Bu görüşlerini Ruth'a ifade etmek için çırpındıkça, şok- tan şoka giren kız ona daha çok şekil vermesi gerektiğine daha fazla kanaat getiriyordu. İnsan denen yaratığın ken- di rengi, mezhebi ve siyasi görüşlerinin en iyi ve en doğru olduğuna ve dünyanın dört bir yanına yayılmış olan diğer insanların kendisinden daha az talihli olduğuna inanmaya yönlendiren o bildik dar görüşlülükten Ruth da nasibini al- mıştı. Eski zamanlarda Yahudileri kadın olarak doğmadık- ları için Tanrı'ya şükretmeye ve modern çağda da insanları dinlerinden döndürmek için dünyanın bir ucuna misyonerler göndermeye yönelten aynı dar görüşlülük, Ruth'un hayatın farklı bir bucağından gelmiş olan bu adamı kendi hayatının köşe bucaklarında yaşayan adamlara benzetmeyi arzu etme- sine neden oluyordu.
"Hoşça kal Gilberte, ben gidiyorum, unutma, bu akşam yemekten sonra sana geliyoruz." Yanımdan geçip giden bu Gilberte ismi, hakkında konuşulan biri gibi onu adlandırmakla kalmayıp doğrudan kendisine seslendiği için, ait olduğu kişinin varlığını daha da canlı kılıyordu; yanımdan, adeta hareket halinde, havada çizdiği eğri sayesinde ve
Klasik dönemde Daniel Defoe tarafından kaleme alınmış bir başyapıt demenin herhangi bir sakıncası olmadığını düşündüğüm bir eser. Ana karakterimiz "Moll Flanders" kadın karakter olmasıyla dönem eserlerine kıyasla ayır bir yer tutmaktadır. Moll doğduğunda toplumda yer alan diğer kadınlardan daha farklı bir bakış açısı vardı. Dönemin ağır