En büyük ilham kaynağın nedir?
Bu soruda önce biraz düşündüm aklıma hiçbir şey gelmedi. Ama aklımda bir kelime bağırıyordu ''Annem'', Evet sanırım en büyük ilham kaynağım annem. Bazen tartışsam da birbirimize kızsak da en sonunda yine annemin şefkatli kollarına koşuyorum. Ona danışıyorum, ondan fikir alıyorum ve günün sonunda onunla var oluyorum. Bana yap dediği şeyleri yaptığım için pişmanlık duymadım. Yapma dediği şeylerin çoğunluğu pişmanlıkla sona erdi... Neredeyse... Hala yol alırken ona danışıyorum ve aileme babama, kardeşime. Ailem benim en büyük ilham kaynağım. Çünkü bu zamana kadarki başarılarımın arkasında onlarında fikirleri var. İyi ki varlar. Peki bu soruya aile yerine başka bir kelime söylemem gerekseydi? 'başarı' derdim. Çünkü insanoğlunun genel ilham kaynağı bana göre başarı. Başarılı olduğumuz zaman kendimizi var hissediyoruz. Bazılarımız ona sıkı sıkı tutunuyor. Bazılarımızın tutunacak tek dalı başarı oluyor. Hepimizinki farklı olabilir tabii. Başarılarıma ve aileme Peki sizin ilham kaynağınız ne? Her güne 1 soru çok hoşuma gitti. Sonuçta burası bir edebiyat dünyası değil mi? İnsanın kendini tanıyabilmesi için bazı soruları sorması ve bunları bir yere yazması gerektiğine inanıyorum. Ben de buraya yazma kararı aldım. Bunu okuyan ve düşüncelerini paylaşmak isteyen herkes yazabilir. :)
Biz Amerikalı gibi daha çok para kazanmaktan başka hiçbir değer tanımıyorsak, tabii bizim başımıza gelenler, müstahaktır. Beter olalım. • İsmet ÖZEL
Reklam
..Bu devirde artık en büyük tanıdığı Güneş'i yerinde bırakmış, gözünü ve aklını Güneş'ten aldığı ışıkla kainata yaymıştır. Bu genişleme devresinde, ana kökü ve esas kökleri göz önünde bulundurmakla beraber, artık şuurunu gördükleri üzerinde hakim kılmaya başlamış, yani kendisini taptığı Güneş'in yerine koymuştur. Bu kadar değil, kendisinden başka tespit ettiği her objeyi de Güneş'in yerine koymuştur. İşte ancak bu geniş düşünce ve hareket kabiliyeti sayesindedir ki, dil denilen varlık vücut bulmuştur. Dil, düşüncenin yanında yer almış, tabii, lojik bir varlıktır. Esas etken, düşüncedir. Bu, asla unutulmamalıdır.
Mustafa Kemal Atatürk
Mustafa Kemal Atatürk
MONOSODYUM GLUTAMAT HELAL Mİ?
Monosodyum glutamat a yın baharatı adı da verilir. Gıdalara et lezzeti vermek, diğer tabii gıda tatlarını arttırmak ve tütünün tadını ıslah etmek için kullanılır. Bitkilerden elde edilmektedir. Çalışmalar göstermiştir ki glutamat, vücutta, sinir sisteminin normal fonksiyonlarında önemli bir rol oynamaktadır. Bazı kobaylarda beyin hasarına sebep olduğuna inanılmaktadır. Ayrıca, en önemli Çin yemeklerinde, umumiyetle MSG nin kullanıldığı Çin lokantalarında yemek yiyen pek çok insanın yemekten sonra baş ağrısı ve göğüs sancılarına maruz kaldığı rapor edilmiştir. Bir başka çalışmada da MSG ile muamele olduğu zaman dişilerde hamilelik, erkeklerde de döllenme gücünün azaldığı gösterilmiştir. Buna rağmen, FDA (Food and Drug Administration) MSG'yi bebek gıdalarının dışında pek çok GRAS gıda ürünlerinde (Genel olarak emniyetli tanınma) olarak tanımlamıştır.
Yeniden Gıda Raporu
Yeniden Gıda Raporu
Felsefe ~ Şiir
— Felsefeyle özellikle şiiri bir hayli yakın buluyorsunuz. Şiiri ayrıcalıklı kılan ne? Oruç Aruoba: “Yakın” değil, neredeyse özdeş buluyorum. Şiir, felsefe için, tek ayrıcalıklı sanattır—bütün öteki sanat dallarını teker teker ve birlikte ele alıp, “genel” sanat içinde nasıl yanyana bulunduklarını ortaya koyabilince, şiir hep ayrı durur—hepsinin altında ya da üstünde, ama yanında değil... Şöyle: her bir sanat dalı kendine özgü “malzeme”siyle—kağıt, çizim, renk, taş, ses, vb— anlam kurar; oysa şiir anlamla anlam kurar—malzemesi de ürünü de anlamdır. Tabiî ki dili—sözcükleri ve tümceleri—kullanır; ama, bunlarla—onların anlamlarıyla—kurduğu, başka, yeni bir anlamdır. Kendine ‘verilmiş’ olan ‘doğal’, ‘gündelik’ dil içinde varolan, işleyen anlam birimlerini yeni bağlantılar içinde işleyerek, daha önce varolmayan anlam bütünlükleri kurar, yaratır. —Haydi bir küçük örnek: “duman”ın da “dağ”ın da ne anlama geldiğini biliriz; ya, bir dizede “dumanlı dağlar” kuruluşu geçince, ne anlarız—şair ne demektedir?.. •Kaan Özkan, Notos Edebiyat Dergisi, Ağustos-Eylül 2010
İyi insanlar derken aklıma yaşadığım bir küçük olay geldi. Arkadaşımla beraber otobüse yetişmeye çalışıyorduk belli bir saatten sonra otobüs pek kalkmıyormuş orada, otobüsü görünce koşmaya başladık ama yetişmeyeceğimizi düşünüyordum . Sonra o otobüse koşan başka birini gördük önde, o kadın yetişirse biz de binebiliriz filan diye düşünüyorduk işte o kadın o otobüse yetişti ancak meğersem tüm çabası bizim içinmiş. Biz o otobüse yetişebilelim diye kadın koşmuş,onun sayesinde binebilmiştik Allah razı olsun tekrardan, o kadar tatlı bir davranıştı ki çok hoşumuza gitmişti , üstelik şoför bey de biz daha fazla yorulmayalım diye arka kapıyı açmıştı,biz fark etmedik tabii ama bu ince davranış da çok hoşumuza gitmişti. Çok küçük bir olay ama gerçekten o gün, çok mutlu etmişti bizi bu iyi davranışlar.
Kübra

Kübra

@Mavinergis
·
21 Nisan 13:59
Gözleri dolu dolu oldu. "Dünyada," diyordu, kendi kendine "şu dünyada ne iyi insanlar var."
Sayfa 132Kitabı okudu
Reklam
Acıdan beslenmemek için ona sarılmaya calisiyorum. Aklımda başka fikirlerde var tabii bana kendini bırakır ise !
tabiiden yabancı dizi izliyorum, küfürü bipliyor, altyazıda komikli çeviriler yapıyor argo ve küfürlere, benim geçeceğim sahneleri zahmet ettirmeden geçiyor. zaten filtrelemesi de baya iyi. izlediğim ne varsa pişman olmadım. tüm o kırpılan zımbırtıyı beynime doldurmak istesem bittabii (kelime oyununa geel) başka platformlardan da izleyebilirdim. velhasıl, biz senden razıyız. (bkz: biz- ben şahsen bizzat kendim). tabii'yi de övdüğümüze göre artık uyuyabiliriz.
Kaç saattir kütüphanedeydim, acıktım bardak çorbalardan yapayım dedim. Bu tarz şeylerden de çok çekinirim, yanımda arkadaşım da yok. Neyse efendim kendimi ikna edip tezgaha doğru ilerledim. Suyu açtım buz gibiydi. E bardak çoktan dolmuştu tabii. Sıcak suyu yan tarafta başka bir makinede ısıtmışlar. Tanrım utancımdan döküp sıcağını da alamadım. Sonra oturdum geri yerime, hâlâ açım kısacası.
Düşünsene: Düş'ündesin(yok öyle bi'şey, yat uyu) :-)))
Düşündüğü, zaman ayırdığı tabii ki başka biri ya da birileri vardır. .. 🤭
Şükooo

Şükooo

@lilyaca_kitaplar_
·
19 Nisan 19:58
" Seni sevmeyen kadını sen de boşuna düşünme , " .
Sayfa 171 - MartıKitabı okudu
Reklam
Kök yerinde ağırdır...
Bir Rum arkadaşıma sevimli bir kız soruyor: Bir Rum evinden gelen bir tepsi musakkaya karşılık annenin gönderdiği bir Anadolu mantısı ya da bir Ermeni evinden gelen midye dolma ve buna karşılık bir koca tabak baklava. “Biz İstanbul’ a 1984’te geldik. Siz ne zaman geldiniz?” Arkadaşım sakince cevaplıyor “3000 yıl önce.” Bu hayatın bizim gibi
Evet Sherlock seyirciler tarafından en gözde ve hep seçilen sendin. Watson pek gorunmezdi belki. Ama biraz da Sherlock analizi yapalım. Şimdi bu Sherlock her karşılaştığı olayı yaşadığı olayı bir öncesiyle bagdastirarak ilerlemekte biraz sıkıntı yaşıyor. Karşısındaki kişiye hep ayni ve yanlış yöntemle yaklaşıyor. Sherlock bir tercih yaptı. Yolda
KARANFİL KIZ
O zamanlar dünya gerçekten de bir öküzün boynuzlarında durmaktaymış ve Karanfil Kız'ın bu aşırı gelişmiş iribaşa söyleyecek bir çift sözü varmış. Ama dur bak, en iyisi baştan başlayayım. Şimdi bu Karanfil Kız babasını fazla görememekten şikâyetçiymiş. Çünkü adamcağız haftanın her günü, hatta bazen haftasonları bile geç saatlere kadar çalışır,
Resim