Ne dedin Kınalı Yapıncak... Beni hiç mi unutmayacaksın? Saçlarının sarı telleri birer birer ağarıncaya kadar beni kalbinde mi saklayacaksın? Bunlar cahil dadı, sütnine masallarına mahsus yanlış, gülünç fikirler çocuğum... Sevdayı size ne fena, ne yanlış öğretiyorlar? Biz birbirimizi seviyoruz sanma Kınalı Yapıncak... Ben senin için güzel bir keman sesinden başka bir şey değilim... Nasıl ki sen de benim için bir tatlı yaz rüyasından ibaretsin... Bu sevda değil Kınalı Yapıncak... Biraz ince bir gönül eğlencesi, bir heyecan oyuncağı...
Sayfa 140Kitabı okudu
PHAİDRA: Ölumlüler arasında aşk denen şey nedir? Sütnine: Dünyanın en tatlı ve aynı zamanda en acı şey yavrum.
Ben ancak acısını tatmış oluyorum.
Reklam
"Devletin iki en önemli görevlisinden biri sütnine, öteki okul öğretmenidir."
Sayfa 220 - Cilt 1Kitabı okuyor
_Din, yaygın bir tür ruh hastalığıdır; saplantı nevrozudur, çarpıtılmış masallardır, gerçeğin inkarı sonucu oluşan toz pembe yanılsamalar sistemidir, uydurmadır, hurafedir, putperestliktir. Bu putlar ise kendi fantezilerimizdir. Dine karşı olan şeye hakikat denir. Tanrı ise abartılmış bir baba figürüdür. _Din, ırkın karakteridir _Uygarlığı
"Eski büyük yalılar Osmanlı İmparatorluğu'nun küçücük birer minyatürü gibiydiler. Burada her türlü vazife gören adamlar yalının müşterek hayatından istifade ederlerdi. Dadı Çerkeş, bacı Zenci, hizmetçi Rum, evlâtlık Türk, sütnine melez, kâhya kadın Rumelili, ayvaz Ermeni, aşçı başı Bolulu, hamlacı Türk veya Rum, harem ağası Habeş, bahçıvan Arnavut olur; Müslüman, Hristiyan bu unsurlar bu çatı altında toplanarak imparatorluk içindeki anlaşmayı ve anlaşmamazlığı, yaşayışı burada devam ettirirlerdi." -Abdülhak Şinasi Hisar
Yalı/Osmanlı mukayesesi
Eski büyük yalılar Osmanlı İmparatorluğu'nun küçücük birer minyatüru gibiydiler. Burada her türlü vazife gören adamlar yalınin müşterek hayatından istifade ederlerdi. Dadı Çerkez, bacı Zenci, hizmetçi Rum, evlatlık Türk ,sütnine melez, Kahya kadın Rumelili ,Ayvaz Ermeni, aşçı Bolulu ,hamlacı Türk veya Rum ,Harem ağası Habeş, bahçıvan Arnavut olur; Müslüman Hristiyan bu unsurlar bu çatı altına toplanarak imparatorluk içindeki anlaşmayı ve anlaşmamazlığı, yasayisi burada devam ettirirlerdi. Böyle büyük yaliların adeta anavatanın artık koruyamadığı, uzak ülkeleri, müstemlekeleri telakki edilebilecek bakımsız yerleri bulunurdu.Bazılarının selamlık dairelerin dışında ayrı bir çatı altında belki bir tek odadan ibaret dinlenme köşkleri, sık ağaçlar arasında, ayrı iklimler İçinde gibi unutulmuş ve kendi hallerine bırakılmış serler, limonluklar, kameriyeler olurdu. Bunların kendilerine mahsus nebati hayatları yavaş yavaş sahipsiz kalmış bir hayvanın talihi kadar olsun dokunaklı görünürdü.
Sayfa 15 - Yky
Reklam
112 öğeden 101 ile 110 arasındakiler gösteriliyor.