Konuşmak, bir şeyler söylemek, terennüm etmek istiyorsun
Sus, sonra bir daha sus. Başa dön, gel orada tekrar sus.
Sayfa 238
Beşerin eksiklerinden münezzeh bir düzen ancak Resulullah'ın sünnetiyle sağlanabilirdi.
Sayfa 54
Peki, o zaman sen düşün bakalım vav nun'a varınca ne olacak?
"Ey iman edenler! Siz kendi nefislerinizi ıslah etmeye bakın. Siz doğru yolda bulundukça yoldan sapanların size zararı olmaz."
*Maide, 105.
Sayfa 126
Kadere karşı tedbir olmuyormuş.
Sayfa 55Kitabı okudu
"Ey güneş, artık ziyanı saçma ki yarasaların gönlü incnimesin" denmez.! O tasa bizim değil yarasaların işidir. Bırak güneş kavursun dört yanı, çiğ bir şey kalmasın.
Türk milleti Gök Tanrı'ya inandığı vakitler hakanları Tengri'nin yeryüzündeki kılıcıydı, İslam oldukları zaman da Sultanlarını Allah'ın yeryüzündeki gölgesi olarak görürler. Kısaca hakanları onların Rableriyle arasındaki köprüdür. Türk hakanına, hakanı devletine, devleti de Tanrı'sına amadedir. Oğuzlar Saltuk'u sever, sayar ama İzzeddin için canını verir. O, devlettir; o, dindir; o, Allah'ın yeryüzündeki gölgesidir. Had bilin, canınıza susamayın!
Sayfa 172Kitabı okudu
Hülagû Han
- Tüm bunlar niye oldu? Niçin bize bunları yapıyorsun? Seninle hiçbir davamız, kavgamız yoktu. Dünyanın bir ucundan gelip diyarın tamamını, benim ülkemi neden yaktın.
- Senin Tanrı'nın dediği gibi bir millet azınca onların başına bir bela musibet ediliyor işte. Sen ve yakınların azdınız, Tanrı'nızın bahsettiği bela da benim, geldim ve size kavuştum
Sayfa 148Kitabı okudu
Hak şerleri hayreyler,
Zannetme ki gayr eyler,
Arif anı seyreyler,
Mevla görelim neyler,
Neylerse güzel eyler.
*Erzurumlu İbrahim Hakkı Hz.
Sayfa 149