“Müslüman dilinden ve elinden müslümanların emin olduğu kişidir.” Buhari
Müslümanlar olarak birbirimize karşı beslediğimiz olumsuz duygular, birbirimize karşı uyguladığımız dilsel şiddet, fiziksel şiddet, bizleri, bir daha birlikte hiçbir şey yapamayacağımız bir noktaya doğru sürüklüyor.
Bu Vatan Kimin
Bu vatan, toprağın kara bağrında Sıradağlar gibi duranlarındır, Bir tarih boyunca onun uğrunda Kendini tarihe verenlerindir… Tutuşup, kül olan ocaklarından, Şahlanıp kan akan ırmaklarından, Hudutlarda gazâ bayraklarından,
Reklam
Bu Vatan Kimin?
Bu vatan toprağın kara bağrında Sıradağlar gibi duranlarındır, Bir tarih boyunca onun uğrunda Kendini tarihe verenlerindir. Tutuşup kül olan ocaklarından, Şahlanıp köpüren ırmaklarından, Hudutlarda gaza bayraklarından
Analitik Psikolojide Temel Kavramlar [6/7]
Bizim dilimiz psikolojik nüansları tasvir etmede inanılmaz derecede yetersiz kalır. Örneğin, Fransızca psikolojiye uygun değildir çünkü terimleri ve kavramları fazlasıyla apaçıktır fakat hukuk için idealdir çünkü hiçbir boşluğa yer bırakmaz. Ancak psikolojide birçok delik açık kalır, aslında kalmalıdır da, gereken anlayışa ancak böyle ulaşabiliriz. İngilizce daha uygundur, özellikle Anglosakson dilinden gelen kelimeler. Alman dili de gayet iyidir; Almanların şair ve düşünür ulusu olduğu söylense de Almanca henüz çok az gelişmiş ve belirsizdir. Haliyle Almanca felsefe için iyi bir dil değildir ama psikoloji için harikadır, gerçi siyasi tarihin de gösterdiği üzere Almanlar rezil psikologlardır. Çin’in yazı dili muhtemelen bizim amacımız için en uygun olandır çünkü hala işaretlere ve hiyerogliflere sahiptir, ayrıca her işarete özel bir anlam da yükleyebilirsiniz. Bunun en iyi görüleceği yer Laotse King çevirileri; hiyeroglifler öyle çok yönlüdür ki, onlardan birçok şey çıkarılabilir. Temel psikolojik hakikatler asla keskin hatlı terimlerle ifade edilmemeli. Uygun bir psikolojik terim daima belirsiz, sınırı belirlenmemiştir ama önemli bir şey aktarmayı da pekala başarabilirdir. Psikolojik bir terim ne kadar keskinse o kadar az şey ifade eder; sonuç olarak, hedeften de bir o kadar uzaktır çünkü ruhtaki hiçbir şey basit değildir. Her psikolojik varlık daima çok katmanlı ve çok karmaşık bir meseledir. Psişik hiçbir şey yalıtılamaz, psişik bir süreci yalıtabildiğinizi düşünüyorsanız o sürecin içindeki psişik yaşamı öldürdüğünüzden emin olabilirsiniz.
Bu vatan toprağın kara bağrında Sıra dağlar gibi duranlarındır, Bir tarih boyunca onun uğrunda Kendini tarihe verenlerindir. (...) Tarihin dilinden düşmez bu destan, Nehirler gazidir, dağlar kahraman, Her taşı yakut olan bu vatan Can verme sırrına erenlerindir. (...) ~Orhan Şaik Gökyay
Orhan Şaik Gökyay
Orhan Şaik Gökyay
408 syf.
·
Puan vermedi
Tarihin,aşkın,doğanın harmanlandığı çokta edebi olmayan bir Elif Şafak klasiği.Uzun zamandan sonra Elif Şafak okumak ve bunu doğanın dilinden dinlemek ruhumu dinlendirdi.En çok incir ağacının konuştuğu bölümlerden etkilendim. Yaşamak ağacı kadar olmasada etkilendim.
Kayıp Ağaçlar Adası
Kayıp Ağaçlar AdasıElif Şafak · Doğan Kitap · 20231,488 okunma
Reklam
Bu Vatan Kimin?
Bu vatan, toprağın kara bağrında Sıradağlar gibi duranlarındır, Bir tarih boyunca onun uğrunda Kendini tarihe verenlerindir... Tutuşup, kül olan ocaklarından, Şahlanup kan akan ırmaklarından, Hudutlarda gaza bayraklarından
(5816) KEMALİZM, SİYONİZM ve TÜRKÇÜLÜĞÜN TEMELLERİ...
- Türkiye'nin İsrail'i kabul etme hususunda "sıraya girmesi" mecburî miydi? - Türkiye'nin kabul etme hususunu ayrı değerlendiriyorum. Türkiye çok daha eski tarihlerden itibaren Cumhuriyetin kuruluşunu takip eden dönemde Siyonizm davasına o dönemin uluslararası siyasî dengeleri icabı çok fazla belli etmemeye çalışarak can-u
Sayfa 9 - 10, 11, M.Taha İnci, Tarihçi Said Alpsoy ile mülakat, Kemalizmle Siyonizm Arasındaki Karşılıklı Sevgi, Ontolojik Kökenlere dayanıyor!Kitabı okudu
Bu vatan toprağın kara bağrında Sıradağlar gibi duranlarındır, Bir tarih boyunca onun uğrunda Kendini tarihe verenlerindir. Tutuşup kül olan ocaklarından, Şahlanıp köpüren ırmaklarından, Hudutlarda gaza bayraklarından
Demokrasiden, insan haklarından, vicdan ve eşitlik duygusundan zerre kadar nasibini almamış ve "hak, hukuk, adalet tanımayan cahil ve kibirli askeri diktatörler, dini muhafazakarlığı en uç noktalara kadar götürmüş pervasız dini liderler ve sürekli uygarlıktan, mutlu gelecekten, adaletten söz eden, vatandaşlarına karşı duygusuz, her şeyi teknik, ekonomik gelişmeden ibaret gören pişkin sivil politikacıların yönettiği" bir bölgede tüm bu topluluklara söylenen şu: Kaderine razı ol. Ölümün mührünü alnına yemiş durumdasın. Boşuna çabalama, tarihin tokadı ölümcül, dirilmen mümkün değil. Yardım bekleme, yapayalnızsın, uzun haykırışını (cri long) kimse duymayacak, dünyaya açılman, dünyayla bütünleşmen mümkün değil, çaren yok, bir akrep gibi çevreni ve kendini sokup öleceksin. Sana ait olan her şey, dil ve kültür mirası dahil, sadece ölü bir bilgi olarak kalacak. Evinde dilini konuş hatta insanlarda acıma duygusu uyandıran mazlumiyet edebiyatı da yap, kendi dar dünyanda bağır, çağır, çevrendekilerle kavga et ama saygın, açık ve tüm dünyanın hizmetinde olabilecek bir şeye kalkışma. Yaşayabilmen için bir tek şansın var: Her şeyi unutup, sana ait olan her şeyi terk ederek resmi olanı kabul etmen. Dilinden, kimliğinden, kültür mirasından utan, bunların ilkel ve artık gereksiz olduğunu kabul et. Gel, paraya, şana, şöhrete, eğlenceye, rahata gel, ruhundakileri, beyin ve yüreğindekileri öldür de gel...
Sayfa 91 - ithakiKitabı okudu
Reklam
Bu Vatan Kimin
Bu vatan toprağın kara bağrında Sıradağlar gibi duranlarındır, Bir tarih boyunca onun uğrunda Kendini tarihe verenlerindir. Tutuşup kül olan ocaklarından, Şahlanıp köpüren ırmaklarından, Hudutta gaza bayraklarından
Bu vatan toprağın kara bağrında Sıradağlar gibi duranlarındır, Bir tarih boyunca onun uğrunda Kendini tarihe verenlerindir. Tutuşup kül olan ocaklarından, Şahlanıp köpüren ırmaklarından, Hudutta gaza bayraklarından Alnına ışıklar vuranlarındır. Ardına bakmadan yollara düşen, Şimşek gibi çakan, sel gibi coşan, Huduttan hududa yol bulup koşan, Cepheden cepheyi soranlarındır. İleri atılıp sellercesine Göğsünden vurulup tam ercesine, Bir gül bahçesine girercesine Şu kara toprağa girenlerindir. Tarihin dilinden düşmez bu destan, Nehirler gazidir, dağlar kahraman, Her taşı yakut olan bu vatan Can verme sırrına erenlerindir. Gökyay'ım ne yazsan ziyade değil, Bu sevgi bir kuru ifade değil, Sencileyin hasmı rüyada değil, Topun namlusundan görenlerindir.