Hayatımın onca yılını hasrettiğim, uğruna ölmek istediğim, en büyük aşkımı yaşadığım kadın, aslında hoşuma gitmeyen, tipim bile olmayan bir kadınmış meğer.
"Bir kadına âşık olduğumuzda, şu soruları sormalıyız kendimize: Etrafında ne tür insanlar var? Nasıl bir hayat yaşamış? Hayattaki bütün mutluluğumuz buna bağlıdır."
Bellini tarafından yapılan portresini çok sevdiği, karılarından birine çılgınca âşık olunca, zihnini bu esaretten kurtarabilmek için onu hançerleyen Sultan Mehmet'e derin bir yakınlık besliyordu.
(...) çünkü aşkla ölüm birbirine benzer; her ikisi de bizi gerçekliğini kavrayamamaktan korktuğumuz kişiliğin sırrını daha derinlemesine sorgulamaya iter.