Âşık Veysel’in Doğumu
“25 Ekim 1894… Öğle ezanları okunmak üzereydi. Ayvaların bolluğu, gelecek kışın çok sert ve çetin geçeceğinin habercisiydi. Mevsim sonbahardı ama nedense o gün yazdan kalma bir sıcaklık vardı. Pastırma yazı dedikleri bu olsa gerek. Gülizar Ana, bir yandan güttüğü davarlar komşularım bostan tarlasına girmesin diye telaş ediyor, diğer yandan karnı
Gözlerin çoban yıldızı gibi, Sesin tatlı bir melodi sanki Ekinler göverdiğinde, Çiçekler gonca verdiğinde Çobanlar tarla kuşunu değil, senin sesini dinler
Sayfa 8
Reklam
Benzetmeye bakar mısın ya
Saçlarını tepesinde topuz yapmıştı, tarla sürerken bulunup da uygun fiyata okutulurken jandarmanın ele geçirdiği antik bir büste benziyordu gerdanı, boynu, başı saçlarıyla; hüzünlü.
...kirpiklerinin ucunda çocukluğundan beri gözkapaklannın altında sakladığı birkaç damla gözyaşı buldular.
RUHUN MÜKEMMELLİĞİ ve AŞK...
“Halkın aklı gözündedir!” eşyanın sadece hükümlerini görür. “Keşif ehli” ise eşyada Hakk’tan başkasını görmez. Dolayısıyla, bütüne arzu duyan ve ruhî açlık çeken insanın da büyük bir ihtilâl-inkılâb vücuda getirmek, “yeni-mânevî bir ideal” formüle etmek istidadında yaratılmış “Büyük Ruhlar”ı arayıp bulmak gibi bir cehd içinde olması gerekir ki, mevzu muhatabını bulsun, maksat hasıl olsun. Zira, Andrey Tarkowski’nin de işaret ettiği gibi, “ruhun mükemmelliğini aramayan hiçbir insan değerli değildir; bir tarla faresi ya da bir tilki kadar önemsizdir.” (Mevlüt Koç, Bütüne Duyulan Arzu, Aylık Dergisi 161. Sayı, Şubat 2018'den iktibas, barandergisi.net, 25 Kasım 2023)
Kent devrimi,
Doğal sınırların yokluğu -Mezopotamya etrafı açık büyük bir ovadır- bölgenin sürekli istilalara ve saldırılara maruz kalması demekti. MÖ 4300'den itibaren köyler bir araya toplanıp sürekli büyüyen kasabalar ve sonunda kentler oluşturdular; her kent sahip olduğu tarlalarla çevriliydi ve sulama kanalları sisteminin merkezindeydi. MÖ 3000'de o zamanın en büyük kenti Uruk'un 50 bin civarında bir nüfusu vardı ve on mil yarıçapında bir tarla çemberiyle çevriliydi. MÖ 2000'de Güney Mezopotamya'nın neredeyse tüm nüfusu birkaç düzine büyük kent-devlette yaşıyordu; Ur, Uruk, Lagaş, Eridu ve Nippur bunlardan bazılarıydı. Sonra Mısır öne geçti ve Memphis ve Teb gibi kentler antik dünyanın en büyük kentleri oldular.
Sayfa 34 - Mezopotamya’da ve Mısır’da Bira: Uygar Bira; Kent DevrimiKitabı okuyor
Reklam
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.