İsrail işgaliyle mücadelede, İslâm dünyasının başlangıç noktalarından biri, retorik üstünlük meselesi olmalı. Siyonist söylem "Biz sizden önce buradaydık!" ezberini tekrarlarken, "Evet, ama o zaman siz Hz. Davud ve Hz. Süleyman'ın ümmeti olan Müslümanlardınız!" diyebilecek bir özgüven ve hazırcevaplıktan söz ediyorum. Tarihi yeniden yazan, coğrafyayı dilediği şekilde gasp eden, akademiden medyaya bütün platformlarda kendi tezlerini dünyaya dayatan bir dile, yeni ve çevik bir retorikle direnmek... Kafa yormamız gereken husus, tam olarak burası.
Keza peygamberler tarihini öğrenir ve öğretirken de yeni bir üsluba ihtiyacımız var. "Hz. Musa, Yahudilerin peygamberi ama biz de kabul ediyoruz" veya "Hz. İsa, Hristiyanların peygamberi ama ona da iman ediyoruz dediğinizde, genç bir zihin, bütün peygamberlerin tek bir din (İslâm) üzere gönderildiğini, hak yolun esasında tek olduğunu ve diğer isimlendirmelerin sonradan çıktığını nasıl idrak edecek?