Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Bilgeler oldukça sezgili insanlardır ve sezginin bir bölümü de tartışmanın faydasızlığını anlamaktır.
Taocular, Tao'nun var olduğu yolunda hiçbir iddiada bulunmadıkları için, bu onları, Tao'nun varlığını kanıtlamak için çaba sarf ederken girecekleri büyük bir sıkıntıdan kurtarır. İşte bu tam anlamıyla Çin'e özgü bir şeydir! Aynı şeyi Batı dinlerinin düşünce tarihiyle karşılaştırın! Aman tanrım! Tanrı'nın var olup olmadığı sorusu için yapılan onca tartışma, savaşlar, dökülen kanlar ve işkenceler! Bu soru, sanki yaşam ve ölüm meselesinden bile daha önemli bir şeymiş gibi algılanmıştır. Ne pahasına olursa olsun bir Hıristiyan, ruhunu kurtarmak için bir putperesti ya da ateisti Tanrı'nın var olduğuna inandırmalıdır. Ne pahasına olursa olsun bir ateistin bir Hıristiyanı, Tanrı inancının gerçek toplumsal gelişime inanılmaz zararlar veren çocuksu ve ilkel bir batıl inanç olduğu konusunda ikna etmesi gerekir. Ve bu nedenle de birbirleriyle savaşıp dururlar. Bu arada Taocu Bilge bir nehrin kıyısında, yanında belki bir şiir kitabı, bir bardak şarap ve biraz boya malzemesiyle sessizce oturup Tao'nun var olup olmadığı konusunda hiç kafasını yormadan onun özünü meydana getiren şeylerin tadını çıkarır.
Reklam
"Başkalarının meselesi olduğunda ahmaklar bile bilgedir, kendi meselelerinde bilgeler bile hata yapar."
“Uzun deneyimlerle gözlemlediğim kadarıyla hemen hemen karşılaştığım herkes bende kendi özelliklerini görmektedir! Tanıdığım en düşmanca davranışlı insan bana ne kadar düşmanca davrandığımı, en hoş insan ne kadar hoş olduğumu, dürüst insanlar ne kadar güvenilir ve içten olduğumu, ikiyüzlü ve yalancı insanlar temelde yapmacık ve ikiyüzlü olduğumu, zeki insanlar zeki olduğumu ve aptal insanlar ne kadar aptal olduğumu söylerler.”
Meseleyi anlamak Onu tümüyle kaçırmaktır!
Sayfa 159Kitabı okudu
“Anlam aramayın; kullanım arayın!" Bu, tam anlamıyla konunun anahtarı olabilir.”
Reklam
Öğrenci durmadan Usta’nın anlattıklarının eksik olduğunu, kendinden son derece yaşamsal bir ipucunu gizlediğini düşünerek yakınır durur. Usta, bir şey gizlemediği konusunda ona teminat verir. Oysa öğrenci Usta'nın kendisinden bir şeyler gizlediği konusunda ısrar eder. Ardından, birlikte bir dağ patikasında yürüyüşe çıkarlar. Usta aniden, "Dağ defnelerinin kokusunu duyuyor musun?" diye sorar. Öğrenci "evet" dediğinde Usta, "Gördün mü" der, "Senden hiçbir şey saklamıyorum".
Sayfa 158Kitabı okudu
Keşke söylediğim şeyi daha iyi anlasaydım.
Sayfa 147Kitabı okudu
Mantık dışılığa en fazla hoşgörüsüzlükle yaklaşanlar mantıklı insanlar değil, bir yandan son derece mantıklı olmakla "gururlanırken" bir yandan da mantıksızlıklarını bastıranlar.
Sayfa 143Kitabı okudu
Acaba zevkle yapılan bir iş bir çaba olarak görülebilir mi?
Sayfa 133Kitabı okudu
Reklam
"Yol yitirildi ve insanlar kaybettiler kendilerini; Söylenen sözler artık gönülden değil." Su Tung-po
Sayfa 132Kitabı okudu
"İnsanlar kendilerine cimrice davranıyorlar." Yuan-Ming
Sayfa 132Kitabı okudu
"Anlam aramayın, kullanım arayın." Wittgenstein
Sayfa 130Kitabı okudu
Ona göre yaşamda yalnızca iki büyük amaç vardı: (1) Bir şey elde etmemek; (2) insanın bir şey elde etmemesi gerektiğini kanıtlamak.
Sayfa 126Kitabı okudu
Başkalarının meselesi olduğunda ahmaklar bile bilgedir, Kendi meselelerinde ise bilgeler bile hata yapar.
Sayfa 117Kitabı okudu
212 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.