yarın gidiyorum, şakımayın yıldızlar, sormayın
konuşalım demiyorum,
susarak da çoğalıyoruz ya
gizimi veriyorum bu eve, ağaca, akıp giden suya
günler zor olacak, görüşelim diyemiyorum
...
Meğer baba olmak;
eşinin ve çocuklarının
duygu değişim rüzgârlarıyla üşümeleri;
bu sebeple de soğuk ve sıkıntılı sözler
sarf etmeleri karşısında kenetlenmiş elleri
asla bırakmadan: kimi susarak, kimi hafif tebessümlü cevaplar vererek onları sakinliğin güvenli limanına yavaşça çekebilmekmiş. Ve onlar rahatlayınca: "Buyurun, şimdi konuşalım canlarım..." deyip, ailece öfke fırtınasına tutulmaktan koruyabilmekmiş ve ilişkinin kontrolünü elinde tutabilmekmiş.