Degüldüm men sana mâ'il sen etdün aklumı zâ'il
Mana ta'n eyleyen gâfil seni görgeç utanmaz mı
(Ben sana düşkün değildim.Benim aklımı sen aldın.Beni ayıplayan kişi,acaba seni görünce beni ayıplayacağına utanmayacak mı?)
Sevgilinin ne kadar güzel olduğu anlatılmak istense de gerçek manada tasavvufî bir beyittir.Mutasavvıflara göre Tanrı, kendine yakın gördüğü, dünya ilgilerinden temizlenmiş olanla ilgilenir,onları dener ve aşkına layık görürse gönlünde tecelli eder.Burda âşıkın fikri ve seçeneği yoktur.Aşk, akılla ilgili değildir.Aklını kaybedene mecnun veya meczub denir.Mecnun/meczub Tanrı cazibesine tutulmuştur ve ona dokunulmaz yarı ermiş sayılır.Mecnunlara halk yaklaşmaz ama yardımını da esirgemez.
Aklın zâil olması,deliliktir ,deliler gâfildir;dünya ile ve cevreleriyle ilgileri yoktur.İlahi aşkla yandıkları için çevrelerinden farkli olduklari icin dünyaya ayak uydurmadıkları icin ayıplanırlar.Ama bir gün ilahi aşkı bilmeyen Tanrı'nın huzuruna çıkınca dünya işlerinden ve gafletinden pişman olacak ve utanacaktır.