Aptallık demiştim kendi kendime, tarihsel rekonstrüksiyonmuş. İmkanı yok, her şeyin tesadüflerden örülü olduğunu, insan hayatının incecik iplere asılı durduğunu düşünmek gücüme gidiyor.
İÇİMDEKİ KENAN ÜLKESİ
Taş - Kağıt - Makas
Herkese Merhabalar...
Sizlere yepyeni bir kitap ile geldim...
Kitabımızın üzerinde #roman şeklinde yazıyor olsa da biz bir roman okumuyoruz.
Daha çok tasavvufa yakın ve yazarımızın çocukluğundan itibaren içine düşen o eşsiz duygularin kelimelere dökülüşünü ve biraz da felsefe ile birleşmiş şeklini okuduk diyebilirim.
Bunu ancak okuyanlar anlayacaktır.
Biz bu dünyaya geliyoruz ama kimisi gelmişim işte derken kimisi de ben ne için geldim.
Bu dünyaya geldim ki bir amacı olmalı benim de bir amacım olmalı diyerek sorgulamaya başlıyor.
İşte yazarımız da bu içsel yolculuğa çıkıp bunu da hayatına alıp uygulayanlardan öyle de güzel bir şekilde ifade edip anlatıyor ki sayfalar sizin ruhunuzu da doyuruyor.
Dediğim gibi anlamak için de okumak o duygulara o satırlara misafir olmak gerekiyor...
#alıntılar
Biri ölüyor mesela; üç gün yakınlarının yanı kalabalık, üç günden sonra...Sonrası mı?
Vakti gelince yıldızlar da tutunmaz gökyüzüne...Kimi boşluğa düşer,kimi bilinmezliğe yol alır; akıp gider su gibi...
"Baharı beklerken , kışa yenik düşer insan...Anka'sını Hayy'atlandıran atlasını bırakır dünyada ve özgürleşir ebedi baharlara..."
Aşkı yarım yaşamak, aklı akıldan ederdi;lakin aşkın derdi, aşığın çilesini güzelleştirirdi.