Bilge Kağan'ın ağzından sözler.
Özüm sakıntım körür közüm körmez teg bilir biligim bilmez boltı özüm sakıntım öd tenri aysar kişi oglı kop ölgeli törömiş "Kendi kendime düşüncelere daldım. Görür gözüm görmez gibi, bilir bilgim bilmez gibi oldu. Kendi kendime düşündüm: Zaman ve (ebedî) gök şöyle demiş: ' İnsanoğlu hep ölümlü yaratılmış.' "
Sayfa 97 - KronikKitabı okudu
Atalarından çocuklarına öğüt.
Oglanım erde marımınça bol kanka tap katılgan "Evlatlarım! Her zaman hocalarınız gibi olun, hana hizmet edin, çalışıp çabalayın!"
Sayfa 278 - KronikKitabı okudu
7. ve 8. yy.larda Türklerin anlamlı ve duygu dolu cümlelerinden biri.
Kök tenride kutum yuyka boltı yagız yerde yolım kısga boltı "mavi gökte kutum yufka oldu. Yağız yerde (yeryüzünde) talihim kısa oldu."
Sayfa 280 - KronikKitabı okudu
“Türk kağanı Ötüken Dağları’nda oturursa ülkede sıkıntı olmaz.” Bilge Kağan’ın, kardeşi anısına yazdırdığı ve diktirdiği Köl Tegin yazıtının ısrarla Ötüken’i terk etmemek gerektiği, Ötüken’in yurt olarak tutulması halinde sıkıntı olmayacağını ifade eden cümlelerle karşılarız.
Sayfa 65Kitabı okudu
Taşa Kazınan Tarih, Erhan AYDIN
Yagmur yagıp saçıldı.
Türlüg çeçek suçuldı.
Yinçü kabı açıldı.
Çından yıpar yugruşur.
Yağmur yağıp saçıldı.
Türlü çiçek çıktı.
İnci kabı açıldı.
Sandal, misk yugruşur.
Erhan Aydın
Mavi gökte kutum yufka oldu. Yağız yerde talihim kısa oldu.
Sayfa 280Kitabı okudu
Türk Kağanı, Ötüken dağlarında oturursa ülkede sıkıntı olmaz.
Sayfa 65Kitabı okudu
Uygurlardan kalan yazıtlardaki harfler de temelde, II. Göktürk Kağanlığı'ndan kalan yazıtlardaki harflerle hemen hemen aynıdır.
Sayfa 22Kitabı okudu
Devletin içeriden bilgisiz kağanlar, dışarıdan da Çin'in, kardeşi kardeşe düşürme politikaları nedeniyle devletin zayıfladığının ve halkın da çaresiz kaldığının belirtildiği yerde, yazıtın en ilginç ve gerçekten de en iç acıtıcı sıfat tamamlamasıyla karşı karşıya kalırız: "Türk beyleri Türk unvanlarını bırakıp Çinlileri benimsemiş beyler Çin unvanlarını alarak Çin kağanına itaat etmişler."
Sayfa 89Kitabı okudu
Eski Türk Yazıtlarının neredeyse tamamının yazılış ve dikiliş amacı kendinden sonra gelen nesillere öğüt vermektir.
Sayfa 59Kitabı okudu
''Bozkırda yaşayan bir halkın gelecek nesle hatıralarını bırakabilmesinin herhalde tek yolu taşa yazmaktı.''
