Geri kalmayacağız araştırmaktan Ve bütün araştırmalarımızın sonu Yola çıktığımız yere varmak Ve orayı ilk kez tanımak olacaktır. Bilinmeyenler içinde, hatırlanan kapı Ki toprağın sonu bıraktı bulunsun diye, Bir yerdir ki başlangıç idi; En uzun nehrin kaynağında, Sesi, gizlenmiş çavlanlann Ve elma ağacındaki çocukların Bilinmez, çünkü aranmamıştır Ama duyulmuştur, yarı duyulmuş, denizin Durağanlığında iki dalga arası. Hemen şimdi, buraya, şimdi, hep Bütünüyle bir yalınlık hali (Her şeyden ucuza patlamayan)
Kim buldu öyleyse üzgüyü? Aşk. Aşk pek tanınmamış bir Ad'dır O ellerin ardında, hep örüp durur Dayanılmaz alevden gömleği, Onu da insan gücü çıkaramaz. Biz yalnız yaşarız, ah ederiz işte Tüketilerek ya ateşle ya da ateşle.
"Kırmızı Deynek" şiiri, bu kitap içinde, kendine bağımsız bir yer açmayı hak ediyor. Başlı başına tek şiirlik bir kitap özelliği taşıyor kanımca bu şiir. Sadece hacmiyle değil elbette. Taşıdığı özelliklerle, özgürlüğüyle. Belki, bu şiirin önüne 1955 yılında Vatan Gazetesi'nde yayımianmış olan "Kapı" bir başlangıç, bir ilk