Umut sayesinde her şeye katlanıyor, yaşanan kötü anların geçeceğini ve bizi daha güzel günlerin beklediğini düşünüyorduk. İşte bu da tanrı'nın bir oyunu. İlahi komedya. Bizi hiçbir insafı olmayan bu cehennem gibi dünyaya atarken bir yandan da yandığımızı hissetmeyelim ve uzun süre acıya katlanabilelim diye umut yerleştirmiş içimize.
Bilim gerektiğinde Batı'ya gidin ama Batı'nın yarattığı hiçbir din teoloji olmaktan ileri gidemez. Batı'da Tanrı'nın varlığını ispatlamak için kendinize kanıtlar gösterirsiniz, savlar ileri sürersiniz. Tanrı'nın varlığını ispatlayacak kanıtlar mı! Bu Doğu'da düşünülemez bir şeydir. Bu çabanın kendisi tümüyle anlamsızdır. Kanıtlanan bir şey Tanrı olamaz, ancak bilimsel bir sonuç olur. Doğu'da biz Tanrı'nın "kanıtlanamaz olan" olduğunu söyleriz. Kanıtlardan sıkıldığınızda deneyimin içine sıçrayın:İlahi olanın içine atlayın.
Reklam
bir kadının sessizliği kadar çok şey anlatan bir şey yoktur...
"Sesini unutmaya başlıyorum "sözlerinin ardından gizli gülüşünü hissettim. "Sorularıyla başımı şişirip duran o ölümlü kadına ne oldu?"
Karras'ın nantığının daha temelinde Tanrı'nın sessizliği vardı. Dünya kötülüğün olduğu bir yerdi; kötülüğün büyük bölümü de şüpheden, iyi niyetli fakat gerçekten aklı karışık insanlardan kaynaklanıyordu. Makul bir Tanrı bunu sona erdirmeyi reddeder miydi? Sonunda kendini göstermez miydi? Konuşmamazlık eder miydi?
Sayfa 60
Bilim gerektiğinde Batı'ya gidin ama Batı'nın yarattığı hiçbir din bir teoloji olmaktan ileri gidemez. Batı'da Tanrı'nın varlığını ispatlamak için kendinize kanıtlar gösterirsiniz, savlar ileri sürersiniz. Tanrı'nın varlığını ispatlayacak kanıtlar mı! Bu Doğu'da düşünülemez bir şeydir. Bu çabanın kendisi tümüyle anlamsızdır. Kanıtlanan bir şey Tanrı olamaz, ancak bilimsel bir sonuç olur. Doğu'da biz Tanrı'nın "kanıtlanamaz olan" olduğunu söyleriz. Kanıtlardan sıkıldığınızda deneyimin içine sıçrayın: İlahi olanın içine atlayın
_Rüya, gören olmadan da var olabilir. Rüya gören olmadan rüya mevcut olduğunda ise bu özgün gerçeklik gibi gelir. Siz yoksunuz ama kozmik bir akıl var. Brahma var. Bu yüzden bütün alemin Brahma'nın gördüğü bir rüya olduğunu söylerler. Bütün bu dünya bir rüyadır, bir mayadır. Ama bu her şeyin, tümün bir rüyasıdır. Kişisel bir rüya değildir.
Reklam
Bu dünyada yalnızlığa itilmiş olan Dantès bazen şiddetli bir yalnız kalma ihtiyacı hissediyordu. Zaten hangi yalnızlık gece karanlığında, enginliğin sessizliğinde ve Tanrı'nın bakışları altında denizde tek başına yol alan bir gemininki kadar dokunaklı ve şiirsel olabilirdi? Bu kez yalnızlığına düşünceleri eşlik ediyor, hayalleri geceyi aydınlatıyor, yeminleri sessizliği canlandırıyordu.
Tanrı'nın işi
Ey gece ! Senin sonsuz karanlık çatın ne temizdir! İçinde dokunulamaz ama ,görülür bir sessizliği gizleyen bu derinlik ne varılmaz, ne uçsuz bucaksızdır.
Sayfa 238Kitabı okudu
31 Aralık 1994 (Sabah): 20 gündür, Çeçenya (Çeçenistan) topraklarına saldırı düzenleyip de ilerlemekte bulunan Rus ordusunun hedefi başkent Grozni'yi ele geçirmek. Rus uçakları tarafından bombalanmasıyla isabet kaydetmiş olan dev bir rafinerinin alevler içinde olduğu bildiriliyor. Bunun esas sorumlusu ise Jirinovski yanlısı Ruslar. Önceki
Acılarımız ve Tanrı'nın sessizliği
Tanrı, Eyüp'ün acılarına kayıtsız ve sessiz miydi?Eyüp'e öyle göründüğü kesin. Hz. Muhammed, terk edildiğini düşündüğünde gerçekten terk edilmiş miydi? Terk edildiğini düşündüğü kesin. Ama Allah'ın onu terk etmediğini söylemesi de bir o kadar kesin: "Rabbin seni terk etmedi."
Reklam
_Sanatın yaratıcı gücü, doğadan, sanatçının eli değmeden, kendiliğinden çıkar ortaya. Her sanatçı, doğanın özünde bulunan sanat nitelikleri karşısında, Aristoteles'in deyimiyle bir "öykünücü"dür. O, ya Apollo'ca bir düş sanatçısı, ya Dionysos'ca bir coşkunluk sanatçısı ya da hem coşkunluk hem de düş sanatçısıdır. _Apollo,
°•○● Tanrı nın suküneti,sessizliği ve hiçliği onun en temel özellikleridir °•○●
Sayfa 73 - ÇİZGİKitabı okudu
Ara sıra böyle oluyordu: Bu dünyada yalnızlığa itilmiş olan Dantés bazen şiddetli bir yanlız kalma ihtiyacı hissediyordu. Zaten hangi yalnızlık gece karanlığında, enginliğin sessizliğinde ve Tanrı'nın bakışları altında denizde tek başına yol alan bir gemininki kadar dokunaklı ve şiirsel olabilirdi? Bu kez yalnızlığına düşünceleri eşlik ediyor, hayalleri geceyi aydınlatıyor, yeminleri sessizliği canlandırıyordu.
Tara sakince odadan çıkmamı izlerken hiçbir yorumda bulunmadı ama aslında tehlikeli olanın onun bu sessizliği olduğunu hissedebiliyordum. O bir avciydi hem de en tehlikelilerinden.
Resim