124 syf.
9/10 puan verdi
Romanda önce "atmosfer" arıyorum diyorsanız okumanız gereken bir kitaptır. Ağrıdağının mistik atmosferini hissediyor ve kaval sesini nerdeyse roman boyunca duyuyorsunuz. Baharı, çiçekleri, renkleri, korkuyu, başkaldırıyı, aşkı, kederi, umutsuzluğu, zulmü, ölümü, ayrılığı pare pare işlemiş satırlarına, sevgili Yaşar Kemal. Konusu bir dağlı olan Ahmet ile Paşa kızı Gülbaharın aşkıdır. Ayrıca romanda zindancı Memo karakteri vardır. Beni etkileyen Ahmet-Gülbahar aşkından ziyade Memo'nun Gülbahara olan karşılıksız, pirüpak aşkı... Bir tutam saça, canını verebilcek/canını takas edebilcek kadar çok seven zindancı Memo karakteri bence bu romanın bütün karakterlerini gölgede bırakır. Keyifli okumalar dilerim.
Ağrıdağı Efsanesi
Ağrıdağı EfsanesiYaşar Kemal · Yapı Kredi Yayınları · 202228bin okunma
328 syf.
·
Puan vermedi
·
1 saatte okudu
Herkese merhabaa. Isla ve Mutlu Son'u bir süre önce Ukitap'tan takas yapmıştım. Kitap elime geçince yorumlarına baktığımda biraz pişman oldum çünkü kitabı beğenen neredeyse kimseyi görmedim. Bu hem kitaptan beklentimi düşürdü hem de okuma isteğimi götürdü. Sonra bir gün içime bir merak düştü ve elime aldım zaten uzun bir kitap değil, çabuk
Isla Ve Mutlu Son
Isla Ve Mutlu SonStephanie Perkins · Yabancı Yayınevi · 20161,386 okunma
Reklam
128 syf.
·
Puan vermedi
·
24 saatte okudu
 ".. Yabanıl ırkların incelenmesi, şu anda ilkel yaşamın ortadan kaldırılması yönünde etkinlikler göstermekle uğraşan uygarlığın, görevlerinden biridir. Bu görev, yalnızca bilimsel ve kültürel bakımdan büyük önem taşımakla kalmamakta, ilkellerin, kötü sonuçlarla karşı karşıya bırakılmaksızın yönetilmesinde, "geliştirilmesinde" ve onlardan "yararlanılmasında", yabanıl olmayan beyaz insana yardımcı olabilecek kıyısal değerleri de içermektedir" Kitabın önsözü bu şekilde başlıyor ve ilginç olan önsözde yabanılların kendi hallerine  bırakılmadan eğitilmesi düşüncesi savunulurken içerikte, yabanıl toplumların aslında kendi içinde bir dinamiği ve mantığı olan kurallarının olduğunu okuyoruz. Örneğin; yakın arabayla evlenmenin büyük suç sayıldığı ve suçu işleyenlerin cezalandırılması kitabın yazıldığı (1927) dönemden günümüzde kadar aşılamamış bir problem olarak duruyor. Yabanıllar bunu deneyimleyip yanlış olduğuna karar vermişler ve kural hâline getirmişler. Yazar içerikte olabildiğince tarafsız aktarmış yaşamları, ama önsöz biraz boğazıma takıldı,"geliştirilmesinde" ve onlardan "yararlanılmasında"tabiri çok rahatsız edici geldi bana. Sömürgecilerin ilkel olarak nitelendirip aynı gerekçelerle bu toplulukları yok etmesinin zemini hazırlanmış oluyor bu bakış açısıyla. Sonuçta, balık avlayıp sebzeyle takas eden ve kendi gelenekleriyle yaşayan bir topluluktan daha üstün olduğunu düşünen modern insanlar, dünyaya daha büyük bir gedik açtılar. Bence balık ve sebzeyle de idare edebilirdik.
Yabanıl Toplumda Suç ve Gelenek
Yabanıl Toplumda Suç ve GelenekBronislaw Malinowski · İthaki Yayınları · 201964 okunma
157 syf.
8/10 puan verdi
·
9 günde okudu
Kitaba Düşmek :)
Yorumlamak için güç bir kitap olduğunu belirtmek istiyorum öncelikle. Kitabımız insan düşüncesinde "takas" kavramının ele alınışı ve bugünün düşünce yapısında neleri takas ederek nereye ulaşacağımızı ve takas edeceğimiz şeylerle nerelere gideceğimizi ve elimizde olanı takas ettiğimizde neleri kaybedebileceğimizi soruyor esasında. Özne - Nesne Eril - Dişil Canlı - Cansız Birey - Toplum İyilik - Kötülük Hakikat - Sanal İktidar - Halk gibi ikili kavramlarla takasın imkânsızlığına dem vurup ve birden çok konu hakkında nokta atışları yapıyor. Bir alıntı ile özetlemek gerekirse .. "Dünyanın bir anlamı olması gerekiyor mu? Asıl sorun bu. Dünyanın anlamsızlığını kabul edebilseydik, biçimlerin, görünümlerin ve kendi itkilerimizin nihai yönelimi için kaygılanmadan onlarla oynayabilirdik. Eğer dünyanın belli bir anlamı olması gereği olmasaydı, ona para nezdinde genel bir eşdeğerlik bulmaya da gerek kalmazdı. •Cioran`ın dediği gibi, yaşamın belli bir anlamı olduğuna inanmaya başladığımız andan itibaren, ancak o zaman dikiş tutturamamış varlıklara dönüşüyoruz ve o andan başlayarak hepimiz başarısız sayılmalıyız, çünkü yaşamın belli bir anlamı yok. •Dünyanın hiçbir anlamı olmadı, hiçbir zaman herhangi bir şeyle takas edilebilir durumda olmadı."
İmkansız Takas
İmkansız TakasJean Baudrillard · Ayrıntı Yayınları · 2012161 okunma
464 syf.
8/10 puan verdi
Kitabın çok karmaşık, anlaşılmaz, bitirmek için sabır gerektiren, defalarca yarıda bırakma hissi uyandıran vb. yorumlar ve tavsiyeler neticesinde okumaya başladım. Yüzüncü sayfalara geldiğimde kitaptaki karakterlerin ve olayların içinden çıkılamaz bir hale ne zaman geleceğini merak ederek okumaya devam ettim. Bu merakımı giderecek bir karmaşa ile
Yüzyıllık Yalnızlık
Yüzyıllık YalnızlıkGabriel Garcia Marquez · Can Yayınları · 202436,8bin okunma
469 syf.
·
Puan vermedi
·
8 günde okudu
Göktürkler, Çinliler ve diğer milletlerle yaptıkları muharebeler ve kazandıkları zaferler sonrasında diğer Türk Boyları ile de birleşerek güçlü bir Türk devleti kurmuşlardır. “Yâd elde oturanlar, Bil ki yurt kaçağıdır. Senin kılıç dediğin Türk’ün oyuncağıdır.” Göktürkler Çinlilerin Tang Hanedanına karşı akınlar düzenlemektedir. Göktürklerle baş
Bozkurtların Ölümü
Bozkurtların ÖlümüHüseyin Nihal Atsız · Baysan Basım Yayın · 19903,247 okunma
Reklam
516 öğeden 381 ile 390 arasındakiler gösteriliyor.