472 syf.
·
Puan vermedi
Karakterleri her sayfada daha güçlü tarif etmiş gist,çok sevdim bu kitabını ve diğer kitaplarınıda okumaya başladım...
Saklı Öpücük
Saklı ÖpücükDeeanne Gist · Sonsuz Kitap · 201277 okunma
"Dünyayı, onu sevdiğimiz birine tarif ederken yaşarız aslında. Bütün sanatlar, güzellikleri anlatan her şey bu oyunun çeşitlemeleridir yalnızca. "
Reklam
NANELİ VE KAHVELİ ÇİKOLATA E- birbirimize tatlım diyecek kadar olgun degiliz henüz K-sanırım an meselesi birbirimize tatlım dememiz E-sana cıkma teklifi etmeye hazırım ama güzel sözler bakıslar ve dokunuslar asıl eglence bu K-mesela 100. günümüze kadar günleri saymak cok cocukca su günler moda degil E-sadece gülümse hazırmısın agızda yavasca
"Ben neredeyim, kimim, unutmam an meselesiydi. Kelimelerle tarif edemezdim, kalbim yerinden fırlayıp onun kalbini yakalayacaktı neredeyse. Sevmek ne garip şey.. Alıp yüreğime bassam ya da öpsem doyar mıyım? Eğer seni bana getiren kaderse kaderi de çok sevdim."
Merhamet bir başkası için hisetmek, bir başkası için acı duymak, bir başkasının seçimlerine saygı duymak, onun var olma hakkını kabullenmektir. Benden farkli olanı yaşatabilmek, ona kendi insanlığımın bütün imkanlarını sunabilmek... Yani merhamet ayrı bir varoluş biçimidir bana göre. Bir de şöyle tarif edilir: "İncinmemek ve incitmemek ". Ne incineceksin başkasının kem sözünden, kem hareketinden ne de inciteceksin...
tarif
Tanrı'yı bilen tarif etmeye yeltenmez, tarif eden Tanrı'yı bilmez.
Sayfa 111Kitabı okudu
Reklam
80 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Abartmıyorum Aytmatov, yola düşen bir ağaç dalının 30 küsur sayfa tasvirini yapsa insan sıkılmadan büyük bir hayranlıkla okur. Maalesef benim becerim onun yeteneğini tarif etmekte çok yetersiz. manzara tasvirleri, karakter derinlikleri muazzam. Fakat edisyon yazarın hakkını vermekten çok ama çok uzak. Bu kitabın bu ebatlarda yayınlanması bile skandal bence. Hiç değilse kapak olarak, Seyit'in hikayede tüm detaylarıyla anlattığı resim birine çizdirilip kullanılsaydı. kimbilir belki bir gün yazarın tüm eserleri kuvvetli bir yayınevi tarafından, tek cilt, sert kapak, kendi tabirimle tuğla edisyon olarak yayınlanır.
Cemile
CemileCengiz Aytmatov · Ötüken Neşriyat · 201931,9bin okunma
336 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
İlk kitap Yaşlı Adamın Savaşı'nın devamı olan kitap yine İthaki Yayınlarından çıkmış. Baskı kalitesi, çeviri gayet güzel. Bu kez, ilk kitapta kısaca bahsedilen, hatta ilk kitabın kahramanı John Perry'nin birlikte bir operasyona katıldığı Hayalet Tugay'ın içindeyiz. Gerçek Doğan John Perry'nin aşkı, özel kuvvetler teğmeni Jane Sagan ile er Jared Dirac baş aktörler. Koloni Savunma Güçlerine ihanet eden bilim adamı Bouitin'in KSG kayıtlarında tutulan bilinci özel kuvvetler askeri Jared'in beyin şablonuna aktarılır. Maksat Boutin'in planlarını öğrenebilmektir. İlk kitaba kıyasla daha derin karakter kurgusu, kainat boyutunda politik entriklarla sağlamlaştırılmış alt yapı kitabın artıları. Kitabın evreni her ne kadar kusursuz düşünülmüşse de; bahsi geçen ırkları (rrayler, elhesalar, obinler) dış özellikleri peki iyi tarif edilememiş, hatta zaman zaman duruma göre yeni özellikler eklenmiş, eksiltilmiş gibi geldi. İlk kitaptan beri hayran kaldığım akıllı kan, beyin dostu (ki bu çeviriler de harika olmuş) gibi teknolojik kurgular süper. Bence Scalzi'nin hayattaki en büyük şansızlığı Lucas'tan sonra dünyaya gelmek. Zira bu seri filme dahi çekilse ana temada Yıldız Savaşları'ndan araklanmış hissi verecek.
Hayalet Tugay
Hayalet TugayJohn Scalzi · İthaki Yayınları · 2012171 okunma
Dinle, sana sevmenin ne olmadığını söyleyeceğim önce. Ne olduğunu sen sonra anlayacaksın. Dinle. Sevmek alışveriş değildir. Geometri değildir, aritmetik değildir. En değerli şeydir belki, ama karşılığında hiçbir şey alınamaz. Karşılıksız bir çeke atılmış kuru bir imza değildir sevmek. İskambil kağıdı değildir, zar değildir, bir dilim ekmek değildir, bir kadeh içki değildir, hesap pusulası değildir sevmek. Sevginin bedeli yine sevgiyle ödenir, altınla değil. Sevilmekse; sevmenin mükafatıdır ancak, karşılığı değil. Bir sevgiye eş başka bir sevgi olamaz. Çünkü her sevgi birbirinden büyüktür. Sevgi tartılamaz, sevgi ölçülemez. Sevgi; gram değildir, mesafe değildir. Derinlik sanırsınız, yüksekliktir o. Sevgi, dudak değildir, göz değildir, saç değildir. Sandalye değildir sevgi, fakat her şeyden güzeldir sarhoşluğu. Geçip karşısına seyredemezsiniz, manzara değildir, tablo değildir.heykel değildir. Okuyamazsınız, kitap değildir. Bilmece değildir, çözemezsiniz. İsteseniz de içinizden atamazsınız, kan değildir, kesip damarlarınızı akıtamazsınız. Siz ağladıkça o güçlenir içinizde. Akmaz, gözyaşı değildir. Kuş değildir uçmaz, çiçek değildir kokmaz. Bitmez, çile değildir. Ne desen o değildir sevmek. Sevgiyi tarif etmeye kalksam, seni anlatırdım.
Geçmişten adam hisse kaparmış... Ne masal şey! Beş bin senelik kıssa yarım hisse mi verdi? 'Tarih' i 'tekerrür' diye tarif ediyorlar; Hiç ibret alınsaydı, tekerrür mü ederdi?
Reklam
Beni neden seviyorsun? Neden beni seviyorsun? Benim neyimi seviyorsun? Bu sorulara cevap vermeye çalışmak da, en az ekşiyi tarif etmek kadar zordur. Seni seviyorum, çünkü… Kolay değildir gerisini getirmek. Sevgiyi o kadar derininde hissediyorsundur ki, buna gerekçe aranması tuhaf gelir. Anlasın istersin, inansın. Onu neden seversin? Sevdiğin için seversin. Başka herkeste sıradan ve alışılmış olan şeyler bile vesiledir çünkü. Uykum geldi der, seversin. Saçlarımı kestirmek istiyorum der, seversin. Tavla oynayalım mı der, seversin. Arar, ulaşamazsın bazen, yine seversin.
“Canını neyin sıktığını anlatamıyordu bir türlü. Sanki bilmediği bir dile ihtiyacı vardı, doğru aktarabilmek için. Elindeki kelimeler hiçbir şeyi açıklayamıyordu. Sadece yaşananları yeniden tarif ediyordu...”
" Zekat hırsızlarını koruma altına alan bir güç var, ben bu güce hırsızların imparatoru diyorum, hem altındaki figüranları koruyor, hem kendisine ulaşılmasını engelliyor,, kim olduğu belli, halk arasında tabir vardır, arife tarif gerekmez, damda gezer, miyav der, isme gerek var mı " demişti...." savcıyken sanık " haline getirilen Savcı Abdülvahap Yaren
374 syf.
3/10 puan verdi
Kargo ücretini aşmak adına kısıtlı bir zaman diliminde seçmek durumunda kaldığım ama buna rağmen hakkında araştırma yapıp hep olumlu dönütlerin olduğunu görerek gönül rahatlığı ile aldığım bir kitap "sen de yanarsın". Ama ne yazık ki sonunda hüsrana uğradığım bir roman. Çevirideki başarısızlık mı diye düşündürten oldukça fazla bölümü
Sen de Yanarsın
Sen de YanarsınJulie Garwood · Epsilon Yayınları · 2009249 okunma
Irak topraklarının yüzde35'i IŞİD kontrolündeydi. Suriye topraklarının yüzde3o'u IŞİD kontrolündeydi. Ama... " Naklen Savaş " sadece bizim sınırdaydı. * Tuhaf değil miydi? * Amerikan televizyonlarını biraz seyrettiğiniz zaman, bu tuhaf durumun nedeni gayet net anlaşılıyordu. IŞİD'le çarpışan Kürtleri " kahraman" ilan etmişlerdi." Ortadoğu Barışı" için mücadele eden " kurtarıcı " lar gibi gösteriyorlardı. * Süper güç ABD çaresizdi, süper istihbarat İngiltere çaresizdi, Fransa,Almanya,İsrail çaresizdi, bütün dünyayı kurtarsa kurtarsa anca Kürtler kurtarabilirdi. Neredeyse, bu şekilde tarif ediyorlardı iyi mi... YERSEN'di. *
Sayfa 316Kitabı okudu
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.