum ve zaman geçtikçe de tekrar okuyacağım bir kitaptır. Anakara adında şiirle yoğrulmuş bir dünya sunuyor bize yazar, 7'den 70'e herkesin şiirle hemhâl olduğu, eskilerde geçen bir dünya. Kitap 50 yıl ortadan kaybolduktan sonra sessizce yurduna geri dönen, Bendag adlı şöhreti efsane olmuş bir şâirle başlıyor. Sonrasında 20 yıl kendini evine kapattıktan sonra, halkla hikmet deryâsını paylaşmak üzere dünya turuna çıkan bilge Moottah'ın ve yanına çırak olarak aldığı sıradışı iki farklı ikiz çocuğun hikayesini okuyoruz. İlerde başka karakterler de katılıyor ve hepsinin hikayesini sırayla dinleyerek; karakterlerin ortak kaderlerine doğru nasıl yol aldığını seyrediyoruz. Bu karakterlerden biri de; Anakara dünyasının farklı yerlerinde bulunan şâirleri öldüren bir seri katilin peşine düşen, Gamenn adlı bir 'atlı polis'tir. Okudukça içine çekildiğiniz, karakterlerle kendinizi bağdaştırdığınız ve edebiyatıyla sizi hem hest eden, hemde satır arası müthiş dersler/hikmetler sunan bir eser. Senaryo kalitesi süper; yılların kitap kurdu olarak sonunu tahmin ediyorum sanarken hiç beklemediğim yerlere mi evrilmedi, okurken heyecandan çığlık mı attırmadı bana ah ah. Okumaktan en çok zevk aldığım kitaplardan biriydi, yazarın kalemine sağlık.
Şairin RomanıMurathan Mungan · Metis Yayıncılık · 20211,558 okunma
Dikkat Spoiler İçerebilir !
Öncelikle kısa bir kitap olmasına rağmen sürükleyici. Kore edebiyatından okuduğum ikinci kitap eğer meşgul olmasaydım bir günde de bitirebilirdim. Ben yaklaşık üç günde bitirdim hiç fena değil. Konusuna gelirsek önceleri orta halli bir yaşam süren pörtlek ve annesi , babasının evden gitmesiyle artık geçim sıkıntısı
Sen de Süper dost ol iyilik yap.
Dünya her şeye rağmen güzel.
Aile ilişkileri, iyi ve kötü olmak kavramları üzerine harika bir çizgi roman. Özellikle yazar ve çizer Pilkey' in çocukluğundaki dikkat bozukluğu ve Disleksi tanılarına bakıldığında, her çocuğun çok özel yetenekleri olduğunun çok güzel anlatıldığı örnek bir eser olmuş.
Tüm seriyi ve yazarın diğer eserlerini de okuyacağım. Tavsiye ederim siz nasıl isterseniz
"Arıları düşündüğünüzde onlara bireymiş gibi davranmayın. Arı kolonisi tek bir süper organizmadır. Bir bütün gibi davranırlar." (Al Warren)
......
Arıları sıcak günlerde çiçeklerin etrafında süzülmeye adapte olmuş yaz varlıkları olarak düşünmek kolay olsa da, tüm yılları tam tersi yönde geçiyor. Bir arının aktivitesinin çoğu, kışın hayatta kalan kolonisine yöneliktir. Yılın yarısını buna hazırlanarak, yarısını da bunu yaşayarak geçirirler. Her Nisan, kovanlarından çıkarlar ve her şeye yeniden başlarlar.
Sayfa 171 - Antre Kitap, 1. Baskı, İstanbul 2023Kitabı okudu