"Üniversiteli delikanli kolejli kıza bir voleybol maçında rastladı.Okul salonundaydı maç Tribünsüz,minik bir salon.. Seyircilerle, oyuncular arasında, sahanın çizgisi vardı sadece.. O kadar yakındılar..Delikanlı, bu tatlı, bu güzel, bu dünyalar şirini kızı ilk defa göruyordu takımda.. Hoşlandıgını, fena halde hoşlandıgını hissetti. Az sonra
Sık sık başı ağrıyordu. Çok ders çalışmasına rağmen "anne çok çalışıyorum fakat unutuyorum" derdi. Bakkala birşeyler almaya gönderdiğimde ne alacağını unutuyordu. Not tutmaya başladı, not tutmasa unutuyorum diyordu. Keşke o zaman farkına varsaydım diye kendimi suçluyorum. Biz çok ders çalıştığı için belki zihni yoruluyor diye
Reklam
Bazen sanki karşısında biri varmış gibi konuşup, çok değişik bir ses tonuyla gülüyordu. Zaman zaman birden öfkeyle bir bağırıyordu ki, neye uğradığımızı şaşırıyorduk. Ben de de panik atak başlamıştı. Yerinden kıpırdarsa, ben aniden çok korkuyordum. Yanımda bir başkası yükses sesle konuşsa, öksürse çok korkuyordum. O sinirlenince elim ayağıma
Çocuğundan arda kalan Benim. Eski bir bebeklik resmimi buldum. Resimdeki ben değilim, bir başkası O. Pembe, şişman, henüz hastalık,yalnızlık nedir bilmeyen, ağladığı zaman doyurulan, uzanan, kucağa alınan ve tekmeleyen fakat kimsenin canını yakmayan ve dilediği zaman gözlerini kapar kapamaz uyuyabilen biri O. Öylece yatıp başının üstünde
Üzerinde ”EN GÜZELE” yazılı, altından bir elmayı, şölenin yapıldığı salonun ortasına bırakıverdi. Doğal olarak bütün tanrıçalar, bu elmaya sahip olmak istediklerinden uzun tartışmalar oldu. Sonunda üç büyük tanrıça dışında diğerleri çekildiler. Ama kudret tanrıçası Hera, zekâ tanrıçası Palas Athena ve Aşk tanrıçası Afrodit elmaya sahip olmakta
1 Acaba bugün mü ölsem? Var olmamın en ufak bir faydası yok. Hem ölüp gitsem kim fark edecek ki? 2 Ilık biram ve çırılçıplak bedenimle kırık sandalyeme oturmuş, ölüme hiç olmadığım kadar yakınken hissedebileceğim en saçma duyguyu hissediyorum… 3 Tanrı şahidim olsun ki unutulması imkansız şekilde, bir sabah evimde ölü bulunacağım... 4 Bilmekle kalmazlar. En büyük ilgi alanları olan “yadırgamayı” da asla ihmal etmezler. 5 O, eşeyli üreyen, çok hücreli, düşünebilen bir organizmadan ibaretti. 6 Açlık sınırının kıyısında gezinerek yaşamak en büyük hobisiydi. 7 Takriben bir sıkımlık olan canım o gün sarf ettiğin birkaç basit sözcükle bedenimi neredeyse terk edecekti. 8 Tabi ki o zamanlar yaş ve sevebilme yetisinin ters orantılı olduğundan bi haberdim. 9 Demetevler'in bir numaralı imitasyoncusu Fahri Baba'nın malları gibi gerçeğinden, kompedanı gelse ayırt edilemeyecek benzerlikte gülüyordun. 10 Cemşit makası sanki uzun namlulu bir silahmış gibi Hurşit hocanın kafasına doğrultmuştu. 11 Demokrat ev kadınları kapıyı insan haklarına saygılı bir şekilde Cemşit'in suratına çarptılar. 12 Cemşit parayı uzattı. Kalemin yazıp yazmadığını, siyah olup olmadığını, hatta kalem olup olmadığını bile kontrol etmeden aceleyle dükkandan çıktı.
Reklam
595 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.