İndirin batıl inanç ağacına son darbeyi; dalları budamakla yetinmeyin: etkileri bu kadar bulaşıcı olan bir bitkiyi tamamen kökünden söküp atın!
152 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Marquis de Sade düşünüklerini hiç çekinmeden en açık ve ağır şekilde kaleme almış.
Tanrıya Karşı Söylev
Tanrıya Karşı SöylevMarquis de Sade · Versus Kitap · 2009626 okunma
Reklam
Ölmek, düşünmeyi, hissetmeyi, zevk almayı, acı çekmeyi bırakmaktır: fikirlerin de seninle birlikte yok olacaktır; acıların ve zevklerin mezarda senin peşinden asla gelmez. Dolayısıyla ölümü, kaygılarını besleyecek şekilde huzurlu düşün, ölümü sakin bir gözle görmeye kendine alıştır, huzurunun düşmanlarının sana aşılamaya çalıştıkları sahte korkulara karşı kendini teskin et.
Başlı başına kanıta ihtiyaç duyan şeyleri kanıt olarak kabul etmemi sağlıklı bir mantıkla benden nasıl bekleyebilirsin ?
Sayfa 25 - Bir papazla ölüm döşeğindeki bir adam arasındaki konuşmaKitabı okudu
Dünyadaki hiçbir şeyin akla yatkınlığına kanıt olmadığı saçma bir varoluşa beni ikna edecek hiçbir şey bulamıyorum.
Sayfa 13 - VersusKitabı okudu
Tanrı yoktur, Doğa kendisine yeter; asla bir yaratıcıya ihtiyacı yoktur.
Reklam
İşte, dostum, uymamız gereken tek ilke budur. Bu ilkeleri tatmak ve kabul etmek için ne dine, ne tanrıya ihtiyaç vardır, yalnızca iyi bir kalp yeterlidir. Zayıf düştüğümü hissediyorum; ahlâk vaazı veren adam, önyargılarını terk et, insan ol, insancıl ol, korkusuz ve umutsuz ol; tanrılarını ve dinlerini bırak gitsin; bütün bunlar insanların ellerine zincir vurmaya yarar. Bütün bu dehşetlerin adı bile yeryüzünde tüm diğer felaketlerden ve savaşlardan daha fazla kan döktürdü. Öteki dünya fikrinden vazgeç, yok öyle bir şey, ama bu dünyada mutlu olmaktan ve mutlu etmekten vazgeçme. İşte, doğanın yaşamını iki misline çıkarman ya da geliştirmen için sana sunduğu tek tarz bu. Dostum, şehvet daima benim varlıklarımın en değerlisi oldu, yaşamım boyunca onu övüp durdum ve ömrümü şehvetin kollarında tamamlamak isterim: Sonum yaklaşıyor, gün ışığı kadar güzel altı kadın şu yandaki odada, onları bu an için sakladım; sen de payını al, batıl inancın tüm nafile safsatalarını ve ikiyüzlülüğün bütün aptalca yanılgılarını benim gibi sen de onların göğsünde unutmaya çalış.
Sayfa 29
Tanrı’ya inanmak için insanın aklını yitirmesi gerekir. Kimilerinin korkularının, kimilerinin zayıflığının meyvesi olan bu iğrenç hortlak, Eugenie, yeryüzünün sisteminde bir ise yaramaz: bu sisteme zarar verir, çünkü onun adil olması gereken istençleri doğa yasalarındaki temel adaletsizliklerle asla bir arada olamaz; onun sürekli olarak iyiliği istemesi gerekir, doğa ise kendi yasalarına hizmet eden kötülüğün karşılığı olarak iyiliği arzulamaktadır; onun sürekli hareket halinde olması gerekir, oysa bu daimi eylemi yasalarından biri kılan doğa onunla ancak daimi karşıtlık ve rekabet halinde olabilir. Ama, buna karşılık, Tanrı ile doğa aynı şeydir denebilir. Bu bir saçmalık değil midir? Yaratılmış olan şey yaratan varlığa eşit olamaz: Saat, saatçi olabilir mi? O halde, diye devam edilir söze, doğa hiçtir. Tanrı her şeydir. Bu da bir başka aptallık! Evrende zorunlu olarak iki şey vardır: yaratıcı fail ve yaratılan birey. Şimdi, yaratıcı fail kimdir? İşte çözülmesi gereken tek güçlük budur, cevaplandırılması gereken tek soru budur.
Sayfa 30
İnsanlar her yerde birbirine benzer ve her yerde aynı zaaflarla aynı hataları işlerler.
Sayfa 56
Gelecek herhangi bir cezaya dair herkesin kendi içinde hissettiği söylenen korku, bu cezanın gerçekliğinin tartışmasız bir kanıtıdır. Ama bu korku asla doğuştan değildir, ancak eğitimle gelir; bütün ülkelerde ve bütün insanlarda aynı değildir; tutkuları bütün önyargıları yok etmiş kişilerde yoktur; tek kelimeyle, bilinç ancak alışkanlıkla dönüştürülür.
Sayfa 85
Reklam
"Ey sen, dünyada mevcut her şeyi yarattığı söylenen, hakkında en ufak fikrim olmayan sen, ancak lafta tanıdığım ve her gün yanılan insanların bana söyledikleri kadar bildiğim sen, tanrı denilen acayip ve hayal ürünü varlık! Kesinlikle, gerçekten ve herkesin önünde ilan ediyorum ki sana en ufak bir inancım yok ve bunun da nedeni gayet mükemmel; dünyadaki hiçbir şeyin akla yatkınlığına kanıt olmadığı saçma bir varoluşa beni ikna edecek hiçbir şey bulamıyorum. Hayal ürünü ve işe yaramaz varlık, adın bile yeryüzünde hiçbir politik savaşın döktüremeyeceği kadar kan akıttı. İnsanlar çılgınca umutları ve gülünç korkularıyla ne yazık ki seni hiçlikten çıkartmaya cüret ettiler. Keşke geri girsen o hiçliğe! Sen insan soyuna eziyet etmek için çıktın ortaya yalnızca. Senden söz etmeyi aklından geçirmiş ilk sersem boğazlansaydı, yeryüzünde ne çok cinayet engellenirdi!"
619 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.