Dört milyar insan Tanrı'ya inandığını söylüyor fakat çok azı gerçekten inanıyor. İnsanlar Tanrı'ya inansalardı, hayatlarının her dakikasını bu inancın izinde yaşarlardı. Zenginler servetlerini ihtiyacı olanlara verirlerdi. Herkes, doğru dinin hangisi olduğunu belirlemek için zıvanadan çıkardı. Hiç kimse, yanlış dini seçmiş olabileceği ve sonsuz lanetlenme, kötü reenkarnasyon ya da tasavvur edilemeyen başka sonuçları seçmiş olabileceği düşüncesiyle rahat yaşayamazdı. İnsanlar hayatlarını, başkalarını da kendi dinlerine geçirmeye adarlardı.
Tanrı'ya inanç, dünya üzerindeki şu kısa yaşamın uyanık geçirilen her anını etkileyecek, yüzde yüz takıntılı bir adanmışlık gerektirir.
Reklam
'Önem' kavramı, hayatta kalabilmek için seçimler yapma ihtiyacımızdan doğan insani bir şeydir.
Düşüncelere daldığınızda, gidip gelirken geçen zaman buharlaşır.
Gerçek İnanç
"Eğer bir kamyonun sana doğru geldiğine inanıyorsan, yoldan çekilirsin. Bu, kamyonun gerçekliğine olan inançtır, insanlara kamyondan korktuğunu söylüyorsan fakat yoldan çekilmek için hiçbir şey yapmıyorsan, bu kamyona duyulan inanç değildir. Benzer biçimde, Tanrı'nın var olduğunu söylemek ve sonra günah işlemeye devam etmek, masum insanlar açlıktan ölüyorken servetini arttırmak inanç değildir. İnanç, en önemli kararlarını kontrol etmediğinde, bu, altta yatan gerçekliğe duyulan inanç değildir. Onlar inanmanın yararına inanıyorlar."
152 syf.
8/10 puan verdi
Değişik ve sürükleyici bir kitap. Yaşlı bir insanla bir gencin Tanrı, dünya ve bilimle ilgili sohbeti, tek seferde ara vermeden okuyabileceğiniz bir kitap. Yazarın dediği gibi ; "elli beşin üstündeyseniz muhtemelen bu düşünce deneyinden hoşlanmayacaksınız. Otuz beşini süren bir seksensekizlikseniz sevebilirsiniz. Eğer yaşınız yirmi üçse sevme olasılığınız oldukça yüksek"
Tanrı'nın Enkazı
Tanrı'nın EnkazıScott Adams · DKY · 2009240 okunma
Reklam
buben.
"Sıradan sohbetlerin zaman kaybı olduğunu düşünüyorsun." "Tabii ki; söyleyecek bir şeyim yoksa. İnsanların gereksiz şeyler hakkında nasıl çene çalabildiklerini anlamıyorum." "Senin sorunun, sohbeti bilgi değiş tokuş edeceğin bir yol olarak görmen," dedi.
DKY
Vaktini diğer insanların fikirlerinin yanlışlığını tartışarak harcarsan, hem kendi hem de diğerlerinin zamanını boşa harcarsın. Yararlı olabilecek tek şey, varsayımlarınızdaki farklılıkları incelemek ve birbirinizin bilgilerine katkıda bulunmak. Bu, bazen zaman içinde bakış açılarının ortak bir noktaya yaklaşması için yeterlidir."
DKY
Reklam
İrade gücü denen bir şeyi suçlamak ve birey, bu sihirli ve görünmez güçle dürtülerin üstesinden gelmeye bir şekilde muktedirmiş gibi davranmak, faydalı bir icat. Bu icat olmadan, hiçbir suç, kınama ve kimi şeylerin cezalandırılması gerektiğine dair evrensel bir anlaşma olamazdı. Ve gerçektende sınırlandırıcı olan bu güçler olmaksızın, dürtülerimiz daha az bastırılmış ve olduklarından daha yıkıcı olurlardı. İrade gücü illüzyonu, pratik bir hayal."
DKY
irade bi illüzyondur
Kendimizi, insanların, sadece ahlâk veya irade gücü veya ikisinin birleşiminin derecelerine göre farklılık gösterdiğine ikna ederiz. Fakat dürtüler gerçektir ve her birey için alabildiğine farklılık gösterir. Ahlâk da, irade gücü de illüzyondur. Herhangi bir insanoğlu için, daima en yüksek dürtü kazanır ve irade gücü buna asla dâhil olmaz. İrade bir illüzyondur."
DKY
obez doa'ya bi soru
"Fazla kilolu birini gördüğünde, onun irade gücü hakkında ne düşünürsün?" "Pek yok diye düşünürüm," dedim. "Neden böyle düşünürsün?" "Üçüncü dondurma kâsesini reddetmek ne kadar zordur ki? (..)"
DKY
"Mutlak güce sahip bir varlık için sadece tek bir dürtü düşünebiliyorum. O da kendini yok etme dürtüsü."
DKY
Dindar insanlar, dindar olmayanlara kıyasla daha mutlular, daha uzun yaşıyorlar, daha az kaza geçiriyorlar ve beladan uzak duruyorlar. Toplumun bakış açısından, din işe yarıyor."
DKY
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.